Avukat Hüseyin Ersöz duyurdu: Silivri'de avukatlara 'görüş kabini' engeli!

"Kent Uzlaşısı” soruşturması kapsamında tutuklanan ve yerine kayyum atanan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın avukatı Hüseyin Ersöz, sosyal medya hesabından Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda yaşananları aktardı. 

Ersöz şunları yazdı:

"Şişli Belediye Başkanı R. Emrah ŞAHAN'ı ziyaret etmek için saat 12:30'da Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na gelen meslektaşımız 6 saattir bekletiliyor. Önünde 6 avukat daha var ve bu durum en erken saat 20:00'de görüşe girebileceği anlamına geliyor. Bu durum tüm meslektaşlarımızın yaşadığı genel bir mağduriyet haline dönüşmüş halde...

Cezaevi İdaresi, 3 - 8 saat arasında değişen bu beklemeye gerekçe olarak Avukat görüş kabinlerinin dolu olmasını gösteriyor. Ancak bu durum Avukat yoğunluğundan değil, Milletvekillerinin tutuklularla "avukat görüş kabinlerinde" görüş yaptırılmasından kaynaklanıyor.

Cezaevi İdaresinin avukat görüş kabinlerini "amacının dışında kullandırması", avukatların 3-8 saatlik beklemelerin ardından, Müvekkilleriyle görüş yapamadan geri dönmesine neden oluyor. Bu durumdan kaynaklı olarak avukatların mağdur edilmesi bir yana, Müvekkillerinin de Savunma Hakkı'nın kısıtlanması sonucunu doğuruyor.

Milletvekillerinin açık görüş alanlarında yada Cezaevi İdaresi tarafından belirlenecek bir alanda görüş yaptırılması mümkünken ilk akla gelen tercihin Savunma Makamına ayrılmış olan "avukat görüş alanlarının kullanılması" Adil Yargılanma Hakkı yönüyle de ele alınması gereken bir mesele...

Bir meslektaşımdan gelen bilgi ise çok daha farklı bir durumu gözler önüne seriyor:

Meslektaşımız Müvekkili ile görüşmek üzere Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na gittiğinde yaklaşık 2 saat bekletiliyor. Buna gerekçe olarak ise "avukat görüş kabinlerinin dolu olması" gösteriliyor.

Meslektaşımız avukat görüş kabinlerinin olduğu alana geldiğinde ise 4 görüş kabininin boş olduğunu görünce İnfaz Memurlarına haklı olarak yakınıyor. Cevap ise "biz size odalar dolu demedik, güvenlik nedeniyle alamıyoruz" şeklinde olmuş. "Kimi kimden koruyorsunuz" sorusu akıllara gelmiyor mu? 

Bu keyfi uygulamalar, sadece avukatların değil aynı zamanda tutukluların da Savunma Hakkı'nın kısıtlanması anlamına geliyor.”