İzmir'de 'Paralel baroya hayır' diyen avukatlara engelleme

TAKİP ET

İzmir'de "Paralel baroya hayır" demek için avukatlar açıklama yaptı. Açıklamanın İzmir Barosu'na yürümek isteyen avukatlar polis engeliyle karşılaştı

Begüm Burçak GÜNAY- GERÇEK HABERCİ- AKP ve MHP "çoklu baro" yasasını TBMM Adalet Komisyonu'ndan geçirdi. İzmir'de avukatlar,"Paralel baroya hayır" demek için bir Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklama sonrası İzmir Barosu binasına yürümek isteyen avukatlara polise engel olarak yolu kapattı. Avukatlar polise tepki göstererek, yasal haklarını kullandıklarını belirterek polislere suç işlediklerini, insanların hürriyet hakkına engel olduklarını söyledi. 

Yolun kapatılmasının ardından avukatlardan biri polise hitaben "Kıbrıs Şehitleri'ndeki hiçbir yürüyüşün hiçbir gözaltısı mahkumiyetle sonuçlanmadı hepsi beraat. Demek ki burada yürümek suç değil. Siz burada suç işliyorsunuz. 2911 sayılı kanunun 3. maddesi çok açık.' Hiç kimse önceden izin almaksızın yürüyüş hakkını sahiptir' der. Ötesi de yok zaten" diye konuştu.

İzmir Barosu Başkanı Av. Özkan Yücel, yeni avukatlık yasasının içeriğini Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliğinin de bilmediğini söyleyerek, "Aylardır yandaş medya aracılığıyla herkesten gizledikleri, kapalı kapılar ardında hazırlayıp toplumun önüne getirdikleri avukatlık kanunu değişikliğiyle uğraşıyoruz. Aylardır içeriğini öğrenmeye çalışıyoruz. Böyle bir kanun yapma, böyle bir hukuk yapma sistemini önümüze demokrasi diye, hukuk diye dayatmaya kalkıyorlar. Her gün yalanlar söylüyorlar. Baroların kapısından bir kez bile geçmemiş olanlar, seçim sistemi hakkında en ufak bir fikre sahip olmayanlar ahkam kesmeye devam ediyorlar" diye konuştu.

YAPTIĞINIZ GÖREVDEN UTANIN YALAN SÖYLEMEYİ BIRAKIN

Barolara hiçbir şey sorulmadığını ve sorulduğu yönündeki açıklamaların yalan olduğunu vurgulayan Yücel, "Meclis'in önünde 80 baro başkanı oraya oturduğu ve ona rağmen yalan söylemeye devam ediyorlar. En yetkili ağızlardan barolardan görüş istediklerini söylediler. Bu kocaman bir yalan barolara hiçbir şey sormadılar. Dediler ki 'başkanlar içeri gelsin konuşsun istedik ama gelmediler, konuşmadılar' bu kocaman bir yalan. Çünkü biz talepte bulunan taraftık. Başkanların komisyon toplantısına girip neden bu kanun teklifinin geçmemesi gerektiğini açıklamak, neden baroların buna karşı olduğunu söylemek için özel bir çaba harcadık. Yaklaşık 2 aydır baro başkanları Cumhurbaşkanı'ndan randevu almak için uğraştı. Hala randevu verilmedi. Barolar birliğine de komisyondaki barolar birliği temsilcisinin yerine baro başkanlarının temsilci olarak görevlendirilmesini talep ettik. Komisyona derdimizi anlatmak için. Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu bunu da reddetti. Komisyon Başkanlığı'na baro başkanları imzasıyla bir dilekçe gönderdik. Baro başkanları olarak toplantıya katılıp, baroların düşüncelerini dile getirmek istiyoruz dedik bunu da reddettiler. Meclis tutanaklarıyla sabitledir. Hala halkın karşısına çıkıp 'Biz çağırdık gelmediler' diyorlar. Ayıptır, bulunduğunuz mekandan, yaptığınız görevden, yürüttüğünüz sorumluluktan utanın yalan söylemeyi bırakın" dedi.

MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

 Son olarak Yücel şunları dile getirdi: "Baroların marjinalleştiğini söz ederek bunların karşısına sağcı baro koysak olmaz mı diyerek asıl niyetlerini ortaya koydular. Marjinalleşmek dediğiniz şey nedir? Kaz Dağları'na sahip çıkmak mı marjinalleşmek? Kadınlar öldürülmesin, katledilmesin istiyorsak bu mudur marjinalleşmek? Eğer buysa sizin marjinalleşmek dediğiniz şey marjinalleşmeye devam edeceğiz. Bundan sonra daha çok kadın cinayetleri olmasın diye bu ülkede kadınlar ölmesin diye barolar mücadele etmeye devam edecek. Size rağmen, düşüncenize rağmen vazgeçmeyeceğiz. Ensar Vakfı'ndan çocuklar istismara uğrarken onları savunmak, onlara karşı çıkan, cezalandırılsın demek midir marjinalleşmek? Bu ülkedeki her çocuk özgür biçimde, istismardan korunacak biçimde yaşamaya hak kazandığında mücadelemiz sona erecek. O ana kadar marjinalleşme dediğiniz bu tutumu biz devam ettirmeye kararlıyız ve asla vazgeçmeyeceğiz. "