Burun Estetiği Sonrası İyileşme Süreci Nasıl?

Birçok ameliyatta olduğu gibi burun estetiği sonrasındaki iyileşme süreci de kişiden kişiye değişiklik gösterebilmekte. İlk toparlanma süreçleri, genel olarak bir hafta içerisinde tamamlanır. Bu süre işten ya da okuldan geri kalmamanız konusunda kolaylık sağlamaktadır.
Ameliyat öncesinde mümkün olduğunca rahatla olunmalıdır. Ameliyat sonrasında ise, doktorunuz önerilerini dikkate alarak uygulamanız süreci kolaylaştırmaktadır. Peki, burun estetiği sonrası iyileşme süreci nasıldır?


Burun Estetiği Sonrasında İyileşme Süreci
İyileşme süreci, ameliyattan sonra uyanma odasına alındığınız esnada başlar. Ameliyattan hemen sonraki bu süreci, anestezinin de etkisiyle daha sonra hatırlamamış olmanız normaldir.
-İlk aşamada, burnunuzun üzerinde atel, içinde de tampon bulunabilir. Tamponun gerektiği durumlarda, ameliyattan sonraki ilk gecede gerçekleşebilecek ufak miktardaki kanamayı toparlamak için, burun deliklerinizin altına bir ped yapıştırılmaktadır. Sinüs tıkanıklığı ya da burnunuzun etrafında hafif basınç hissetmeniz ise normaldir.
-Ardından, operasyon için verilmiş olan ağrı ilaçlarının etkisi geçtiğinde, ihtiyaç dahilinde, evinizde de, doktorunuzun önerdiği ağrı kesicileri kullanabilirsiniz. Şişliği azaltma ve basıncı hafifletmek için ise, buz kompresi yapmalısınız.
Doktorunuzun önerdiği bir zamanda, burnunuzdaki kesi olan yeri, oksijenli su kullanarak düzenli ve hassas bir şekilde temizlemeniz de hekimler tarafından önerilen bir adımdır.
Burun Estetiği Sonrası Süreçte İlk İyileşme Adımları
Burun estetiği sonrasındaki ikinci ve üçüncü gün biraz zor olabilir ama çoğunlukla ağrılı değildir. Ancak çok fazla ağrı hissediliyorsa, ağrıyı hafifletme amacıyla ilaçlarınızı kullanmalısınız. İlk günün ardından, hafif düzeyli olan aktivitelere geri dönebilirsiniz.
Eğilmeden ve 2 kilogramın üstünde hiçbir şeyi kaldırmadan aktivitelerinize devam edebilirsiniz. Aspirin ya da ibuprofen kullanmayın. Eğer burnunuzda tamponunuz varsa, ikinci gün tamponu aldırmak için doktorunuzu ziyaret etmelisiniz.
Burun Estetiği Sürecindeki İlk Haftanın Sonunda Dikkat Edilmesi Gerekenler
Atel büyük ihtimalle, dikişlerinizle beraber ilk haftanın sonunda alınacaktır. Bu aşamadan sonra, yeni burnunuzun yapısını görebilirsiniz. Şişlik, devam edecektir. Fakat şişlikler, genellikle simetrik olur.
Bu nedenle burnunuzun alacağı son şekli bu erken aşamada dahi, gözünüzde canlandırabilirsiniz. İşe ya da okula dönebilirsiniz. Fakat ağır kaldırmamalı, yorucu aktivitelerden mümkün olabildiğince kaçınmalısınız. Güneş yanıklarını önleme adına en az iki ay güneşten kaçınmalı veya şapka takarak korumalısınız.
Burun Estetiği Sonrasındaki 2.Haftada Gerçekleşen İyileşme Süreci
Burun estetiğinizin ikinci haftasında, genellikle on günün ardından, morluklar ve şişlikler önemli ölçüde azalmaktadır. Genellikle bundan bir hafta veya daha kısa bir sürenin sonrasında şişlik ve morluklar neredeyse fark edilmez hale gelmektedir. İki hafta izin alması önerilmiş olan hastalardan biriyseniz, ikinci haftanın sonunda işe ya da okula dönebilirsiniz.
Burun Estetiği Sonrasındaki 3. ve 4. Haftada Gerçekleşen İyileşme Süreci
Doktorlar genellikle üçüncü haftanın sonunda hastalarının normal egzersizlere ve aktivitelerine dönmelerine izin verir. Temas gerektiren sporlar için ya da çok ağır egzersizlere dönebilmeyi istiyorsanız, en az bir ay daha beklemelisiniz.
Koruyucu maskenizi düzenli bir biçimde takarsanız, spor yapmaya daha erken bir zamanda dönebilirsiniz. Bütün iyileşme süreçlerinde cerrahınızın önerilerini takip etmelisiniz. Bu süreçte şişliklerin büyük bir kısmı çoktan geçmiş olacak. Fakat burun ucundaki şişliğin tümüyle geçmesi biraz daha uzun zaman alacaktır.
Burun Estetiğinden 1 Yıl Sonraki Süreç
Burun estetiğinin ardından geçmiş olan on iki ayın sonunda, burnunuzdaki şişliğin tamamı (ya da neredeyse hepsi) geçmektedir Ameliyat iziniz neredeyse tamamen gitmiş olacaktır. Bu aşamadan sonra, ameliyat sonucunuzun değerlendirilmesi ya da yara dokusu kontrolleri için cerrahınıza muayene olmaya da devam etmelisiniz.
Bu yazıda yer alan bilgiler Doç. Dr. Serdar Yüce’nin sitesinden derlenmiştir.