Çatı’da ortaklık yok
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ çatı davasının gerekçeli kararında FETÖ’nün iktidar eliyle büyümesine hiç değinilmedi, AK Parti mağdur ve aldatılmış izlenimi verildi.
Yayınlanma :
18.01.2019 09:26


FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminden bir gün önce açılan davada, sanıklar Hidayet Karaca, İlhan İşbilen, Alaeddin Kaya ve Kazim Avcı’ya “anayasayı ihlale teşebbüs” suçundan “ağırlaştırılmış müebbet” hapis cezası veren Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 1295 sayfalık gerekçeli kararında FETÖ’nün Ergenekon, Balyoz kumpasları, 17-25 Aralık operasyonları, MİT TIR’larının durdurulması gibi birçok eylemi ayrıntılarıyla anlatıldı. Yargıtay’ın FETÖ için 17-25 Aralık 2013’ü milat kabul etmesine karşın, mahkemenin bizzat gerekçeli kararında Ergenekon ve Balyoz kumpaslarını da anlatması örgüt suçu açısından sınırı 2007’lere kadar çekmiş oldu.
‘Mağdur ama ortak değil’
Ancak gerekçeli kararda mahkeme, AK Parti iktidarı “FETÖ’nün en büyük mağduruymuş gibi” gösterildi. Özellikle Ergenekon ve Balyoz kumpaslarının anlatıldığı bölümde, FETÖ’nün sahte belgelerle ve askeri vesayet korkusuyla hükümeti kandırdığı havası yaratıldı. Gerekçeli kararda, bizzat iktidarın devlet içindeki cemaat kadrolarıyla yaptığı ortaklıklar, FETÖ’nün 2002’den 2013’e kadar iktidar tarafından besletilip büyütülmesi anlatılmadı. Ergenekon komplosunun anlatıldığı bölümde örneğin, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın “Ben bu davanın savcısıyım” demesi, soruşturma savcısı Zekeriya Öz’e zırhlı Mercedes’ini göndermesi anlatılmadı.
Kumpas soruşturmaları döneminde bizzat iktidarın değiştirdiği yasalarla FETÖ’nün önü açıldı. Özellikle AK Parti’nin cemaatle ortak yaptığı 12 Eylül 2010’daki anayasa değişikliği ile FETÖ, yargıya tam egemen oldu. Buna karşılık çatı davası kararının gerekçesinde, 12 Eylül 2010 anayasa değişikliği referandumundaki “ortaklık” anlatılmadı.
Bunun yanı sıra 2011’de Yargıtay ve Danıştay’ın yasalarında yapılan değişiklik sonrasında atanan yeni üyelerin neredeyse tümünün FETÖ iltisaklı olması, bu konuda hükümet ile cemaatin yaptığı pazarlıklar gerekçede yer almadı. Erdoğan’ın Zaman gazetesinin töreninde yaptığı konuşmada Gülen’e “dön çağrısı” yapmasından hiç bahsedilmedi.
‘İktidar kandırılmış gibi’
Buna karşılık gerekçeli kararda sadece, cemaatin hükümeti kandırdığı izlenimi yaratılarak, şöyle denildi:
“Hükümete ülke içerisindeki en önemli işleri cemaat yapıyor görüntüsü ve ayarı verilerek kendilerinin vazgeçilmez olduğunu ifade eden örgüt, bölücü terör örgütüne karşı polis ve özel yetkili mahkemelerdeki yargı mensupları ile mücadele verdiğini iddia ederek gerçekte hükümetin değil cemaatin politikalarını uygulamıştır. Cemaatin polis ve yargıdaki elemanlarınca askeri vesayetle mücadele yapılıyor görüntüsünü veren örgüt, topluma vazgeçilmez bir güç olduğunu ifade etmiştir. Örgütün etkin olduğu yargı ve yüksek yargıda askeri vesayetle mücadele edildiğine dair verilen kararlar bu gücü pekiştirip örgütün hâkimiyetini her gün daha da güçlendirmiş ve örgüt ülke içerisindeki mutlak fiili tek otoriteye dönüşmüştür.”
Türkiye’de 2002-2007 yılları arasında örgütlenmesini ve devlet içindeki kadrolaşmasını tamamlayan Fetullah Gülen grubunun 2007 yılından itibaren icraatlarına başladığı ifade edilen kararda, TSK’nin bile darbe soruşturmaları iddiasıyla sindirildiği ifade edildi.
Öksüz, istenildi
Gerekçeli kararda 15 Temmuz darbe girişiminin firari sanığı Adil Öksüz’ün Almanya’dan istenilmesi için iade talepnamesi hazırlandığı anlatıldı. Gerekçeli kararda bir dönem Gülen cemaati içinde yer alan kritik isimlerin tanık olarak verdikleri ifadelere yer verildi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: