Balbay Hükümeti Gün Işığına Davet Etti

Balbay, “Bugün 21 Aralık. Bugün gecenin en uzun, gün ışığının en kısa olduğu gün. Günlerin kısalığı 3 ay daha devam edecek. 21 Martta gece ile gündüz eşitlenecek. Çocukların karanlıkta okula gitmesi o güne kadar devam edecek. Öyle anlaşılıyor ki hükümetin kanunları doğanın kanunlarından daha değişmez.  Hükümeti bir nebze olsun öğrencileri düşünmeye ve gün ışığına davet ediyorum” dedi.

Hükümet çevrelerince saatlerin geri alınması halinde öğrencilerin bu kez akşam karanlığına kalacağı iddiasının ise içi boş olduğunu söyleyen Balbay, “öğrenciler okulda gün ışığında eğitim aldıktan sonra adım adım akşamın, gecenin olduğunu görüyorlar.  Sabaha karşı gün doğmadan kalkıp yollara düşmekle, gün batımına şahit olup eve dönmek aynı şey değil” değerlendirmesini yaptı.

Sorunun bir başka boyutunun da dünya ile yaşanmaya başlandığını, en çok ekonomik ve sosyal bağlantımızın olduğu Avrupa ülkeleri ile ilişkilerimizi olumsuz etkilediğini vurgulayan Balbay sözlerine şöyle devam etti:

“Uygulanan bu karar ile Avrupa ülkeleri ile aramızdaki saat farkı ikiye, İngiltere ile olan saat farkımız ise üçe çıktı.  Sanayiciler uygulamanın hem ticarete hem de ülkemizin imajına zarar verdiğini ifade etmekte. Mesai saati farklılıkları nedeniyle uyumda sorun yaşanmakta. Bankacılık işlemlerinde ortaya çıkan olumsuz etkilerin de ihracat rakamlarına ve ticaretimize zarar verdiği sektör temsilcileri tarafından bizlere kadar ulaştı. Hükümet içte ve dışta yaşanan sorun ve şikâyetleri gidermek için mutlaka yaz saati uygulamasından vazgeçmeli.”

Yaz saati uygulamasına ilişkin son günlerde artan şikâyetleri Meclis gündemine taşıdığını hatırlatan Balbay, “Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz’a ve Enerji Bakanı Berat Albayrak’a sorular ilettim. Sorularımın özeti uygulamanın eğitimi ve çocukları nasıl etkilediği, vazgeçilip geçilmeyeceği ya da devam edilecekse olumsuz etkilenen bölge ve illere yönelik saat düzenlemesi yapılıp yapılmayacağı yönünde idi.  Ayrıca vatandaşımızın elektrik faturasının yüzde 10 artmasını mı tasarruf görüyorsunuz diye sordum.  Sorularımıza bilgi edinme kanunu hakkımızı da kullanarak karşılık  istedik.  Ama cevap verilmedi" diye konuştu.