BUCA SOSYAL BELEDİYECİLİK İLE TANIŞACAK
Yayınlanma :
31.07.2013 20:12


SHP İzmir İl Başkanlığı görevini yürüten ve birleşme sonrası 2008 yılında CHP
saflarında yerini alan, Bucaspor’da Yusuf Muhafız döneminde 5 yıl, Mehmet
Bektur döneminde ise 1 yıl “asbaşkanlık” görevini yürüten Mustafa Oktay Korkmaz
Buca Belediye Başkanlığı için aday adayı oldu. CHP kadrolarından bu koltuğa
aday olan Korkmaz, adaylık gerekçelerini ve seçilmesi halinde yapacaklarını GERÇEK
HABERCİ’ye anlattı.
Neden
adaylık için Buca’yı seçtiniz?
Ailem,
hatta sülalem Buca’da yerleşik. Devamlı Buca ile içli dışlıyım. Buca’da siyaset
yaptım. O yüzden Bucaspor’luyum. Bucasporlu olunca Bucaspor’un yönetimlerinde
görevler aldım. Görevler yaptım. Geçen sene de asbaşkanlık yaptım. O nedenle
Buca’dan adayım.
Buca
için ilk olarak ne yapmak istersiniz?
Buca için
yapılacak çok şey var. Buca hep uyuyan bir ilçe olmuş. Şehir daha
doğru…Uyuyan bir şehir…Herkes gidiyor Buca’nın dışında eğleniyor. Buca’nın
dışında çalışıyor. Buca’nın dışında gündelik faaliyetlerini sürdürüyor. Buca
gelip uyuyor. Ben istiyorum ki Buca’da üretsinler, Buca’da çalışsınlar, Buca’da
eğlensinler. Buca’nın potansiyeli çok müsait. Bunları harekete geçirmek çok önemli.
Yani, en basiti benim çok üzüldüğüm, bir dönemin kanayan yarası Buca Cezaevi
halen daha Buca’nın ciğerine saplanmış bir hançer gibi duruyor. O hançeri
oradan alıp da çok güzel bir Türkiye Köyü yapabiliriz. Buca’da Türkiye’nin
birçok ilinden, yöresinden gelen insanlarımız var. Kendi örf, adet,
geleneklerini, kendi kültür yapısını, dilini, dinini, yemek kültürünü
anlatabileceği kocaman bir köy kuramaz mıyız? Herkes AVM yapıyor. Ben de yerli
AVM yapacağım. Hani eskiden okullarda yerli malı haftası olurdu. Şimdi Buca’da
da uluslararası sermayenin epey bir yerleşimi var. Ben, bu AVM’yi kendi
yörelerimizin AVM’si yapacağım. Yani Kars’ın, Erzurum’un, Malatya’nın,
Mardin’in, Afyon’un değerlerinin sergilendiği ve kendi insanımızın kazanç
sağladığı bir AVM yapacağım. Bu hem gençlere hem özellikle kadınlara çok şey
katacaktır. Özellikle kadınların birey haline gelebilmesi, bireysel ekonomik
özgürlüklerini kazanabilmeleri adına çok önemli bir adım olacaktır.
Kadınlarımıza minik krediler vererek kendi ev yemeklerini veya başka el
ürünlerini ortaya koymalarını sağlayabilecek bir ortam sağlamalıyız. Bunu orada
çok rahat yapabiliriz. Buca için aklıma ilk gelen şey bu. Özellikle il
başkanlığım zamanında da beni hep iş ve işçi bulma kurumu olarak gördüler. İş
istiyorlardı. Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri işsizlik. Ben buna, yani
iş ve işçi bulma kurumu olmaya da adayım. Bakın…Buca’da üniversite öğrencileri
var. Orada üniversite öğrencileri boş saatlerinde büro ve ev temizliğine
gidebilir. Herkes gündelik alıyor; ama o gençlere çalıştığı saat kadar ücret
verilir. O gençlere bir istihdam sağlanabilir. Bu, belediyenin güvencesi
altında hem çalışan kişiye bir güvencedir hem de bürosunu, evini temizletmek
isteyen kişiye de bir güvencedir. Bu şekilde iş olanakları geliştirilebilir.
Buca’da kazanılan paranın da Buca’da harcanması gerek. Hiç kimse artık eğlenmek
için Kordon’a gelmesi. Buca’da her türlü yaşamsal aktiviteye cevap verebilecek
imkan var.
Buca’nın
tarihi dokusu korunmamış. Bazı tarihi binaların olduğu alanlarda kaldırım dahi
yok neredeyse. Bu tarihi dokuyu ortaya çıkaracak bir projeniz var mı?
Avrupa
ülkelerinde inanın bir taşı bile, tarihi bir değer olduğu için yerinden
oynatmak mümkün değil. Onları gelen turistlere göstermek için çabalarlar.
Dediğiniz gibi İzmir’in, özellikle Buca’nın her tarafında tarih fışkırıyor.
Buca’da bir sürü Levanten evleri var. Ki benim çok iddialı olduğum bir proje
var. Buca halk müzesi kurmak istiyorum. Buca’nın tarihini anlatan o eski
yaşayan insanların anlatan evleri var orada. O insanlardan birinin evini alıp
müze haline getirirsek ve herkesten birer tane hatıra, birere tane malzeme
istediğinde hepsi getirir bağışlarlar. Özellikle şu andaki gençlere, çok uzak
değil, 1950’lerin hatta 1970’lerin Buca’sını gösterdiğinizde hepsinin gözleri
yaşarır. Bu niye yapılmadı hala anlamıyorum. Herkes hala yaşıyor. Ninelerimiz,
dedelerimiz hala yaşıyor. O evlerde o kadar güzel dostlukları olmuş ki
büyüklerimizin İtalyanlarla…Yine Selaniklilerle, diğer göçmenlerle…Bunların
yaşam biçimini gösteren, tanıtan bir müze kurmalıyız.
Yine Buca’nın
üzümü unutuldu. Bağları unutuldu. Bunları anlatan, tekrardan canlandıran
projelere ihtiyaç var. Bunlar da çok önemli. Bunları yapmak da çok zor değil.
Çok büyük bir iddia da değil. Bunlar hayatın içinde var olan önemli kültürel
miraslardır. Bunlara sahip çıkmak gerekir.
Buca’nın
bir trafik sorunu var. Özellikle akşam saatlerinde Şirinyer noktası büyük
sıkıntı yaşıyor. Neler yapılabilir?
Çok önemli
bir sorun tabii. Bakın…Buca mutlaka ama mutlaka metro ile Konak’a ve santral
garaja bağlanmak zorundadır.
Teknik
olarak bu mümkün mü?
Evet,
mümkün. Buradan kazanılacak paranın da Buca halkının kazanmasını
isterim. Buradan doğacak kar ile Buca yararlanmalıdır. Şunu söyleyeyim: Biz
Sayın Murat Karayalçın ile Ankara metro projesini yaparken, biz projeyi yaptık;
projeyi Japonya borsasında halka açtık. Oradan toplanan paralarla o metro
yapıldı. Ben bunu Buca’da yaparım. Bu hükümetle yapılabilir; ama ben isterim ki
bu projelere, bu gelir getiren projelere Buca halkı ortak olsun.
Özetle,
Buca’da Konak’a, Karşıyaka’ya, hava alanına ve santral garaja metro bağlantısı
sağlanarak ulaşım sıkıntısı giderilebilir.
Bunun dışında
Buca’da, bugün toplumsal bir olay olsa, Buca çaresiz kalır. Neden çünkü bir
tane devlet hastanesi ve bir tane özel hastane var. Bu yeterli mi? Buca’nın 450
bin nüfusu var. Üniversitede okuyan gençlerimiz nerede kalıyorlar? Onlara
kaliteli yaşam alanları bulmak gerekiyor. Ben bundan şunu kast etmiyorum.
Yurtlar yapalım demiyorum. Kaliteli yaşam alanları kuralım. Yaşadıkları,
çalıştıkları ve okudukları alanlar Buca’da mevcut. Bunlar pekala yapılabilir.
Hem de çok rahat yapılabilir. Kimse de bu projeler yapılmadığında
imkansızlıkları öne süremez. Çok kaynak gerektiren işler değil.
Sizimle
yaptığımız ön görüşmede Murat Karayalçın’dan, Osman Özgüven’den, Gürbüz
Çapan’dan söz ettiniz. Biraz bu dostlarınızdan söz eder misiniz? Aday olmanız
ve başkan olmanız durumunda ne gibi katkıları olacaktır?
Bunlar
benim 20 yıldır birlikte çalıştığım, birlikte siyaset ürettiğim dostlarım,
yoldaşlarım. Bunların başarılı sosyal belediyecilik yaptığını Türkiye kamuoyu
biliyor. Ben bu dostlarımla yolu kısaltacağımı düşünüyorum. Ben onlardan
danışmanlık alacağım. Danışmanlık etmelerini isteyeceğim. Onlar da bu desteği
zevkle vereceklerini ilettiler. Karayalçın, Çapan ve diğer dostlarımız bizzat
gelip burada proje üretecek ve katkı sunacak.
Buca sağ
siyasetin etkin olduğu bir alan. AKP orada iddialı olduğunu belirtiyor. CHP
siyasetinin Buca’da kurumsallaşması için ne yapılabilir?
Sevgili
dostum, Buca da tüm İzmir gibi
demokrat bir yapıya sahiptir. Buca sağ kökenli değildir. Sayın Cemil Şeboy
DSP’den kazandı. Daha sonra YTP’ye ve oradan AKP geçti. Yani burası sosyal
demokrattır. Yani Konak gibi, Karşıyaka gibi solun kendini net hissettirdiği
bir alandır. Gezi Parkı olaylarından sonra Buca halkı AKP faşizmine karşı
duruşunu daha da netleştirdi. Dolayısıyla burada, 2014 seçimlerinde sol duruşu
Buca en üst düzeye çıkaracaktır. Gezi Parkı olaylarındaki faşizan tutum, yerel
seçimlerin belirleyenlerinden biri olacaktır. Bunun dışında yerel yöneticiliği
yapanlar, sadece halka öncülük etmeli. Halkı çalışmalarının içine katmalı.
Belediyeler çalışmalarını tarafsız kurullara denetletmeli ve direk halka
açıklamalı. Bugün Buca’da içine kapanmış mahallelerimiz var. Herkesi birbiriyle
buluşturacak alanlar oluşturulmalı. İşte bizim Türkiye Köyü projemiz buna
hizmet edecektir.
Bize
Buca ile ilgili en büyük özlemlerinizden birini söyler misiniz?
Buca, Kızılçullu
Köy Enstitüsü’nün olduğu ilçe. Bugün o alan NATO’nun elinde. Kızılçullu Köy
Enstitüsü’nü bir anıta ve müzeye çevirmek isterim. Tabii, buna imkanımız ne
kadar yeter bilmiyorum. Ama bir aydınlanma mabedi olarak halka açılmasını
isterim.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: