İzmir Emniyeti'nden Fatih Altaylı ve Emekli Paşa Ethem Büyükışık'a dava
Gazeteci Fatih Altaylı, geçtiğimiz günlerde yaptıkları bir televizyon programı sonrasında kendisi ve emekli paşa Ethem Büyükışık hakkında İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından "kamu görevlisine hakaret" suçlamasıyla dava açıldığını duyurdu. Program, Narlıdere’de bulunan Tanyer Inşaat’a ait şantiyede Ethem Büyükışık'ın oğlu Doruk Büyükışık'ın ölümüyle ilgili tartışmalı iddiaları ele almıştı.
Altaylı, programda, Doruk Büyükışık'ın ölümüyle ilgili olayın İzmir'deki emniyet, jandarma ve savcılık tarafından örtbas edildiğini iddia ederek eleştirilerde bulunmuştu. Adalet Bakanı'nın, program sonrası Ethem Büyükışık ile görüştüğü ve konuyla ilgili gerekenin yapılacağına dair teminat verdiği belirtildi.
Fatih Altaylı, yapılan programın sonuç getirdiğini, ancak İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün, programda dile getirilen iddiaları kamu görevlisine hakaret olarak değerlendirerek dava açtığını ifade etti. Altaylı, "Davalar bize vız gelir trıns gider. Bizim davalarımız haklı davalardır. O yüzden onların açtığı davalar önemli değildir," diyerek duruma tepki gösterdi.
Altaylı, değerlendirmesinde şöyle dedi:
“oğlunu bir cinayete kurban vermiş. Olay İzmir’de emniyetin, jandarmanın, savcılığın hepsinin ortak çabasıyla örtbas edilmiş gözüküyor. Bununla ilgili eleştiri dolu bir program yaptık. 5 yıl boyunca bunu araştırmış. Bize programdan sonra Adalet Bakanı kendisini aramış. Adalet Bakanı ile görüşmüşler. Adalet Bakanı bu konuda gerekenin yapılacağına dair teminat vermiş. Hemen ilgililer aramışlar. Bütün elindeki evrakları, belgeleri, çalışmaları vermiş. Olay o taraftan yeniden canlanmış vaziyette. Yaptığımız programın çok ciddi bir faydası oldu. Bu olay daha önce de gündeme gelmişti. Ama ilk kez bu denli bakanlıktan arayıp somut bir gelişme oldu. Kendisini aramışlar. Teminat vermişler. Destek vermişler. Paşa o yüzden son derece memnun. Ancak negatif bir şey olmuş vaziyette. İzmir emniyet müdürlüğü gerek Ethem Büyükışık gerek benim hakkımda kamu görevlisine hakaret ve birtakım benzer şeylerle programda Ethem Paşa’nın gündeme getirdiği iddiaları kamu görevlisine hakaret olarak nitelendirip onunla ilgili dava açmışlar. Hem paşaya hem de bana. Paşa beni aradı, ‘Kusura bakmayın benim yüzümden size dava açıldı’ dedi. Ne kusura bakacağız, Allah aşkına. Size destek olabildiysek ne mutlu bize. Bize kimler ne dava açıyor. Genelinde yüzde 99’unu kazanıyor, yüzde 1’in kaybediyoruz ama. Yaptığımız iş kimsenin hakkını yemek tam aksine hak aramaya yardımcı oluyorsa o davalar bize vız gelir trıns gider. O yüzden açsınlar davayı. Ethem Paşa’nın avukatları iyi bir dosya hazırlamışlar. Kendisi onu iletti bana. Benim avukatım da çalışıyor. Davadan korksak trene binmezdik. Bizim davalarımız haklı davalardır. O yüzden onların açtığı davalar önemli değildir. Paşanın evladının katillerini araması, bulması, suçluların cezalandırılması konusunda bir katkı ve desteğimiz olduysa her türlü davaya değer. Adaletin tecelli etmesi için biz gerekirse o davaları da başka davalarla da sonuna kadar uğraşırız. Paşam müsterih olsun. Evlat acısını Allah kimseye göstermesin. O yaptığımız programı gözyaşları içerisinde insanlar izlemiş. İki üniversite bitirmiş. Sporcu, genç delikanlı. Deliller öyle gösteriyor tahminen bir inşaat şirketi sahibinin sırtına vurduğu demir ile öldürülüyor. Canlı canlı öldürülüyor. Vahim bir olay. İnşallah Adalet Bakanı verdiği sözü tutar. Sayın Tunç herşeyi yapacağız elimizden geleni demiş.”