Sıla ARABACIOĞLU-GERÇEK HABERCİ- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ege Belediyeler Birliği Başkanı Tunç Soyer, Gediz’in temizlenmesi için önemli açıklamalarda bulundu. Gediz’in temizlenme maliyetinin 1 milyar 500 bin TL olduğunu söyleyen Başkan Soyer, “Yöneticilerimizin bir iradesi var ‘Kanal İstanbul’ projesini yapmak istiyorlar. Bu projenin maliyeti 70 milyar, yani siz 50 tane Gediz’i temizleyebilirsiniz ya da Kanal İstanbul diye proje yaparsınız. Biz diyoruz ki önce Gediz temizlenecek daha sonra ne yaparsanız yapın” dedi.
Gediz’i kirletenlere suç duyurusu yapılacak
Gediz’in kirlenmesine neden olan herkese suç duyurusu yapılacağını vurgulayan Soyer, “Bu gezi boyunca gördük ki muhtarlarımız, vatandaşlarımız, derneklerimiz duyarlılık gösteriyor hepsi hazır. Biz de onların yaptıkları tespitlerin görüntülerini aldık ve suç duyurusu yapacağımız noktalardan onlardan yardım aldık. Bu mücadeleyi beraber sürdüreceğiz” sözlerine yer verdi.
Soyer, ilk gün Kayapınar Şelalesi’ni gördüklerini paylaşarak, “Oranın durumunu gördüğümde beynimde şimşek çaktı, bütün o güzergâh boyunda şunu aklımdan geçirdim; biz eğer kirletmezsek, o gümbür gümbür Gediz’i eski haline getirecek. Doğanın kendisini tedavi etme gibi bir özelliği var” ifadelerini kullandı.
İBB, göle can suyu verecek
Kısa vadede yapılması gerekenleri sıralayan Soyer şunları söyledi:
“Gediz Nehri'nin doğduğu Murat Dağı Milli Park, denize döküldüğü Gediz Deltası ise UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmelidir. Marmara Gölü'ne ivedilikle Ahmetli Regülatörü'nden su verilmelidir. İzmir Büyükşehir Belediyesi, ağustos ayı içinde göle on gün süreyle can suyu verecektir. O gölü kurutmayacağız. Havzanın en temel kirlilik kaynaklarından biri olan Turgutlu OSB'nin arıtma tesisi derhal yapılmalıdır. Aksi takdirde OSB derhal kapatılmalıdır. Gördes’teki nikel madeni ve Murat Dağı'ndaki madenler durdurulmalı, Türkiye'nin en büyük tatlı su rezervlerinden biri olan Gediz Havzası madenciliğe, kum ocakları ve taş ocaklarına kapatılmalıdır. Havzadaki tüm köy yerleşimleri için paket arıtma tesisleri derhal yapılmalıdır. Havzadaki tüm kaçak kuyular DSİ tarafından kontrol altına alınmalı, yeni kuyuların açılmasına katiyen izin verilmemelidir.”
“Göllenme alanları oluşturulmalıdır”
Gediz nehri ve kollar boyunca söğüt ve benzeri temizleyici bitkilerin gelişmesine olanak veren göllenme alanları oluşturulması gerektiğinin altını çizen Soyer, “Havzadaki tüm arıtma tesisleri eksiksiz işletilmeli, mevzuat gereği arıtma yapması gereken tüm tesisler yüzde yüz denetlenmelidir. Mevcut arıtma sistemlerinin çalışıp çalışmadığı tespit edilmeli, çalıştırılmayan arıtmalar için idari ve cezai işlem yapılmalıdır. Salihli OSB gibi arıtması gibi etektif çalışan tesisler için elektrik tümüyle ücretsiz olmalıdır” diye konuştu.
Gediz’i kirletenlere suç duyurusu yapılacak
Gediz’in kirlenmesine neden olan herkese suç duyurusu yapılacağını vurgulayan Soyer, “Bu gezi boyunca gördük ki muhtarlarımız, vatandaşlarımız, derneklerimiz duyarlılık gösteriyor hepsi hazır. Biz de onların yaptıkları tespitlerin görüntülerini aldık ve suç duyurusu yapacağımız noktalardan onlardan yardım aldık. Bu mücadeleyi beraber sürdüreceğiz” sözlerine yer verdi.
Soyer, ilk gün Kayapınar Şelalesi’ni gördüklerini paylaşarak, “Oranın durumunu gördüğümde beynimde şimşek çaktı, bütün o güzergâh boyunda şunu aklımdan geçirdim; biz eğer kirletmezsek, o gümbür gümbür Gediz’i eski haline getirecek. Doğanın kendisini tedavi etme gibi bir özelliği var” ifadelerini kullandı.
İBB, göle can suyu verecek
Kısa vadede yapılması gerekenleri sıralayan Soyer şunları söyledi:
“Gediz Nehri'nin doğduğu Murat Dağı Milli Park, denize döküldüğü Gediz Deltası ise UNESCO Dünya Doğa Mirası ilan edilmelidir. Marmara Gölü'ne ivedilikle Ahmetli Regülatörü'nden su verilmelidir. İzmir Büyükşehir Belediyesi, ağustos ayı içinde göle on gün süreyle can suyu verecektir. O gölü kurutmayacağız. Havzanın en temel kirlilik kaynaklarından biri olan Turgutlu OSB'nin arıtma tesisi derhal yapılmalıdır. Aksi takdirde OSB derhal kapatılmalıdır. Gördes’teki nikel madeni ve Murat Dağı'ndaki madenler durdurulmalı, Türkiye'nin en büyük tatlı su rezervlerinden biri olan Gediz Havzası madenciliğe, kum ocakları ve taş ocaklarına kapatılmalıdır. Havzadaki tüm köy yerleşimleri için paket arıtma tesisleri derhal yapılmalıdır. Havzadaki tüm kaçak kuyular DSİ tarafından kontrol altına alınmalı, yeni kuyuların açılmasına katiyen izin verilmemelidir.”
“Göllenme alanları oluşturulmalıdır”
Gediz nehri ve kollar boyunca söğüt ve benzeri temizleyici bitkilerin gelişmesine olanak veren göllenme alanları oluşturulması gerektiğinin altını çizen Soyer, “Havzadaki tüm arıtma tesisleri eksiksiz işletilmeli, mevzuat gereği arıtma yapması gereken tüm tesisler yüzde yüz denetlenmelidir. Mevcut arıtma sistemlerinin çalışıp çalışmadığı tespit edilmeli, çalıştırılmayan arıtmalar için idari ve cezai işlem yapılmalıdır. Salihli OSB gibi arıtması gibi etektif çalışan tesisler için elektrik tümüyle ücretsiz olmalıdır” diye konuştu.