AP'nin Türkiye Kararında Neler Var

Avrupa Parlamentosu’nun ‘Türkiye’yle AB arasındaki üyelik müzakerelerinin geçici olarak dondurulması’ kararı dokuz maddeden oluşuyor. Karardan, 15 Temmuz sonrası uygulamaların ‘orantısız’ olduğu ifadesi dikkat çekiyor.

Hürriyet’in Brüksel muhabiri Güven Özalp’in haberine, karar tasarısında öne çıkan bölümler şöyle:

’15 Temmuz Sonrasında Önlemler Orantısız’

Darbe girişimi sonrasında olağanüstü hal (OHAL) kapsamında devreye sokulan orantısız önlemler güçlü bir dille kınanıyor. AP, Türkiye’yi AB’ye sıkı şekilde bağlı tutma taahhüdünü sürdürdüğünü belirtse de, Avrupa Komisyonu ve üye ülkelere müzakerelerin geçici olarak dondurulmasını başlatma çağrısı yapıyor.

‘OHAL Kalkarsa Gözden Geçiririz’

AP, OHAL kapsamındaki önlemlerin devreden çıkması durumunda kendi pozisyonunu gözden geçirme taahhüdünde bulunuyor. Bu değerlendirmede de hukukun üstünlüğünün ülke genelinde tekrar sağlanmış olup olmadığının temel alınacağı belirtiliyor.

‘İdam Cezası Resmen Dondurur’

Türk hükümetinin idam cezasını tekrar devreye sokması halinde bunun katılım sürecinin resmen askıya alınmasına neden olacağı yineleniyor.

‘Türkiye Vize Kriterlerini Karşılamadı’

Türkiye’nin vize muafiyeti için gerekli olan, bazıları özel öneme sahip, 72 kriterden 7’sini karşılamadığı not ediliyor.

‘Gümrük Birliği Askıya Alınmamalı’

Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin Türkiye için önemli olduğu not edilirken bu doğrultudaki çalışmaların askıya alınmasının ülke için ciddi ekonomik sonuçlar doğuracağının altı çiziliyor.

‘Sivil Topluma Mali Yardım’

AB Komisyonu’na, Türkiye’ye katılım öncesi fonlardan 2017’de aktarılması öngörülen kaynağa ilişkin rapora son gelişmeleri yansıtma ve sivil topluma mali desteğin artırılma olasılığını inceleme çağrısı yapılıyor.

Venedik Komisyonuna Çağrı

AB Komisyonu, AK ve Venedik Komisyonu Türk yetkililere ek adli destek sunma konusunda teşvik ediliyor.

‘İşbirliği İki Taraflıdır’

AB-Türkiye ilişkilerinin her iki taraf açısından stratejik önemde olduğunun altı çiziliyor. Türkiye’nin AB’nin önemli bir ortağı olduğu onaylanmakla birlikte işbirliği isteğinin iki taraflı olması gerektiği belirtiliyor. Türk hükümetinin eylemlerinin ülkeyi Avrupa yolundan başka yöne çektiği kaydedilerek Türkiye’nin siyasi irade göstermediğine inanıldığı vurgulanıyor.