Türkiye'den 'adalet' manzaraları: Halk TV'nin canlı yayınına saldıranlara dava bile açılmadı

TAKİP ET

Hakimlik, 2021 yılında Marmaris'te başlayan yangınların ardından yayın yapan Halk TV'ye yönelik saldırıya ilişkin verilen kovuşturmaya yer yok kararına gazetecilerin yaptığı itirazı reddetti.

Halk TV ekibi, Muğla Marmaris'teki başlayan yangınların ardından 6 Ağustos 2021'de İçmeler beldesinde açık havada yaptığı canlı yayın sırasında saldırıya uğramıştı.

Gökmen Karadağ ile Açıkça adlı program, gazeteciler İsmail Saymaz, Murat Ağırel, Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay ve avukat Salim Şen'in katılımıyla canlı yayın olarak sürerken, saat 00.30 sıralarında bir grubun saldırısına uğradı.

T24’ter yer alan habere göre, yayın sürerken önce uzaktan laf atan grup, daha sonra yayının kesilmesine neden olan bir saldırıya yöneldiler. "Yanlış konuştuğunuzda engelleriz. Bir yanlış daha olursa müdahale ederiz" diye bağıran grubu o dönem Halk TV Program Koordinatörü olan Candan Yıldız engellemeye çalıştı. Daha sonra Gökmen Karadağ da yayına ara vererek İsmail Saymaz ve Murat Ağırel ile birlikte saldırıyı önlemek için çaba gösterdi.

AKP’de görevli ismin de içinde olduğu saldırganlar gözaltına alındı

Yıldız, saldırgan grup içindeki Sertan Yüce'nin AKP Marmaris İlçe Örgütü'nde görevli olduğunu açıkladı.

Mert Topaloğlu, Bilal Topaloğlu, Şeyhmus Urebe, Sertan Yüce, Fatih Çoban saldırının ardından gözaltına alındı. 4 kişi savcılık ifadelerinin ardından serbest bırakılırken, şişeyle saldıran Mert Topaloğlu tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Topaloğlu da çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı.

Savcılık dosyayı kapattı

Saldırının ardından gazeteciler suç duyurusunda bulunurken, Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı 18 Mart'ta kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti.

Gazetecilerin itirazı da reddedildi

Gazeteciler, başsavcılığın kovuşturmaya yer olmadığına yönelik kararına itiraz etti. 17 Nisan'da itirazı değerlendiren Muğla 1. Sulh Ceza Hakimliği gazetecilerin itirazını reddetti. Hakimlik kararının gerekçesinde, "soruşturmaya konu suça ilişkin tüm delillerin toplandığını, toplanan deliller doğrultusunda yapılan değerlendirmede bir isabetsizlik bulunmadığını, itiraz sebeplerinin kararın aksini gösterir nitelikte olmadığını ve verilen kararın uygun olduğunu" belirtti.