CHP İzmir İl Başkanı görevini yürüten Alaattin Yüksel’in pişmanlığını bu köşeden dile getirmiştik . İşte o pişmanlık sonunda istifayı getirdi. İstifa ile ilgili çok sayıda iddia ortaya atıldı. İddialar ne olursa olsun var olan gerçek 2001 ve 2003 yıllarında, iki dönem üst üste CHP İzmir İl Başkanlığ koltuğuna oturan 2002 Genel Seçimleri’nde İzmir’in 24 milletvekilliğinden 16’sını kazanarak ardından ise 2004 Yerel Seçimleri’nde kimsenin beklemediği bir başarı göstererek adını CHP İzmir tarihine “Başarılı” başkan olarak yazdıran Yüksel o başarılardan çok uzak bir performans sergilediğidir.
İl Başkanlığı koltuğuna 7 oyla oturan Yüksel’in beklenen desteği almaması 7.5 aylık yönetiminin de sönük geçmesine sebep oldu. Ak Parti’ye karşı silik bir muhalefet yapması bir yana CHP’nin çok önem verdiği 4 Ağustos’ta İzmir Gündoğdu Meydanı’nda yapılan “Cumhuriyet ve Demokrasi Mitingi”nin fiyaskoyla sonuçlanması parti içinde çok tartışılan konuydu. Netice itibari ile Yüksel iddialar ne olursa olsun başarısız bir dönem geçiriyordu ve bu istifa onun için kurtuluş oldu.
Alaattin Yüksel’in istifasının ardından CHP İzmir İl Yönetimi “CHP Tüzüğü”nün kendisine verdiği hakkı kullanarak Örgütten Sorumlu il Başkan Yardımcısı Asuman Ali Güven’i İl Başkanı olarak seçti. Artık İzmir İl Başkanlığı koltuğunda Asuman Ali Güven oturuyor. Her ne kadar kendisi dahil 30 kişiden 7’si toplantıya mazeret bildirip katılmasa ve ona oy vermese de bu saatten sonra konuşulması gereken budur. Peki kimdir Asuman Ali Güven? CHP’nin Gençlik Kolları’nda yetişmiş olan Güven’i eski partililer “Asuman Hapçı” olarak tanır. Soyadını yakın geçmişte değiştirdiği için pek çok kimseye yabancı gelse de o CHP’de yetişmiş ve parti terbiyesini sonuna kadar almış biri. Bu saatten sonra asıl mesele Asuman Ali Güven’e güvenebilmek. CHP’de uzun yıllardır siyaset yapan yönetici kademelerinde yer almış ve partide bir bilen olarak tanınan çokça isme Başkan Güven’i sorduk. Hepsi kendisi ile ilgili iyi şeyler söyledi. Partide kendisi ile ilgili henüz kötü anlamda farklı bir şey duymadık. En büyük sıkıntısı ise İzmir CHP Örgütü’nün son dönemde ciddi tepkisini çeken Alaattin Yüksel’in yönetimi içinde yer alması. Her ne kadar çokça isimden olumlu referans alsa da Güven’in en büyük handikapı soyadını partililere aşılatıp kendine güven duyulmasını sağlamak.
Güven bir yandan bu çabayı gösterirken bir yandan da Genel Merkeze kendini kabul ettirmek zorunda. Zira, CHP Genel Merkezi’ne ulaşan çokça isim İzmir İl Yönetimi için yeniden kongreye gidilmesi talebini iletmiş durumda. Bunun dışında Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır’ın ve Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger’in İzmir kökenli olması ve burada kendilerine has ekipler ile siyaset yapması Başkan Güven’in handikapı.
Ülkenin içinde olduğu durumda en çok CHP’ye ihtiyaç duyulan bu günlerde Ankara’nın hamlesi ile ilgili herkes kapalı kapılar arasında kulis yapmak ile meşgul. Hani sıkça soruluyor ya “CHP nasıl iktidar olur?” diye. Bunun cevabı bu olayda gizli. Görmeyenler için dile getirelim; “CHP iç kavgayı bırakıp koltukları mevzi görerek parti içi amansız mücadeleyi bırakarak ülke için siyaset üretmeye başladığı an iktidar olur.”
NOT: Asuman Ali Güven’in seçildiği toplantıya aralarında Murat Öğüt, Pınar Çırçır, Aytül Tokgözlü, Utku Selim Gümrükçü, Dilek Bilgin, Hıdır Oğuz ve Ayfer Yücel mazeret belirterek katılmazken Alaattin Yüksel’in listesini delerek yönetime giren Hatice Tatlı’nın “Evet” oyu vermesi ise ayrı bir yazı konusu.