ADIM ADIM FİLİSTİNİN İŞGALİ VE İSRAİL DEVLETİNİN KURULMASI
Yayınlanma :
11.07.2014 11:13


Amerika, İngiltere ve Batılı devletler tarafından ne yaparsa yapsın kayıtsız
şartsız desteklenen İsrail terör devleti, üç İsrailli gencin ölümünü bahane
ederek Gazze’ye havadan ve karadan yaptığı saldırılar neticesinde aralarında
çok sayıda kadın ve çocuğunda bulunduğu Yüzden fazla Filistinli ölürken Beş yüze
yakın insanda yaralandı.
İşgalci Siyonist güçlerin “Sert Kaya“ adını verdikleri
saldırıların, yine manevi iklimi yüksek Ramazan ayına gelmesi tesadüf değildir.
Bundan önceki saldırıların da Ramazan ayın da gerçekleşmesi, İsrail’in planlı
bir şekilde hareket ettiğini göstermektedir.
Amerika ve İngiltere başını çektiği diğer batılı devletlerin de katkı koyduğu “Küresel
Güç“ ve Yahudi para babalarının oluşturduğu“Küresel Sermaye“
birlikte işbirliği yaparak, Osmanlı İmparatorluğu’nun en zayıf dönemi olan 1917
yılın da imzalanan, Filistin’in Osmanlı’dan koparılması anlamına gelen, “Balfour
Deklarasyonu”nun imzalanması ile Filistin’in planlı bir şekilde, her seferinde
bir bahane bulunarak adım-adım İşgal edilmiştir.
İsrail devletinin temelleri yukarıda ifade ettiğim gibi 1917 yılın
da imzalanan Osmanlı ‘dan kopuş anlamına
gelen “Balfour Deklarasyonu”nun imzalanması ile İngiltere tarafında
başlatıldı.
İngiliz Bakan Arthur Balfour, Siyonistlerin o dönemdeki lideri Last
Rotshıld’e mektup yazarak, İngiltere’nin Filistin’de bir Yahudi devleti kurulması
için her türlü desteği vereceğini belirtti.
Bu deklarasyonunun ardından Yüz binlerce Yahudi bu proje kapsamında İngiliz mandası altındaki
Filistin’e göç ettirildi.
Planlı bir şekilde başlatılan Yahudi göçü sonucunda Yahudiler belli bir nüfusa
sahip oldu. Belli bir nüfusa getirilen Yahudiler Filistinlilerin yerleşim
birimlerine saldırmaya başladılar. Bu saldırılar karşısında ayaklanan
Filistinliler bastırılarak bölgeden göç etmeye zorlandılar. Bu gelişmeler
neticesinde Yahudiler Amerika ve İngilizlerin desteğiyle bölgede belli bir
toprağa sahip oldu.
14 Mayıs 1948 Yılına gelindiğinde bölgede İngilizlerin ve küresel aktörlerin
desteklemesiyle İsrail devleti ilan edildi. Ayni yıl içinde Filistin
topraklarının % 15 daha işgal edildi. Bunun sonucunda Bir-Milyon Filistinli
Batı Şeria ve komşu Arap ülkelerine sığınmak zorunda kaldı.
Başlangıçta nüfusun Üçte
birini oluşturan Yahudilere Filistin topraklarının % 55 bırakılması düşünülürken,
5 Haziran 1967 savaşlarında İsrail Filistin topraklarının % 78’ni işgal etti.
Gelişen süreçte İsrail Batı Şerİa ve Doğu Kudüs’ü. Gazze’yi abluka altına
alarak dünya ile bağlarını kopardı.
Birleşmiş Milletler bunun
üzerine 242 kararını alarak İsrail’in işgal ettiği topraklardan çekilmesini
istedi ancak İsrail yüz-binlerce Filistinlinin mülteci durumuna düştüğü
topraklardan çekilmedi.1982 Yılında Katil lakaplı Ariel Şaron şavaşı başlattı,
binlerce sivil Filistinli bu savaşta katledilerek öldürüldü.
Günümüze kadar devam eden
süreçte İsrail çeşitli bahaneler uydurarak Gazze ve Batı
Şeria’ya saldırılarını sürdürdü ve dilediği yerde Yahudi yerleşim yerleri
kurmaya devam etti.
Günümüzde Filistin’in bütün
doğal kaynakları ve ekile bilir toprakları Yahudilerin
kontrolü altındadır ayrıca Gazze ve Batı Şeria tamamen dünya’dan soyutlanarak
abluka altındadır.
Gazze ve Batı Şeria da tamamen abluka altına alınarak İsrail tarafından Dünya’dan
izole edilen Filistinliler her şeye rağmen küresel güç ve para babalarının
oluşturduğu, Yahudi sermayesinin finansını sağladığı, küresel sermayenin bütün
desteklerine rağmen işgalci Yahudilere karşı direnerek mücadelesini sürdürüyor.
İsrail ileriki aşamada Mescidi Aksa’yı yıkıp yerine Süleyman mabedini
inşa etme planı, Filistinli kardeşlerimiz direnmesi sebebiyle bir türlü
gerçekleşmemektedir.
Bu durum Siyonist yapının planları alt üs etmektedir.
En son nokta da Yahudilerin
silahları, paraları, her türlü güç ve imkanları var.
Masa başında yaptıkları plan
ve projeleri olabilir ancak Allah’ü Teala’nında bir planı var.
Esas olan budur.
Şairin dediği gibi;
Yenilgi üstüne yenilgi gelen bir zafer vardır,
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: