CHP'de eski Genel Başkan Deniz Baykal'ın çıkışı ile alev alan ve geçen Kurultayın mağlubu Yalova Milletvekili Muharrem İnce'nin açıklamaları ile iyice hararetlenen ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Olağan Kongre sürecini başlatması ile sonuçlanan süreç sonrası İzmir Kulisleri acayip hareketlendi. Özellikle gazete ve internet haber portalları köşelerinde ardı ardına yazılan yazılar sonrası ortalık adeta toz duman ve karman çorman olduğu net ortaya çıktı.
İzmir CHP için önemli bir kent. İzmir'in bu önemi Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Sekreter Kamil Oktay Sındır, Genel Başkan Yardımcıları Zeynep Altıok Akatlı ve Erdal Aksünger'in İzmir'den vekil olmalarından yada bu isimler ile birlikte parti meclisinde toplam 9 ismin bu kentten olmasından dolayı değil. İzmir CHP içinde her zaman değişimin ateşlendiği ilk nokta olmuştur. Özellikle son dönemde konuşulan "Özgürlükçü Sol Hareket"in burada ortaya çıkması Muharrem İnce'nin sık sık buraya gelmesi, eski Genel Sekreter Gürsel Tekin, Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl'ün, kurultayda Kılıçdaroğlu'nun PM listesini delen Tunceli Milletvekili Gürsel Erol'un İzmir'i mesken edinip burada güç toplamaya çalışması da bu nedenledir.
Gelelim İzmir'de son dönemlerde hareketlenen ekiplerin pozisyonlarına. Bu kongre kişiler değil ekipler kapışması olacak. O nedenle önce kim nerde kimle ne yapıyora bakmak lazım;
Öncelikle İl Yönetimi ile başlayalım. Süreçte mevcut il başkanı Aziz Kocaoğlu- Alaattin Yüksel yapısı doğrultusunda hareket edeceğinin sinyallerini verdi. Bu konuda Mustafa Moroğlu perde arkasından operasyonu yürütüyor. Hoş bu ekibin kırdığı çok fazla eski yoldaşı var. Amiyane tabir ile her biri "Deve Dişi" gibi siyaseten güçlü olan isimler var öncelikle bunları kazanması gerekiyor. İl Başkanı Asuman Ali Güven her ne kadar beraber hareket edecek sinyali verse de bu ekip o ismi öne sürmeyecek. Kulislerde dillendirilen isim Alaattin Yüksel'in İzmir Ticaret Odası seçimleri için hazırladığı ama son anda AKP'li Necip Nasır lehine geri çektikleri Salih Özçiftçi. Her ne kadar Özçiftçi ismi gündeme atılsa da başka isim arayışı olduğunu düşünüyorum. Özellikle bir kadın aday sunarlarsa kimse şaşırmasın. Bir de bu ekibin geçen seçimde rakip olduğu isimlerle de dirsek temasında olduğu iddiaları da yabana atılmamalı.
Eski il yönetiminin geçtiğimiz günlerde yaptığı yemekli toplantı gündeme bomba gibi düştü. Ali Engin ve eski il yöneticilerinin bir araya gelmesi sürece yeni bir anlam kazandırdı. Ali Engin'in ve bir araya geldiği bazı isimlerinde görülecek hesapları olması bir çok kişiyi tedirgin etti. Özellikle hesap göreceği insanlar panik olmuş durumda. Bu isimlerin tüm ekiplerin içinde olması bu yapının önemini daha da arttırıyor. Bu yapıyı kimse göz ardı etmesin.
Karşıyaka Grubu; Öncelikle ayan beyan ortada olan bir noktayla başlayalım; Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar İzmir'in liderliğine oynuyor. Fakat bu oyunda baş rolü alması zor gözüküyor, yine de denklemin kilit isimlerinden biri olacak bu kesin. Bu yapının adayı olarak ilk etapta Rıfat Nalbantoğlu ismi gündeme geldi fakat genel merkezin bu isme sıcak bakması zor görünüyor. Bu yapı genel merkezin (Tekin Bingöl) olurunu almadan aday çıkarmaz. Göreve geldiği günden beri ismi İl Başkanlığı için pazarlanan Karşıyaka İlçe Başkanı Uğur Yıldırım ismi parti içerisindeki geçmişi nedeniyle çok tepki çekiyor. O nedenle yapının aklına da Yıldırım ile ilgili sorular takılmış durumda. Bu ekibin adayı büyük ihtimalle Okan Karlıdağ. Ama onlarda haddinden fazla toz duman olan ortam nedeniyle yedekte tutacakları isim çalışması var.
Bornova Cephesi; Öncelikle Genel Merkez bu duruma mutlaka müdahale edecekse bu da Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır'ın 5 yıl Belediye Başkanı olarak görev yaptığı Bornova olacaktır. Özellikle Kocaoğlu-Yüksel yapısını çatlatacak kritik ilçelerden biri Bornova olacağı herkesin ortak kanısı. Burada henüz Nevzat Kavalar net tavrını ortaya koymadı. Belediye Başkanı Olgun Atilla'nın duruşu Aziz Kocaoğlu cephesinden yana. Ama Kocaoğlu-Yüksel yapısının en sert muhalifleri de bu ilçe de yer alıyor. Bu isimler kongre sürecinde çok net belirli olacağından gözler burada. O nedenle tüm ekipler burada yoğun bir çalışma yapıyor.
Öte yandan uzun yıllardır siyasete bulunan ve özellikle her kongre sürecinde adı ön plana çıkarılan Ednan Arslan sıkı bir çalışma içerisinde. Kendisi özellikle bazı gazeteciler ile sıkı dirsek temasında. Ama bu temaslardan yarar yerine zarar görebilir. Özellikle Güzelbahçe'de vereceği tavizler Arslan'ın siyasetine de ağır darbe vurur. Sevgili Arslan; Yarımada'dan güç alarak yola çıkayım derken tamamen silik figür olma ihtimalini de göz ardı etmemeli.
Genel Merkez Savaşları; İşin en kritik noktası da bu. Yukarda saydığımız isimleri güç gösterisine sahne olacak İzmir'de Genel Merkez kökenli özellikle MYK üyeleri ciddi kapışacak. Kimisi Alevi, siyaseti yapacak, kimisi solculuktan dem vuracak. O isimler şunu bilmeli ki bu isimler uçlarda yaptıkları siyaseti, dozajını ayarlayamadıkları için bu kongre sürecinde siyasi mevta olabilirler.
Bu arada bazı isimleri sahneye çekmek isteyen dedikodular da yok değil. Hatta bu dedikodular köşe yazılarına da konu oldu. Ama o isimler bu kentin siyaset anlayışına ağır gelen isimler ve ülke siyasetinde daha önemli rolleri var. Kongreler siyasetine delege pazarlığına girmezler. İnsanları etkilerler mi? diye sorarsanız kesinlikle etkili olurlar. Ama bu oyuna piyon olmazlar bunu da son olarak not düşelim.