Binali Yıldırım; “İzmirlilere doğruları söyle başkan”
Yayınlanma :
07.03.2014 21:47


Yıldırım, yerel yöneticiliğin, şehirde yaşayan insanların her türlü derdiyle
dertlenen, onların işiten kulağı, gören gözü olmak anlamına geldiğini
belirterek “Yerel yöneticilik, seçim zamanları gelip bir takım vaatler verip
bir dahaki seçime kadar ortalıktan kaybolmak demek değildir. Yerel yöneticilik
zor ve zahmetli bir iştir” diye konuştu.
İZMİR TÜRKİYE'NİN LOKOMOTİFİ OLABİLİR
Binali Yıldırım, Kordon esnafı ile biraraya geldi.
Toplantıya, Karabağlar Belediye Başkan Adayı Necip Kalkan ve Konak Belediye
Başkanı İlknur Denizli ile birlikte katılan Binali Yıldırım, sözlerini şöyle
sürdürdü: “Bir şehir, o şehirde yaşayan insanlara benzer. Aynaya baktığınızda
yüzünüzü nasıl görmek istiyorsanız şehre baktığınızda onu görmelisiniz. Bu
anlamda İzmir'e baktığında kimse memnun olmuyor. Uykusuz, yüzü şişmiş bir yüze
bakınca memnun olmadığımız gibi bu İzmir'e bakınca da memnun olmuyoruz. İzmir'e
layık bir yüz değil bu. Ne yazık ki yapılması gerekenler yapılmamış. Önümüzde
önemli bir fırsat var. Bu fırsatı değerlendirebiliriz. İzmir'i bu ülkenin
lokomotifi haline getirebiliriz.”
İzmir'in ilklerin şehri olduğunu, Cumhuriyetin ilk yıllarındaki İzmir'in
Türkiye'ye ihracatı öğreten, iktisat politikalarının kararlarının alındığı,
Türkiye'ye fuarcılığı getiren bir şehir olduğuna dikkat çeken Yıldırım, şunları
söyledi; “İzmir'in Türkiye ekonomisine olan katkısı yüzde 25 azaldı. İhracatta
dördüncü sıraya geriledi. İmarsız, sağlıksız yapılaşmada başı çekiyor. Kimsenin
hayal etmediği bir İzmir var. İzmir daha fazlasını yapabilecek potansiyele
sahip. İklimi, doğası ve bereketli toprakları olan bir kentte bunu yapabiliriz.
İzmir'de yerel irade, yerel üretimler, son 10 yılda ortaya kalıcı bir hizmet
bırakmadı. Biz sokaklarda gezerken 'İzmir koca bir köy oldu, bizi kurtarın' dediklerinde
alınıyorlar. Bunu ben demiyorum ama bundan rahatsız oluyorsan kabahati kendinde
ara. Vatandaş gördüğünü söylüyor. Yağmur yağdığında göller içerisinde kalan
itfaiye aracını görüyor. Geçekler acı oluyor. Böyle bir İzmir'de İzmirlileri
yaşatmak, böyle bir İzmir'e İzmirlileri razı olmaya zorlamak hiç kimsenin hakkı
değil.”
DÜRÜST SİYASET YAPILMIYOR
Hayat tarzına müdahale dedikodusuyla dürüst siyaset
yapılmadığını kaydeden Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Her insanın
istediği gibi konuşma, giyinme, istediği gibi yaşam hakkı var. Hal böyleyken,
bir takım dedikodular çıkararak insanları baskı altında tutmak dürüst siyaset
değildir. İzmirlinin istediği şey önünün açılması, tekrar hak ettiği yere
gelmesidir, Akdeniz'in incisi olmasıdır."
İzmir'in ürettiği ekonomik değerin azaldığını kaydeden
Yıldırım, belediyeciliğin sadece kaldırımları yenilemek olmadığını belirterek
şöyle konuştu: "Belediyecilik sadece kaldırımları yenilemek, meydanları
düzenlemek, çöpleri almak, yolları asfaltlamak olarak görmek değildir. Üstelik
bunları bile doğru düzgün yapamıyorlar. Belediyecilik, o şehirde yaşayan
insanların her türlü derdiyle dertlenen onların işiten kulağı gören gözü olmak
demektir. Yoksa seçim zamanları gelip bir takım vaatler verip sonra ortalıktan
kaybolmak demek değildir. Yerel yöneticilik zor ve zahmetli bir
iştir."
ŞEHRİN GELECEĞİ KARARTILIYOR
Şehrin 10 yıldır başkanı olan Kocaoğlu'nun millete hesap
vermesi gerektiğini anlatan Yıldırım, "35 projenin 18'ine başladık. Denizi
kullanma oranı toplu taşıma içinde binde 25. İnsanlar körfezi kullanarak
hareket edebiliyor. Egzoz kirliliği, zaman israfı, trafik çilesi yaşanıyor.
Bunlar, İzmir'in kaderi değil. Şehrin geleceğini kararttılar, gelişmesinin
önüne set çektiler” dedi.
YUMAK OLMUŞ SORUNLARI BİZ AÇARIZ
Binali Yıldırım, Eşrefpaşa semtinde mahalle muhtarları ve
muhtar adayları ile de bir araya geldi. Konak Tüneli’nin 1100 metresinin
bittiğini geriye 550 metre
kaldığını anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yılın ortalarında iki
tünelden bir iki dakikada geçeceksiniz. Biz vaad edip yapmayanlardan değiliz.
Projelerimizi bir bir yapıyor, açıyoruz. İzmir’de tek bir sorun değil, sorunlar
yumağı var. Yumağı da biz açarız merak etmeyin. İzmir’i yönetenler ne yazık ki
İzmir’in sorunlarına çare bulmak yerine dikkati başka yere çekmeye çalışıyor.
Gerçekleri görmemek için başka yerlere bakıyorlar. İyi ama kardeşim İzmir ne
olacak. İnsanları korkutarak, hayali düşmanlar üreterek, tehdit ve baskılarla
kenti hizmetsiz bir yönetime mahkum edemezsiniz. Artık takke düştü kel göründü.
İzmir’deki hizmetsiz yaşamın herkes farkına vardı. Gerçekler gün gibi ortada."
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: