Belediye Çalışanlarına Kayyum Kıyımı
Kayyum atanan belediyelerden ihraç edilen personel sayısı her geçen gün artıyor.
Yayınlanma :
06.12.2016 10:13


Belediye çalışanlarını tedirgin eden iki kuşku da gerçekleşti. Kayyum atanan belediyelerin önü, gece gündüz bekleyen polis ve zırhlı araç barikatıyla kapatılmış durumda.
Belediye binasına girebilmek için çantanın, gerekirse üstünün aranmasına, kurum kimliğinin incelenmesine razı olmak zorundasın. Belediyenin bazı birimlerinde polislerin çalıştırılması ise başka bir sorun. İhraçlar da peş peşe gelmeye başladı. Kayyım atanan bütün belediyelerden personel ihraçları haberleri geliyor.
Diyarbakır’da da durum farklı değil. Diyarbakır’ın dört merkez ilçesi Kayapınar, Sur, Yenişehir ve Bağlar’dan 187 çalışan ihraç edildi. En son Sur Belediyesi’nin 67 çalışanının işine son verildi. Daha önce ihraç edilenlerle birlikte, Sur Belediyesi’nden ihraç edilenlerin sayısı 72 oldu.
En Kolay Taşeron İşçiler İhraç Ediliyor
İhraç edilen belediye çalışanları hakkında, Genel İş Sendikası Diyarbakır 2 Nolu Şube Sekreteri Hasan Akdoğan’la konuştuk. İhraç edilenlerin sayısını hatırlattığımız Akdoğan, “Kayyum atanan bütün belediyelerde ihraçlar var ve devam edecek gibi görünüyor” diyerek, Diyarbakır’ın Silvan ilçesinden yaklaşık 50 kişinin ihraç edildiğini aktarıyor: “Silvan Belediyesi’ne ait kültür kurumunda yaklaşık 50 kişi çalışıyordu. Bunlar taşerona bağlı çalışan personeldi. Kayyum sözleşmeyi yenilemeyince hepsi işsiz kaldı.”
Taşerona bağlı çalışan personelin hem ekonomik hem de sosyal haklar açısından tatmin edici koşullara sahip olmadığını vurgulayan Akdoğan, taşeron sisteminin AK Parti döneminde hayata geçtiğini de hatırlatıyor.
‘Sendika Basın Açıklamasıyla Yetindi’
Hasan Akdoğan, kayyım atama uygulamasının belediye başkanlarını görevden almakla yetinmeyeceğini en baştan beri bildiklerini söylüyor ve ekliyor: “Belediye başkanları görevden alındıktan sonra sıranın emekçilere geleceğini biliyorduk, ama bunun önüne geçemedik.”
Akdoğan, 12 Eylül darbesinden sonra sendikaların içinin boşaltıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “15 Temmuz darbe girişimini hükümet kendi lehine çevirdi ve kendi darbesini gerçekleştirdi. Ne yazık ki sendikalar darbeye karşı güçlü bir direniş gösteremedi.
Belediyelere kayyum atandığında genel merkeze durumu izah etmeye çalıştık. İhraçlar olmasın diye gerekirse açlık grevi yapalım, genel greve gidelim önerisinde bulunduk. Ancak genel merkez beklemekten yana tutum aldı. Hükümet darbesine ve ihraçlara karşı basın açıklaması yapmakla yetindi.”
OHAL uygulamalarının bütün demokratik hakları gasp ettiğini dile getiren Akdoğan, “İhraçlarla mağdur duruma düşen arkadaşlarımızın sesini duyurmak için sokağa çıkmamız bile yasak” dedi.
‘Bize Üye Oldukları İçin İşten Atıldılar’
İhraç edilecekler nasıl belirleniyor? İhraçtan önce hükümete yakın medyada sık sık belediye çalışanlarının ‘PKK’lı’ ya da ‘PKK’lı yakını’ olduğu iddiaları ile haberler yapıldı. Bu türden haberler, ihraçların önünü açmak için miydi?
Akdoğan, bu soruları şöyle cevaplıyor: “Özellikle taşeron için çalışan işçilerin çoğu 90’lı yıllarda köyleri boşaltıldığı için Diyarbakır’a yerleşen insanlar. Çocukken geldiler, okuyamadılar, büyüdüler iş bulamadılar.
Bunların hepsi yoksul insanlar. Siyasi tercihleri olabilir, hatta militan yakınları da olabilir, ama bu, insanların işten atılması için gerekçe olamaz. Bunu medya da biliyor, ama bir algı yaratıyor ihraçların önünü açmak için. Ayrıca ihraç edilenlerin önemli bir kısmı bizim sendika üyemiz. Sendikamız muhalif bir yerde duruyor, üyelerimizin bu nedenle ihraç edildiğine inanıyoruz.”
İhraç Edilenlerin Mağduriyeti
İhraç edilen arkadaşlarının durumuyla ilgilendiklerini söyleyen Hasan Akdoğan, arkadaşlarının işlerine geri dönebilmesi için bütün yasal yolları deneyeceklerini anlattı. Sendika avukatlarının konuyla ilgilendiğini belirten Akdoğan, “OHAL ilelebet sürmeyecek, arkadaşlarımızın haklarını eninde sonunda alacağız. Gerekirse konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) kadar götüreceğiz” dedi.
İhraç edilen arkadaşlarının ekonomik olarak zor durumda kaldığına dikkat çeken Akdoğan, “Sendika olarak tartışma yürütüyor, çözüm yolu bulmaya çalışıyoruz. Arkadaşlarımızın daha fazla mağdur olmaması için çeşitli öneriler var, bunları değerlendiriyoruz” bilgisini verdi.
Türkiye emekçilerinin zor bir dönemden geçiyor olmasına rağmen umutsuz olmadıklarını vurgulayan Akdoğan, “Emek cephesinin örgütlü direnişi ihraçların da önüne geçecektir” görüşünde.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: