2025 Yılı Dayanışma ve Dönüşüm Yılı

Geçtiğimiz ay yönetim kurulu başkanlığına seçilen EGİAD 18. Dönem Yönetim Kurulu Başkanı M. Kaan Özhelvacı, 2025 yılının iş dünyası için “dayanışma ve dönüşüm yılı” olacağını vurguladı. Türkiye ekonomisinin reformlar ve küresel dönüşüm süreçleriyle şekilleneceği bu dönemin, çeşitli zorluklar kadar önemli fırsatlar da barındırdığına dikkat çeken Özhelvacı, 2025’in ekonomik, sosyal ve çevresel dönüşüm açısından kritik bir yıl olacağını ifade etti.

İş dünyasına önemli mesajlar veren Özhelvacı, sürdürülebilir büyüme ve yenilikçi çözümlerle değişime ayak uydurmanın gerekliliğine işaret etti. EGİAD olarak, bölge ekonomisine katkı sağlamaya devam edeceklerini belirterek, iş dünyasında dayanışma ve iş birliğinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Türkiye Ekonomisi: Yeni Dönemin Dinamikleri

2024 yılında uygulanan konvansiyonel ekonomi politikalarının olumlu geri dönüşlerinin 2025 içinde görülmesini beklediğini belirten Özhelvacı, ülke risk primi ve cari açık gibi göstergelerdeki iyileşmelerin umut verici olduğunu söyledi. Ancak enflasyonla mücadelenin ve büyüme hedeflerinin sürdürülebilir hale gelmesinin 2025’in ana gündem maddesi olacağına dikkat çekerek, “Fiyat istikrarını sağlamak için yalnızca para politikaları yeterli değil; maliye politikalarının etkinliği ve yapısal reformların kararlılıkla uygulanması gerekiyor. Özellikle enerji ve tarım-gıda sektörlerinde yapılacak reformlar, enflasyonun kalıcı olarak düşürülmesi açısından kilit rol oynayacak” dedi.

Yeşil ve Dijital Dönüşüm Vurgusu

Avrupa Birliği’nin 2026’da yürürlüğe girecek Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'nın (CBAM) 2025’i kritik bir hazırlık yılı haline getirdiğini belirten Özhelvacı, yeşil ve dijital dönüşümün artık bir seçenek değil, zorunluluk olduğunu vurguladı. Türk sanayisinin, bu süreçte yapacağı yatırımlar sayesinde küresel rekabet gücünü artırabileceğini belirtti.

Ekonomik Riskler ve Çözüm Önerileri

Özhelvacı, 2025 yılında karşılaşılabilecek ekonomik risklere de dikkat çekerek şunları söyledi: “Enflasyon ve büyüme arasındaki hassas denge korunmalı. Cari açık artışı ve kur baskıları dikkatle izlenmeli. Düşük büyüme ve yavaşlayan iç talep nedeniyle istihdam yaratma kapasitesi artırılmalı.”

Bu risklerin yönetimi için hukukun üstünlüğü, kurumsal bağımsızlık ve piyasa ekonomisi ilkeleriyle uyumlu politikaların uygulanmasının önemine de dikkat çeken Özhelvacı, kayıt dışı ekonomiyle mücadele ve vergi adaleti konularında atılan adımların önemine vurgu yaptı.

2025’in, iş dünyası ve çalışan kesim için bir dayanışma yılı olacağını belirten Özhelvacı, toplumsal mutabakatın ekonomik istikrarın sağlanmasında belirleyici rol oynadığını söyledi.

EGİAD’dan İş Dünyasına Rehberlik

Son olarak, Özhelvacı şu mesajı verdi: “EGİAD olarak, üyelerimize bu süreçte rehberlik etmeye ve stratejik çözümler sunmaya devam edeceğiz. 2025 yılı yalnızca bir geçiş dönemi değil, daha sonraki yıllarda enflasyonda tek haneli rakamların görüleceği daha istikrarlı bir dönemin temellerinin atılacağı bir yıl olacak. Toplumsal dayanışma ve kararlılıkla, Türkiye ekonomisinin dönüşüm sürecinde üzerimize düşeni yapmaya hazırız.”