Denizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon lira nerede? Çuval çuval para iddiası gündemde!
T24 yazarı Çiğdem Toker, bugünkü köşesinde Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin eski yönetimi döneminde işlettiği Beltaş şirketine ait teleferik tesisinde yaşananları mercek altına aldı.
Toker, teleferik gelirlerinden 25 milyon TL'lik rekor bir meblağın kayda girmediği ve bu paranın "çuval çuval taşındığı" iddiasını gündeme taşıdı. Bu olay, bir yılı aşkın süredir bekleyen bir suç duyurusunu ve Denizli Büyükşehir Belediyesi'nin yeni yönetiminin başlattığı soruşturmaları yeniden kamuoyunun dikkatine sundu.
Suç duyurusu: "Suç işlemek amacıyla örgüt kuruldu" iddiası
Toker'in aktardığı bilgilere göre, Denizli Büyükşehir Belediyesi şirketi Beltaş, 24 Haziran 2024 tarihinde Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı'na, "Zimmet, hırsızlık, görevi kötüye kullanma, resmî belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık ve savcılık makamınca tasnif edilecek diğer suç tipleri" konulu bir suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, AKP döneminde Belediye'nin zarara uğratıldığı ve suç amaçlı örgüt kurulduğu iddia ediliyor.
Yapılan araştırmalarda, teleferik istasyonunda bilet üreten sisteme ait kayıtların incelendiği ve 2021-2023 Mayıs ayları arasındaki kayıtların mercek altına alındığı belirtiliyor. Buna göre, teleferik geçişlerinden yaklaşık 30 milyon TL tahsil edildiği, ancak şirketin yasal defter kayıtlarına 25 milyon TL eksik kaydedildiği tespit edildi. Toker, bu durumun şirketi ve dolayısıyla kamuoyunu yaklaşık 769.171 ABD doları (bugünkü kurla yaklaşık 25 milyon TL) zarara uğrattığını vurguluyor.
CHP lideri Özel'den çarpıcı iddialar: Çuvallarla taşınan paralar ve silinen kayıtlar
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in dünkü grup toplantısında bu iddiaları daha da somutlaştırması, konunun ülke çapında yankı bulmasını sağladı. Özel, her gün teleferik gelirlerinin üçte birinin fişli, üçte ikisinin ise fişsiz olarak toplandığını ve "bir dolu çuvalla genel müdüre para gittiğini" öne sürdü. Özel, 31 Mart yerel seçimlerinde CHP'nin kazanmasının ardından, 1 Nisan'da bilgisayarın hard diskinin ve görüntü kayıtlarının silindiğini ancak personelin bu durumu itiraf ettiğini belirtti. Kurtarılan hard diskten, 25 milyon liralık paranın çuvallarla Beltaş'ın genel müdürüne teslim edildiğine dair dökümlerin bulunduğu ifade edildi. Ayrıca, Beltaş'ın işlettiği restoran, kafe, büfe ve kayak merkezi gibi 30 tesiste de benzer uygulamaların yapıldığı ve toplamda 95 milyon TL'nin çuvallarla Beltaş Genel Müdürü'ne teslim edildiği iddiası gündeme getirildi. Özel'in, bu olayın belgelenerek savcılığa bildirilmesine rağmen hiçbir işlem yapılmamasını eleştirmesi de dikkat çekti.
Çalışan ifadeleri ve eski yönetimin beyanlarında neler var?
Suç duyurusu metninde, konuya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olan şirket çalışanlarının yazılı ifadelerine yer verildiğini aktaran Toker, çalışanların kendilerine "toplanan cironun 1/3'ü oranında fiş kesmeleri" yönünde talimat verildiğini söylediklerini belirtiyor. Ayrıca, bazı dönemlerde "telefonla az kesilmesi yönünde talimatlar verilerek" fişlerin eksik kesildiği de iddialar arasında. Çalışanlar, teleferikte nakit olarak tahsil edilen paraların çuvallara konulduğunu, mühürlerle kapatılarak taşındığını ve sonrasında ne olduğunu bilmediklerini ifade etmişler.
Suç duyurusunda, şirketin eski genel müdürü Mehmet Teke ile muhasebe sorumlusu Muharrem Özturan'ın, Türk Ceza Kanunu'nun "suç işlemek amacıyla örgüt kurmayı düzenleyen" 220. maddesine göre cezalandırılmaları talep ediliyor. Toker, eski genel müdür Mehmet Teke'nin "kayıt dışı para akışını kabul ettiği" ancak bu paraların üniversite öğrencilerinin bursları ve emeklilerin maaşları için kullanıldığını iddia ettiğini de okuyucularıyla paylaşıyor.
Soruşturma ne aşamada ve kayıp milyonlar nerede?
Yaklaşık 13 aydır işlem yapılmadığı belirtilen suç duyurusu dilekçesinde, şüphelilerin 1. derece akrabalarının mal varlıklarının araştırılması ve banka hesaplarına tedbir konulması da isteniyor. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın kayıtları, şirket çalışanlarının yazılı beyanları, Z raporu kayıtları ve şirketin bilgisayarına ait imaj dataları da delil olarak sunuldu.
Çiğdem Toker, yazısını şu kritik soruyla bitiriyor: Denizli teleferiğindeki kayıt dışı 25 milyon TL gerçekten nerede ve bu büyük zimmet iddiası ne zaman aydınlatılacak? Kamuoyu, savcılığın bu konuda atacağı adımları merakla bekliyor.