

Yakın tarihimizin en karanlık
etkirleri devam eden fakat bir türlü hayatımızdan çıkaramadığımız hüzün
yılları. O yıllarda ben henüz bir lise talebesi idim. Urfa’nın güzide
okullarından olan sanat okulunda idim. Okulda eğitim ve öğretimin dışında her
şey vardı. Sağ ve Sol gruplardan arkadaşlarımız vardı ve ülkenin kalkınması ve
müreffeh olmasından başka bir gayeleri yoktu. Ama sokakta insanlar öldürülüyor
ve failleri bir türlü yakalanamıyordu. Ve yine ilginçtir cinayetler dengeli
işleniyordu ölümlerin arkası kesilmiyordu. Halk sağcı-solcu Alevi-Suni diye
ayrılıyor ve kurtarılış bölgeler ilan ediliyordu. Yokluk karaborsa kuyruklar ha
bire uzuyordu ülkeyi yönetenler anlaşamıyor ve darbe çığırtkanları o dönemde ha
bire sıkıyönetim askeri idare diye çığlık atıyorlardı. Bizler olup biteni
anlayamıyorduk senaryo çok güzel sahneleniyordu. Oyuncular kimin eserini kimin
senaryosunu kimin parası ila oynadıklarının farkında bile değildiler.
Darbenin mimarı Kenan Evren
yıllar sonra bir demecinde “bizler şartların olgunlaşmasını sağladık” derken o
güne kadar yaptıkları ve sahneledikleri oyunu gözler önüne sermişlerdir.
Unutulmamalıdır ki 12 Eylül günü bir tek karşı çıkış veya eylem yoktur. 11
Eylüldeki kaostan eser yoktur.
Ve
12 Eylül
Olaylar kesiliyor
Kuyruklar kalkıyor
Bolluk ve bereket
Ama öyle değil
Victor Hugo'nun bir vecizinde şöyle der “Dünyada beni hayata bağlayan
iki şey vardır. AŞK VE HÜRRİYET aşkım için seve seve canımı veririm, fakat
hürriyetim için aşkımı da feda ederim”der. 12 Eylül bizden gençliğimizi,
Ülkemizden yarınlarını çaldı. Bir nesil hiç suçu yokken ceza evlerinde
işkencelerde sürgünlerde yok edildi.
O dönemde insanlar hiç suçları
olmadığı halde gözaltına alındı. Fişlendi hiç suçu olmadan sıkıyönetim
mahkemelerinde yargılandı. Binlerce kişiye idam cezaları istendi ve
yüzlercesine verildi ve onlarcası asıldı. İnsanlar 141, 142 ve 163.maddeden ve
örgüt üyeliğinden yargılandı. Kişilerin pasaport hakkı engellendi verilmedi
hatta hasta olan insanlar dahi yurt dışına gönderilmedi. Onbinlerce kişi sakıncalı
diye işten atıldı. Yurttaşlıktan çıkarıldı mülteci konumuna düşürüldü. Faili
meçhul, kuşkulu ölümler işkenceler ve işkenceye bağlı ölümler intiharlar ve
daha niceleri.
Milli Güvenlik Konseyi’nin
belirlediği Danışma Meclisi tarafından
hazırlanan Anayasa, 1982 yılındaki halk oylamasında, yüzde 92’lik “Evet” oyu
ile büyük farkla kabul edildi. Halk oylamasında, Kenan Evren Cumhurbaşkanı
seçildi. Kabul edilen Anayasa’da, generallerin ömür boyu yargılanmasını
engelleyen geçici 15. madde, seçimlerle iktidara gelen hiçbir hükümet
tarafından kaldırılmadı ve 12 Eylül liderlerinin dokunulmazlığı sürdü.
-Taa ki
12 EYLÜL 2010 TARİHİNDEKİ
REFERANDUMA KADAR.
Halkın %58 Evet diyerek geçici
15. Madde kaldırıldı. fakat hala darbenin mimarı ve ülkeyi karanlığa götüren
kişi hakim karşısına çıkmadı bir an önce anayasanın uygulanması ve adaletin
tecellisini görmek üzere.
Yaşasın adalet yaşasın zalimler için cehennem.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: