"Allah şifa versin çıldırmış olması lazım"

İYİ Parti Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Türkiyem TV'de yayınlanan Ankara Özel Programına konuk oldu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Konya mitinginde kendisini hedef alarak "Şu anda senin iyi günlerin sen Erdoğan’a söylememiş olduğu sözleri söylemiş gibi yaptın, asıl fatura sana kesilecek” ifadelerine yanıt veren Akşener, hapisten korkmadığını belirtti.

"İFTİRA ATIYOR, KUTUPLAŞTIRIYOR"

Akşener şu ifadeleri kullandı:

"Erdoğan süreci yerel seçim olmaktan çıkardı. Bir beka söylemidir gidiyor. Çünkü ekonomi çok kötü durumda. Rahmetli Demirel'in deyimiyle tencere her iktidarı sallar. 8 tane kuru soğan demeti 7 lira. İşsizlik had safhada. 7 milyon insan işsiz. Ekonomi gerçekten yanıyor.

Erdoğan tam bir kutuplaştırma uzmanı. İftira atarak kutuplaştırarak, kamplaştırmayı seçim stratejisi ve kampanyası haline getirdi. Bugün, hepimizi PKK'lı ilan ediyor, tehdit ediyor. Erdoğan hakkımda 'Kaçacak deliği yok' şeklinde çok ayıp bir tabir kullandı. TBMM’yi delik olarak görüyor, vekilleri de o deliğe sığınanlar olarak görüyor. 250 milyon TL'lik tazminat davası açtı."

 

"ÇILDIRMIŞ OLMASI LAZIM"

"Erdoğan, benim korkmayacağımı iyi bilir” diyen Akşener şöyle devam etti:

“İnanan insanım. Ecel bir nefes evvel, ne bir nefes sonrasıdır. Sayın Erdoğan'ı Allah vesile kılmış. Önce 'bu kadın' dedi, sonra 'bayan' dedi, 'sözde kadın' dedi... Bir insanın, bir bireyin bu sözleri sarf edebilmesi için çıldırmış olması lazım. Allah şifa versin. Ben buradayım. 1 Nisan'ı beklemeye gerek yok. El altından talimat verir. İnsan kafasına hakimin savcının odunla vura vura 'tutuklatacağım' demek ayıptır.

Erdoğan kendisini Türk Milleti'nin babası sanıyor. Bizleri nankör kedilikle suçluyor. 11 milyon CHP, 5 milyon İYİ parti 1 milyon Saadet Partisi  ve Demokrat Parti seçmenine terörist deyip hakaret etmek ayıptır. İlk defa biri yüzüne ayna tutuyor ayna görüyor. Asabiyeti oradan, paniği oradan.

Ülkücü hareketin bu Cumhur İttifakını sindiremediğini düşünüyorum. Erdoğan’ın 'Fatiha bilmeyen Ülkücüler' sözleri sonrası özür dilemediğini biliyoruz. Bahçeli’nin de Erdoğan ve AKP ile ilgili 'PKK ve FETÖ’den daha büyük tehdit' dediğini biliyoruz.

Bütün bunlardan sonra her iki taraf da özür dilemedi; seçmenlerden de özür dilenmedi. Erdoğan ve Bahçeli araya nasıl getirildi? Bahçeli her şeyi sulandırma ustası. Bekayı da sulandırdı 5 harfli sözüyle."

"TANK PALET FABRİKASINI GERİ ALACAĞIZ"

Akşener özelleştirilen fabrikalarla ilgili şunları kaydetti:

"Şeker fabrikaları ile ilgili 24 Haziran seçimleri öncesinde çok sert kampanya yürüttük. En azından kamuoyundan bilgi almasını sağladık belirli yerlerde geri adım atılmasını başardık.

Tank Palet Fabrikasının ilginç bir yanı var: Aynı Uşak fabrikaları gibi milletin parasıyla kurulmuş fabrika. Biz bunun satılmış olduğunu biliyorduk. Sonra Erdoğan buna izah getirirken '50 milyon dolarlık bir para lazımmış' dedi. 250 milyon TL’ye beni mahkemeye verdi. 50 milyon dolara böyle kritik fabrika satılır mı? Tank palet fabrikaları satılmış olsalar bile iktidara geldiğimizde geri alacağız."

"DEVLETİN HER KURUMUNU FETÖ'YE TESLİM ETTİN"

FETÖ’ye de değinen İYİ Parti lideri Akşener şu ifadeleri kullandı:

"FETÖ’nün siyasi ayağı ilgili ilk kez Meclis Araştırma önergesini biz verdik. MHP ve AKP oylarıyla reddedildi. Seni bu adamla terörist başı ile kim masaya oturttu? Devletin her kurumunu FETÖ’ye teslim ettin. Erdoğan bunların cevabını vermek zorundadır. 15 Temmuz’da 259 şehidimiz var. Bunların aileleri ağlıyorlar. Aziz Türk Milleti devleti sokaktan şehitlik gazilik makamlarıyla topladı. Mehmet Özhaseki bütün Kayseri’yi ABD’ye götürdü."

"BEN HAPİSTEN KORKMAM"

“Hapishaneyi Yusufiye bilmiş bir geleneğin kız öğrencisiyiz” diyen Meral Akşener sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bıyıkları kerpetenle yoğrulmuş arkadaşlarımızı biliyorum. Şekerli su verilen çocukları gördük. Ben hapis yatmadım büyüklerimden dinledim. Muhsin Yazıcıoğlu ve Yılma Durak ağabeyimi sayabilirim. Nihat ağabeyimin arkadaşlarını biliyorum. Ben korkabilir miyim?

Erdoğan’ın hapiste ziyaret etmek için ağabeyimden izin alarak Kocaeli’den otobüs kaldırdık. O zaman kendi arkadaşlarından ihanete uğradığını biliyordu. Siyasi görüş olarak farklı olsak da biz sahiplendik. 

Erdoğan korkuyor. Biz Cumhurbaşkanlığı makamında olan birisini yabancıya dövdürmeyiz. Allah bana musibet verecekse Erdoğan’ı aracı kılacaktır."