Anket: Türkiye'de iki kişiden biri seçimleri de Meclis'i de umursamıyor

TAKİP ET

Dünya çapında yapılan bir ankete göre gençler (Z ve Y kuşağı) demokrasiye en az inanan yaş grubu: 18 ila 35 yaşındakilerin üçte birinden fazlası (yüzde 35) parlamento ve seçimleri ‘takmayan’ güçlü bir lideri desteklemekte sakınca görmüyor. Oran Türkiye’de yüzde 50’yi buluyor.

Anket, Amerikalı işadamı George Soros’un kurduğu Açık Toplum Vakıfları’nca dünya genelinde insan hakları ve demokrasiye nasıl bakıldığını ortaya koymak amacıyla geçen mayıs ile temmuz ayları arasında Türkiye dahil 30 ülkede on binlerce insanla görüşerek yürütüldü.
Açık Toplum Vakıfları başkanı, “Bulgularımız hem üzücü hem de endişe verici” dedi.

Dikkat çeken bulgulardan bazıları şöyle:

Demokrasiye destek gençler arasında daha düşük. 18-35 yaş grubundakilerin sadece yüzde 57’si demokrasiyi herhangi bir yönetim biçimine tercih edilebilir buluyor. Yüzde 42’si askeri yönetimi destekliyor.
Ortalamada demokratik bir devlette yaşamayı tercih edenlerin oranı yüzde 82. İnsan haklarına destek oranı da yüzde 72. Buna karşılık yüzde 42’lik bir kesim insan haklarının Batılı ülkelerce gelişmekte olan ülkeleri cezalandırmak için kullanıldığına inanıyor.
Üç kişiden biri politikacıların kamu yararına çalıştığına inanmıyor.
İklim değişikliği 10 kişiden yedisini kaygılandırıyor.


Türkiye özelinde bulgular
Yüzde 50’lik kesime göre seçimlerle ya da parlamentoyla uğraşmayan bir lider, ülke yönetimi için iyi bir seçenek. 
Yüzde 27’lik kesim otoriter rejimlerin vatandaşların isteklerini demokrasilerden daha iyi karşıladığı görüşünde.
Çoğunluk (yüzde 82) ekonomik eşitsizlikleri bir önceki yıla kıyasla daha önemli bir sorun olarak algılıyor.
Yüzde 85’lik kesim zengin ülkelerin dünya çapında sera gazı emisyonlarının azaltılmasında öncü bir rol üstlenmeleri gerektiği görüşünde.


‘Üzücü ve endişe verici’
Açık Toplum Vakıfları Başkanı Mark Malloch-Brown, “Bulgularımız hem üzücü hem de endişe verici. Dünyanın dört bir yanında insanlar hala demokrasiye inanmak arzusunda. Ancak bu inanç, hayatlarında somut iyileştirmeler sağlayabileceğine dair şüpheler arttıkça nesilden nesile azalıyor. Bu değişmek zorunda” dedi.  

Mark Malloch-Brown’un değerlendirmeleri eşliğinde araştırmanın bulguları şöyle:

İnsanlar demokrasiyi destekliyor. Sadece yüzde 20’si otoriter ülkelerin ‘vatandaşların isteklerini’ yerine getirme konusunda demokrasilerden daha becerikli olduğunu belirtmiş. Üçte ikisi (yüzde 66) demokrasilerin küresel işbirliğine daha fazla katkıda bulunduğunu düşünmekte.  Yüzde 95 gibi ezici bir çoğunluk, hükümetlerin kendilerinden farklı görünenlerin haklarını ihlal etmelerinde bir sakınca olmadığı fikrini reddederek insan haklarına da güçlü bir şekilde inanmakta. Her bölgeden, gelir düzeyinden ve mevcut yönetim türünden ülkeler güçlü destek seviyelerini korumuş.


Katılımcıların yarısından fazlası (yüzde 53) ülkelerinin yanlış yöne gittiğini düşünüyor.
18-35 yaş grubundakiler demokrasiye en şüpheci yaklaşan kesim. Ankete katılan gençlerin büyük bir azınlığı (yüzde 42) askeri yönetimin bir ülkeyi yönetmenin iyi bir yolu olduğunu düşünüyor. Benzer oranda bir kesim de (yüzde 35) seçimlerle ya da parlamentoya/kongreye danışmakla zaman kaybetmeyen güçlü bir liderin ülkeyi yönetmek için iyi bir yol olduğunu düşünüyor. 56 yaş üstü grupta askeri yönetimi destekleyenlerin oranı yüzde 20, güçlü bir liderden yana olanların oranı ise yüzde 26.


Ankete katılan ülkelerin 21’inde çoğunluk, siyasi huzursuzluğun önümüzdeki yıl şiddete yol açabileceğinden endişe ediyor. Endişenin en yüksek olduğu ülkeler Güney Afrika ve Kenya (yüzde 79), Kolombiya (yüzde 77), Nijerya (yüzde 75), Senegal (yüzde 74), Arjantin ve Pakistan (her ikisi de yüzde 73). Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa’daki katılımcıların üçte ikisi de dahil olmak üzere bazı yüksek gelirli ülkelerdeki büyük çoğunluk da bu endişeyi paylaşıyor. Katılımcıların yüzde 42’si ülkelerindeki yasaların kendileri gibi insanları güvende tutmadığına inanıyor. Bu durum özellikle Latin Amerika’da hissedilirken, her ülkede önemli bir çoğunluk tarafından dile getirildi: Brezilya (yüzde 74), Arjantin (yüzde 73), Kolombiya (yüzde 65) ve Meksika (yüzde 60). 


Katılımcıların yarısı (yüzde 49) son bir yıl içinde en az bir kez karınlarını doyurmakta zorlandıklarını belirtiyor. Bu oran Bangladeş ve Amerika Birleşik Devletleri gibi farklılık gösteren ülkelerde de geçerli; her iki ülkede de katılımcıların oranı yüzde 52. Özellikle Sri Lanka (yüzde 85), Türkiye ve Kenya’da (her ikisi de yüzde 73) büyük çoğunluk bu durumu yaşamış.


İklim krizi düşük, orta ve yüksek gelirli ülkelerdeki vatandaşlar için yüksek bir öncelik. İklim değişikliği Hindistan ve İtalya’daki insanların yüzde 32’si tarafından en önemli küresel sorun olarak görülürken, bunu Almanya (yüzde 28), Mısır (yüzde 27), Meksika (yüzde 27), Fransa (yüzde 25) ve Bangladeş (yüzde 25) takip etmekte. İklim değişikliğinin önümüzdeki yıl katılımcıları ve geçim kaynaklarını kişisel olarak etkileyeceği endişesi ankete katılanların yüzde 70’i tarafından hissedilirken, bu endişe Bangladeş (yüzde 90), Türkiye (yüzde 85), Etiyopya (yüzde 83), Kenya (yüzde 83) ve Hindistan’da (yüzde 82) belirgin şekilde yüksek, Çin (yüzde 45), Rusya (yüzde 48) ve Birleşik Krallık’ta (yüzde 54) ise en düşük seviyede.


Dünya genelinde yolsuzluk, ulusal düzeyde insanların başlıca endişesi olarak görülmekte ve katılımcıların ortalama yüzde 23’ü bunun ülkelerinin karşı karşıya olduğu en önemli sorun olduğunu belirtmekte. Gana (yüzde 45), Güney Afrika ve Nijerya (her ikisi de yüzde 44), Kolombiya (yüzde 37) ve Meksika (yüzde 36) gibi Afrika ve Latin Amerika ülkeleri Batı Avrupa ile tam bir tezat oluşturmakta. Fransa ve Birleşik Krallık’ta yolsuzluk, insanların yüzde 7’si tarafından ana endişe kaynağı olarak görülürken; Almanya’da bu oran sadece yüzde 6.
Yoksulluk ve eşitsizlik, insanları kişisel olarak en doğrudan etkileyen konular arasında en üst sıralarda (yüzde 21) yer almakta. Bu durum hem Senegal’de (ankete katılan en küçük ekonomi) hem de Amerika Birleşik Devletleri’nde (en büyük ekonomi) geçerli. Ayrıca, çoğunluk (yüzde 69) ülkeler arasındaki ekonomik eşitsizliğin bu yıl geçen yıla göre daha büyük bir sorun olduğuna inanıyor. Bu durum en çok Afrika, Latin Amerika ve Ortadoğu’da hissedilmekte.


Katılımcıların çoğunluğu Çin’in artan etkisinin iyi yönde bir güç olacağına inanmakta: Katılımcıların neredeyse iki katı Çin’in ülkeleri üzerinde olumlu bir etkisi olacağına (yüzde 45), olumsuz bir etkisi olacağına (yüzde 25) inanmakta. Ancak Pakistan (yüzde 76), Etiyopya (yüzde 72) ve Mısır (yüzde 71) gibi düşük gelirli ülkelerin heyecanı ile Japonya (yüzde 3), Almanya (yüzde 14), Ukrayna (yüzde 15) ve Britanya’da (yüzde 16) olduğu gibi sadece küçük bir azınlığın Çin’in yükselişine olumlu yaklaştığı yüksek gelirli demokrasilerin ezici olumsuzluğu arasında keskin bir tezat bulunmakta. Amerikalıların dörtte biri olumlu yanıt verirken, yüzde 48’i bunun olumsuz olacağını düşünmekte.


İnsanlar daha adil bir uluslararası sistemin daha etkili olacağına inanıyor. Ankete katılanların yüzde 61’i düşük gelirli ülkelerin küresel karar alma süreçlerinde daha fazla söz sahibi olması gerektiğine inanmakta; tahmin edilebileceği üzere düşük gelirli bölgeler bu konuda Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nden daha istekli. Katılımcıların yüzde 75’i yüksek gelirli ülkelerin denizaşırı yardımlarını artırması, düşük gelirli ülkeleri desteklemek için Dünya Bankası’na daha fazla para bağışlaması (yüzde 68) ve emisyonların azaltılmasına öncülük etmesi (yüzde 79) gerektiğine inanmakta.
Anket ve metodoloji

Savanta ve Ukraynalı iş ortağı Gradus Research, 18 Mayıs – 21 Temmuz 2023 tarihleri arasında 30 ülkede 36 bin 344 katılımcıyla görüştü. Her ülkede 18 yaş ve üstü en az biner kişiyle, Brezilya, Fransa, Hindistan, Güney Afrika ve ABD’de ise 2’şer bin kişiyle konuşuldu. Ankette 45 soru yer aldı, siyasi hassasiyetler nedeniyle Suudi Arabistan, Mısır ve Ukrayna’da bazı sorular çıkarıldı veya değiştirildi.

Anket yapılan ülkeler: Almanya, ABD, Arjantin, Bangladeş, BAE, Birleşik Krallık, Brezilya, Çin, Etiyopya, Fransa, Gana, Güney Afrika, Hindistan, İtalya, Japonya, Kenya, Kolombiya, Malezya, Meksika, Mısır, Nijerya, Pakistan, Polonya, Rusya, Senegal, Sri Lanka, Suudi Arabistan, Tunus, Türkiye, Ukrayna.

Türkiye iki kişi Meclis Anket