İzmir’deki belediye grevlerine ilişkin tartışmalar büyürken, DİSK Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Başkanı Memiş Sarı’nın sözleri kamuoyunda tepki topladı. Sarı, işçilere ödenmesini talep ettiği 82 bin TL maaşla birlikte İzmir’deki oy dağılımına dikkat çekerek, “İşçilerin aileleriyle birlikte 500 bin oyu var. Hesabı siz yapın” ifadelerini kullandı. Bu açıklamalar, grev tartışmasının ötesine geçerek siyasi şantaj eleştirilerine yol açtı.Bayır’dan sert tepki: “Emeğin onuru siyasete malzeme yapılamaz”Memiş Sarı'nın açıklamalarına tepki gösteren isimlerden biri de CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır oldu. Bayır, Sarı’nın işçilerin demokratik tercihlerini baskı unsuru haline getirmesinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Sendika temsilcisi olmak, işçilerin haklarını savunmak, emeğin onurunu korumak demektir. Ancak Memiş Sarı’nın yaptığı açıklama, ne sendikacılıkla ne de emek mücadelesiyle bağdaşmamaktadır. İşçilerin alın terini siyasete malzeme yapmak, onların oylarını bir tehdit unsuru gibi kullanmak kabul edilemez.”“İradesiyle oynanamaz”Bayır, demokratik sistemin temel taşlarından biri olan seçme hakkına saygı çağrısı yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İşçilerin iradesi hiçbir siyasi pazarlığın, tehdit ve şantajın aracı olamaz. Demokrasiye, seçme hakkına ve özgür iradeye yapılan bu saygısızlığı şiddetle kınıyorum. Hak aramak adı altında şantaj diliyle konuşmak, sendikal mücadeleye de, topluma da zarar vermektedir.”“Bu büyük hatadan dönün”Bayır, Memiş Sarı’ya doğrudan çağrıda bulunarak açıklamasını gözden geçirmesini istedi:
“Bu sorumsuz söylemleri nedeniyle Memiş Sarı’yı derin bir utanç duymaya ve yaptığı bu büyük hatayı gözden geçirmeye davet ediyorum. Emeğin onuru kirletilemez!”Tartışmaların odağındaki sendika temsilcisi Sarı’dan henüz yeni bir açıklama gelmezken, grev sürecinde yaşanan bu gelişmenin yalnızca toplu sözleşme değil, demokrasi ve temsil hakkı çerçevesinde de değerlendirilmesi gerektiği yönündeki görüşler artıyor.