TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, gıda israfına dikkat çekti: "Her dokuz kişiden biri yatağa aç giriyor"

TAKİP ET

Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Uğur Toprak, her dokuz kişiden birinin yatağa aç girdiğini ifade etti: 'Çöpe atılan gıda ile 800 milyon insan doyabilir'

Sıla ARABACIOĞLU-GERÇEK HABERCİ-Gıda Mühendisleri Odası Kimya Mühendisleri Odası ve Ziraat Mühendisleri Odası, 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde gıda israfına dikkat çekmek için bir araya geldi. Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Uğur Toprak, “Her dokuz kişiden biri yatağa aç girmektedir. Tüketilmeyen ve çöp olan bu gıda ile açlık çeken 800 milyon insanı doyurabilmek mümkündür” dedi.

“Açlık gıda yetersizliğinden değil gıda dağılımından kaynaklanmaktadır”
Dünyada 800 milyonun üzerinde insanın yatağa aç girdiğini aktaran Toprak, “Yılda yaklaşık 1,3 milyar ton gıda çöpe giderek heba olmaktadır. Tüketilmeyen ve çöp olan bu gıda ile açlık çeken 800 milyon insanı doyurabilmek mümkündür. Ülkemizde ise insanlarımızın yüzde 22’si dengeli ve yeterli beslenememekte, yüzde 8,5’u ise açlık sınırında yaşamaktadır. Unutulmamalıdır ki dünya üzerinde üretilen tarım ve gıda ürünleri 7,5 milyarı geçen dünya nüfusunu beslemeye yetecek miktardadır. Yaşanan bu açlık; bitkisel ve hayvansal ürünlerin yetersizliğinden değil adil olmayan gelir ve gıda dağılımından kaynaklanmaktadır” diye konuştu.

“Fahiş fiyatlar doğru şekilde mücadele edilmeli”
Tüketilen gıdaların güvenilir olmasının önemi; dünyada her yıl yaklaşık 600 milyon kişinin hijyenik olmayan gıdaları tükettikten sonra hastalanması ve önemli bir bölümünün yaşamını yitirmesinden anlaşıldığının altını çizen Toprak, kamu sağlığını gözetmeyen merdiven altı üretim yanında, stokçuluk ve fahiş fiyatlar ile doğru, etkin ve hızlı şekilde mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.

“Çiftçi sayısı ve kırsal alan nüfusu azalıyor”
Toprak, pandemi ve küresel kuraklık süreciyle birlikte endüstrileşmiş ülkeler kendi üretimlerini ve stoklarını artırmaya çalışmakta, sınırlarını kapatmakta, ihracat yasakları koymakta, dış ticaret hacmini daraltmakta ve korumacılık önlemleri alındığını ifade ederek söyle konuştu:

“Ülkemizde ise palyatif önlemler ve söylem dışında ne yazık ki üretimi ve üreticiyi korumaya yönelik somut politikalar uygulamaya konulmamaktadır. Ülkemiz tarımsal üretimde yaşanan yapısal sorunlara kalıcı çözümler üretmeden kolaycı yaklaşımlarla yaşanan sorunları dışalım politikalarla çözmeye kalkmaktadır. Bu durum kâr elde edemeyen çiftçilerimizin üretmekten vazgeçmesi sonucunu doğurmaktadır. Tarım alanlarının, tarımsal üretimin, çiftçi sayısının ve kırsal alan nüfusunun sürekli azaldığı bu süreçte en büyük pay aracılara, tüccarlara ve sözleşmeli tarımla çiftçiyi taşeronu olarak kullanan büyük şirketlere ve market zincirleri ile ithalatçı firmalara gitmektedir.”

“Gıda enflasyonunun düşmeyeceği açıktır”

Yaşanan bu politikalar nedeniyle tarımsal girdi fiyatları ve marketteki gıda fiyatları enflasyonun üstünde artmakta buna karşılık tarımsal ürünlerin tarladaki fiyatı ise enflasyonun altında kaldığına dikkat çeken Toprak, “Bu durum üreten çiftçinin para kazanamamasına tüketicilerin ise pahalı gıda tüketmesine yol açmaktadır. Bu sonuç önümüzdeki süreçte ülkemizi ciddi anlamda gıda güvencesi ve gıda tedariki sorunlarıyla karşı karşıya getirecektir.  Üretim yeterliliği sorununu çözmeden, üretim maliyetini düşürmeden, sözleşmeli üretim modelini üreticiler lehine düzenlemeden ve demokratik kooperatiflerle tedarik zincirine müdahale etmeden göstermelik denetimlerle gıda enflasyonunun düşmeyeceği açıktır” açıklamasını yaptı.