Cem Küçük, CHP'nin Kurultay davasında mahkemenin vereceği kararı açıkladı: 'Geri dönebilir'

Cumhuriyet Halk Partisi’nin 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde düzenlediği 38. Olağan Kurultayı hakkında açılan iptal davası henüz sonuçlanmazken kurultayda şaibe tartışmaları devam ediyor. 

Türkiye gazetesi yazarı Cem Küçük, dikkat çeken bir iddiada bulunarak mahkemenin “mutlak geçersizlik” (mutlak butlan) kararı vermeye çok yakın olduğunu ileri sürdü.

MUTLAK BUTLAN KARARI NEDİR?

Mutlak butlan, bir hukuki işlemin kesin ve baştan itibaren geçersiz olmasıdır. Bu durum; işlemin, kurucu unsurlarının var olmasına rağmen hukukun emredici hükümlerine aykırı olması nedeniyle meydana gelir.

Cem Küçük katıldığı bir televizyon yayınında, kurultay sürecine dair dosyada ciddi usulsüzlüklerin yer aldığını öne sürerek şunları söyledi:

“Mahkeme artık bir karara geldi ve burada mutlak geçersizlik kararı verecek gibi görünüyor. İddialar bence doğru. 2023’ün sonlarında Twitter’da 4-5 kişi 'bana tatil verdiler, para verdiler' dedi. Tablet, telefon alan var o dönemde. Binli rakamlar değil ama 30-40 kişi üzerinden bir para dönmüş. Bu iddialar da iddianamede yer alacak.”

DURUŞMA 30 HAZİRAN’A ERTELENMİŞTİ

Kurultaya ilişkin açılan iptal davasında ilk duruşma geçtiğimiz haftalarda yapılmış, ancak davanın esasına ilişkin karar duruşması 30 Haziran 2025 tarihine ertelenmişti.

“KILIÇDAROĞLU YENİDEN DÖNEBİLİR”

Gazeteci İsmail Saymaz da geçtiğimiz günlerde, Ankara’daki kulislerde güçlü bir beklenti oluştuğunu belirterek, mahkemeden çıkacak “mutlak butlan” kararının Kemal Kılıçdaroğlu’nu yeniden parti yönetimine getirebileceğini yazdı. 

Saymaz’a göre Kılıçdaroğlu, bu olasılık gerçekleşirse “Parti sahipsiz mi kalsın?” diyerek geçici olarak yeniden CHP’nin başına geçebilir.

KILIÇDAROĞLU SESSİZLİĞİNİ BOZDU  

Tartışmaların gölgesinde sessizliğini bozan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada kendisine yöneltilen ithamlara üstü kapalı cevap vererek şu ifadeleri kullandı: 

“Dün siyasi ikballeri uğruna yanımda saf tutan, bir zamanlar benimle yol yürümeyi bir övünç sayarken bugün başka mecralara savrulmuş bazı siyasetçiler de bu koroya katılmış durumda. Hepsi bir ağızdan, hiçbir bilgi sahibi olmadığım, hiçbir dahlimin bulunmadığı bir konuda konuşmamı talep ediyorlar.”