Doğan'dan Kanserli Köy Hakkında Araştırma Önergesi
HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan Aydın'ın Söke İlçesindeki Kisir Mahallesi'nde yaşanan kanser vakalarının bir an önce araştırılması ve gereken önlemlerin alınması adına meclise araştırma önergesi verdi.
HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan Aydın'ın Söke İlçesindeki Kisir Mahallesi'nde yaşanan kanser vakalarının bir an önce araştırılması ve gereken önlemlerin alınması adına meclise araştırma önergesi verdi.
HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan'ın vermiş olduğu araştırma önergesi şöyle:
''Aydın'ın Söke'ye bağlı Kisir Mahallesinde 1958'de açılan uranyum madeninin rehabilite edilmeden bırakıldığı ve bunun sonucunda mahallede yaşayan yöre halkında kanser vakalarının görüldüğü belirtilmektedir. Eskiden köy olan ama Yerel Yönetimler Yasası ile statüsü mahalle olarak değişen Kisir'de, 363 kişi yaşamaktadır. Ayrıca taşımalı eğitim nedeniyle her gün 13 köyden çocuklar Kisir’e gelmektedir.
Kisir Mahalle muhtarı Baki Suna, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun bir heyetle gelip incelemeler yaptığını ama OHAL nedeniyle sonucun açıklanmadığını belirtmiştir. Nükleer fizikçi Prof. Dr. Hayrettin Kılıç, Nükleer Savaşa Karşı Uluslararası Hekimler Birliği'nin Almanya Seksiyonu Üyesi Radyolog Doktor Alper Öktem ve Dokuz Eylül Üniversitesi Çevre Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Enver Yaser Küçükgül alanda yaptıkları ölçümlerde olması gerekenden 450 kat daha fazla radyasyon bulunduğunu tespit ettiklerini ifade etmişlerdir. Yrd. Doç. Enver Yaser Küçükgül, alanda yaptıkları incelemeler sonrası üç gece uykuda burnunun kanadığını belirtmiştir.
İddiaların boyutları bununla da sınırlı değildir. Kisir Mahallesi Menderes Deltası’nın başında bulunmaktadır. Bu alanda aynı zamanda tarım ve hayvancılık da yapılmaktadır. Maden sahasının hemen yanı başında 225 dönümlük arazide organik tarım yapılmaktadır. Bu organik ürünler Türkiye’nin dört bir yanına gönderilmektedir. Yine radyasyon sahasının yakınlarına 150 dönümlük arazide hayvancılık merası kurulmaktadır. Radyasyonun hayvanlara da geçtiğini düşünüldüğünde tehlikenin boyutları da giderek artmaktadır. Aynı zamanda maden bölgesinde zeytinlikler bulunmaktadır. Radyasyondan kaynaklı neredeyse hiç yaşlı zeytin ağacı kalmamıştır. Bunun tek nedeni belli bir noktadan sonra zeytin ağaçlarının kurumasıdır.
Kisir’e 700 metre mesafedeki Yusufağalar Mevkii’nde uranyum madenine ait 13 sondaj kuyusu bulunmaktadır. Buradaki asıl tehlike, bu kuyularının hepsinde su olmasıdır. Bu da şuna işaret etmektedir: Radyoaktif maddelerin suya karışarak tüm ekosistemi tehdit etmesidir.
Evi maden sahasının hemen bitişiğinde olan Yusuf Çenesiz (67) adlı bir yurttaşın hem böbreğinde hem de akciğerinde kanser olduğu ve 59 yaşındaki Halil Yardan adlı yurttaşın eşi Ferah Yardan ise sekiz yıldır meme, yumurtalık ve kolon kanseri tedavisi görmektedir. Kisir Mahallesinde bunun gibi 70’e yakın kanserli yurttaşın olduğu iddia edilmektedir.
Bir an önce gerekli önlemler alınmazsa başta Kisirliler olmak üzere tüm bölgeye yayılacak radyasyon ağır sonuçları doğuracaktır.
Hiçbir tedbir alınmadan kuyuların öylece bırakılıp gidilmiş olması toprak, hava, su ve canlılar için büyük bir felaket demektir. Sudan, araziden ve bitki ve hayvanlardan numune alınıp tahlillerin yapılması büyük bir önem arz etmektedir. Sonuçta, 15 yılda 70’ten fazla kişinin kanserden öldüğü bu mahallede incelemelerin bir an önce yapılması ve gerekli önlemlerin derhal alınması için bir meclis araştırması elzemdir.''