Askerlerin Zehirlenme Sebebi Belli Oldu

TAKİP ET

Manisa'nın 1'inci Piyade Eğitim Tugayı'nda tam 1046 askeri hastanelik eden gıda zehirlenmesinin çiğ etten kaynaklandığı öne sürüldü.

Albay Arif Seyhun Kışlası’nda (Batı Kışla) geçen salı gecesi gıda zehirlenmesi şüphesiyle başlayan asker rahatsızlanmalarının bakteriyel enfeksiyon nedeniyle meydana geldiği sanılırken, bulantı, kusma ve ishal şikayetiyle tedavi edilen askerlerin sayısı toplam 1046’ya ulaşmıştı. Valilik, gıda zehirlenmesi olduğuna dair bulgu olmadığını ileri sürmüştü.

Çiğ et çıkmış, yiyememişler

Ancak rahatsızlanmalar 6’ncı Jandarma Komando Eğitim Alayı’nda 64 askerle devam etmişti. Askerler o akşam et kavurma, pilav, çorba ve salata yemiş, bir süre sonra karın ağrısı şikâyeti başlamıştı.

Hürriyet’ten Bülent Sarıoğlu’nun haberine göre, CHP Manisa Milletvekili Tur Yıldız Biçer, Kırkağaç, Akhisar ve Soma’daki hastanelere kaldırılan komandoları gece ziyaret ederek gelişmeleri takip etti.

İlk zehirlenmeyi de araştıran Biçer, şu bilgileri verdi: “Salı günü merkezde batı kışladaki vakalara ilişkin tahliller sonuçlandı. Numunelerde salmonella bakterisi üredi. Bağırsak enfeksiyonuna neden olan bu bakteri yenen etten, özellikle iyi pişirilmemiş kümes hayvanlarının etinden bulaşıyor. Batı kışladaki askerler o akşam hindi eti yediklerini söylemişlerdi. Görüştüğüm bazı askerler ‘Etin bir kısmı çiğdi, iyi pişmemişti, çiğ bölümlerini yememeye çalıştık’ demişlerdi. Bu bakteri iyi pişmemiş veya kesimden itibaren hijyen kurallarına uygun saklanmamış etlerden bulaşıyor. İlk olayın hindi etinden kaynaklandığı kesin.”

Kırkağaç’ta da etli yemek varmış

Kışlanın yemek işlerinin dışarıdan bir firmaya ihale edildiğini belirten Biçer, şöyle devam etti: “Kışla dışından yemek getirildiğini de ben bu olay vesilesiyle öğrenmiş oldum. Aynı firmaya Türkiye genelinde 12 askeri birliğin yemek işi ihale edilmiş. Kırkağaç’ta jandarma komando alayında da saat 20.00’de etli bir yemek yemişler, pilav ve ayran varmış. Buranın yemeği askeri birimin içinde yapılıyor, yani ihale edilmemiş. Ama malzeme tedarikini yapan ortak bir yer varmış İzmir’de. İkinci olayda yemekten, askerlerden ve sudan alınan örnekleri tahlil etmek için yeterli süre geçmedi. Dolayısıyla oradaki etkenin ne olduğunu henüz bilmiyoruz. Firma, ‘Biz jandarmaya yemek vermedik’ diyor.”

‘Askeri hastanelerin kapatılması yanlışmış’

Darbe girişiminin ardından askeri hastanelerin kapatılarak devlet hastanesi haline getirildiğini hatırlatan Biçer, “10 bini geçen asker nüfusunun olduğu bir yerde askeri hastanenin kapatılmasının yanlış olduğunu da gördük. Askeri hastane olsa belki o askerimiz ölmeyecekti. 400-500 askere bir hastanenin acil servisinde müdahale edilmeye çalışıldı” diye konuştu.

Valiye göre zehirlenme yok

Öte yandan Manlisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer’se ilginç bir iddia ortaya atarak bu kadar askerin ‘mevsimsel mide üşümesi’ ve psikolojik olarak etkilendikleri nedeniyle rahatsızlandığını ileri sürdü.

Vali, şöyle konuştu: “Kırkağaç Jandarma Komando Alay Komutanlığı’ndaki rahatsızlık herhangi bir enfeksiyon veya gıda zehirlenmesiyle ilgili olarak ilişkilendirilmedi. Mevsimsel bir mide üşütmesi ve çocuklarımızın birbirinden psikolojik olarak etkilenerek sağlık kuruluşlarına müracaat etmesi vardır. Dün saat 03.00 itibarıyla çocuklarımızdan sadece 12’sini sabaha kadar müşahade altında tutmaya karar vermiştik. Sabah saatlerinde 08.00 ile 09.00 arasında bütün çocuklarımız taburcu edildiler. Birliklerine döndüler. Alay komutanlığı bünyesindeki tabipliğe de müracaat artık yok. Dolayısıyla Kırkağaç’ta vakanın önü tamamen alınmış durumda. Bir sorun kalmadı.”