AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Ayasofya’nın ibadete açılması ile ilgili sosyal medya hesabı Twitter üzerinden önemli açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Bu topraklarda yaşadığı, bu milletin özlemlerine şahit olduğu halde, Ayasofya açıldığı için yabancı devletlerin ne kötülükler planlayacağını sayıp dökmekle uğraşanlar gerçekten ağır bir kimlik krizi yaşıyor. Milletimiz sevindiği için sevinebilseler keşke. Üstelik Türkiye dünya mirasını korumada ve başka dinlerin ibadet mekanlarına saygı göstermede en alnı açık ülke olduğu halde bunu yapıyorlar.
Bu topraklarda yaşadığı, bu milletin özlemlerine şahit olduğu halde, Ayasofya açıldığı için yabancı devletlerin ne kötülükler planlayacağını sayıp dökmekle uğraşanlar gerçekten ağır bir kimlik krizi yaşıyor. Milletimiz sevindiği için sevinebilseler keşke.
— Ömer Çelik (@omerrcelik) July 12, 2020
Dünyada hem evrensel mirası temsil eden hem de ibadete açık çok sayıda mekan vardır. Ayasofya Camii’ne her dinden insanın ziyaret maksadıyla erişimi de her zaman mümkün olacaktır. Ayasofya Camii’nin evrensel kültürel mirası korunacaktır. Milletimizin özlemi yerine gelmiştir. Devletimiz egemenlik hakkına uygun hukuken doğru bir kararla bunu gerçekleştirmiştir. Cumhurbaşkanımızın mesajları açıktır. Bu karardan hoşlanmayan devletler olabilir. Bizi ilgilendiren kendi milletimizin ne dediği, ne istediğidir. Bu karardan hoşlanmayan devletlerin kültürel ve hukuki gerekçelerinin temeli yoktur. Yaklaşımları siyasidir. Cumhurbaşkanımız: ‘Danıştay'ın kararını hukuk devleti adına, maşeri vicdanı rahatlatma adına müspet bir adım olarak görüyoruz. Ayasofya'nın statüsüyle ilgili nihai karar mercii başkaları değil Türk Milleti'dir. Bu, bizim iç meselemizdir. Diğer ülkelere de ancak alınan karara saygı göstermek düşer’ diyerek son noktayı koymuştur. Milletimizin özlemi buydu. Bu gerçekleşmiştir.
Başka devletlerin kültürel ırkçılığına destek veren argümanların bu topraklarda yaşayanlardan çıkması yakışmıyor. Tabii ki farklı görüşler olabilir. Ama devletimizin egemenlik hakkını kullanmasına, başka devletlerin argümanları üzerinden eleştiri getirmek tam kimlik bunalımıdır. Üstelik sesi en çok çıkanlar başkentinde cami olmayan ya da faşistlerin camilere saldırmasına göz yuman devletlerdir. Bunlarla aynı argümanlarla konuya yaklaşmak yakışıksız bir tavırdır. Eleştiri başka şeydir, devletimizin yegane sahibi olan milletimizin egemenlik hakkının neticesi olan bir karara başka devletlerin tavırlarıyla yaklaşmak başka şeydir. Milletimizin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milletimizin özlemlerini gideren kararı tekrar hayırlı olsun. Ayasofya Camii mübarek olsun. Milletimiz var olsun. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”
“Bu topraklarda yaşadığı, bu milletin özlemlerine şahit olduğu halde, Ayasofya açıldığı için yabancı devletlerin ne kötülükler planlayacağını sayıp dökmekle uğraşanlar gerçekten ağır bir kimlik krizi yaşıyor. Milletimiz sevindiği için sevinebilseler keşke. Üstelik Türkiye dünya mirasını korumada ve başka dinlerin ibadet mekanlarına saygı göstermede en alnı açık ülke olduğu halde bunu yapıyorlar.
Bu topraklarda yaşadığı, bu milletin özlemlerine şahit olduğu halde, Ayasofya açıldığı için yabancı devletlerin ne kötülükler planlayacağını sayıp dökmekle uğraşanlar gerçekten ağır bir kimlik krizi yaşıyor. Milletimiz sevindiği için sevinebilseler keşke.
— Ömer Çelik (@omerrcelik) July 12, 2020
Dünyada hem evrensel mirası temsil eden hem de ibadete açık çok sayıda mekan vardır. Ayasofya Camii’ne her dinden insanın ziyaret maksadıyla erişimi de her zaman mümkün olacaktır. Ayasofya Camii’nin evrensel kültürel mirası korunacaktır. Milletimizin özlemi yerine gelmiştir. Devletimiz egemenlik hakkına uygun hukuken doğru bir kararla bunu gerçekleştirmiştir. Cumhurbaşkanımızın mesajları açıktır. Bu karardan hoşlanmayan devletler olabilir. Bizi ilgilendiren kendi milletimizin ne dediği, ne istediğidir. Bu karardan hoşlanmayan devletlerin kültürel ve hukuki gerekçelerinin temeli yoktur. Yaklaşımları siyasidir. Cumhurbaşkanımız: ‘Danıştay'ın kararını hukuk devleti adına, maşeri vicdanı rahatlatma adına müspet bir adım olarak görüyoruz. Ayasofya'nın statüsüyle ilgili nihai karar mercii başkaları değil Türk Milleti'dir. Bu, bizim iç meselemizdir. Diğer ülkelere de ancak alınan karara saygı göstermek düşer’ diyerek son noktayı koymuştur. Milletimizin özlemi buydu. Bu gerçekleşmiştir.
Başka devletlerin kültürel ırkçılığına destek veren argümanların bu topraklarda yaşayanlardan çıkması yakışmıyor. Tabii ki farklı görüşler olabilir. Ama devletimizin egemenlik hakkını kullanmasına, başka devletlerin argümanları üzerinden eleştiri getirmek tam kimlik bunalımıdır. Üstelik sesi en çok çıkanlar başkentinde cami olmayan ya da faşistlerin camilere saldırmasına göz yuman devletlerdir. Bunlarla aynı argümanlarla konuya yaklaşmak yakışıksız bir tavırdır. Eleştiri başka şeydir, devletimizin yegane sahibi olan milletimizin egemenlik hakkının neticesi olan bir karara başka devletlerin tavırlarıyla yaklaşmak başka şeydir. Milletimizin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın milletimizin özlemlerini gideren kararı tekrar hayırlı olsun. Ayasofya Camii mübarek olsun. Milletimiz var olsun. Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.”
