CHP Kadın Kolları, Medeni Kanun’un yıldönümünde bir arada: “Cumhuriyetimizin karartılmasına asla izin vermeyeceğiz”
CHP İzmir Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar, Medeni Kanun'un kabul yıldönümünde yaptığı açıklamada, “Cumhuriyetimizin karartılmasına asla izin vermeyeceğiz” diye konuştu.
Yayınlanma :
17.02.2022 11:28


“Türkiye’yi beraber inşa edeceğiz”
Kadınların haklarını büyük mücadeleler sonunda kazandığının altını çizen Şenkal Uçar, Cumhuriyetimizi kadın erkek beraber kurduk. Cumhuriyet Halk Partisi olarak diyoruz ki; eşit, demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olan bir Türkiye’yi yeniden hep birlikte inşa edeceğiz” dedi.
“Medeni Kanunu’muzla sağlanan hukuk birliği göz ardı edildi”
Şenkal Uçar, 1 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Medeni Kanunu ile de aile hukuku kuralları günün değişen koşullarına uygun hale getirildiğini hatırlatarak şunları söyledi:
“Bununla beraber ‘Aile reisi kocadır’ hükmü değiştirilmiş, evlilik birliğinde kadın ve erkeğe eşit söz hakkı tanınmıştır. ‘Evin seçimini kocanın yapacağı’ hükmü değiştirilerek, eşlerin oturacakları evi birlikte seçmeleri hüküm altına alınmıştır. Evlilik birliğinin giderlerine yalnız malvarlığı ile değil emekleriyle de katılabilme olanağı sağlanmıştır. Ayrıca evlilik sona erdiğinde evlilik sürecinde edinilen malların paylaşımında eşler arası eşitlik sağlanmıştır. AKP iktidarının kadın erkek eşitliğine inanmayan zihniyeti, her geçen gün kazanılmış haklarımızı aşındırdı. 2017 yılında ‘müftülere resmi nikâh yetkisi’ tanındı. Böylece laik hukukun simgesi olan Medeni Kanunu’muzla sağlanan hukuk birliği göz ardı edildi.”
“Nafaka cinsiyet belirtilmeden yoksulluğa düşecek tarafa bağlanır”
İstanbul Sözleşmesi’nin feshine değinen Şenkal Uçar, “2021 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir gece yarısı kararı ile kadının yaşam hakkını savunan İstanbul Sözleşmesi hukuksuz bir şekilde feshedildi. Şimdi de kadının nafaka hakkına göz dikildi. Boşanma sonrasında taraflara üç çeşit nafaka hakkı tanınır. Bunlar; tedbir nafakası, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasıdır. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafa, geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında nafaka bağlanır. Düzenlemede herhangi bir cinsiyet belirtilmemiştir” ifadelerini kullandı.
“Bu tablo toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucudur”
Şenkal Uçar, boşanma sonrasında yoksullaşan tarafın daha çok kadınlar olduğunu vurgulayarak, “Bu tablo toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucudur. Kaldı ki bu nafaka süresiz değildir. Alacaklının yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü halinde ortadan kalkar. Buna ek olarak, alacaklı tarafın bir başkasıyla fiilen evlenmiş gibi yaşaması, işe girerek yoksulluğunun ortadan kalkması durumunda da mahkeme kararıyla kaldırılabilir. Ayrıca, mali durumların değişmesi halinde nafaka miktarının azalmasına karar verilebilir” açıklamasını yaptı.
“Başlanan nafakaların yüzde 50’si ödenmiyor”
Kadınlar tarafından talep edilen yoksulluk nafakasının oranının yüzde 70 olduğunu belirten Şenkal Uçar, “Çünkü davalara taraf olan kadınların yüzde 45’inin herhangi bir geliri yoktur. Kadın Dayanışma Vakfı’nın 2019 yılında yaptığı bu çalışmaya göre, mahkemeler, nafaka taleplerinin sadece yüzde 8’ini tam olarak kabul etmiştir. Ayrıca nafaka meblağları da kamuoyuna yansıdığı gibi milyonlar değildir. Kadınların sadece yüzde 2’si 2000 TL’nin üstünde nafaka alırken yüzde 66’sı 500 TL’nin altında nafakaya mecbur bırakılmaktadır. Şunu da hatırlatmakta fayda var: bağlanan nafakaların yüzde 50,7’si hiç ödenmemektedir. Ayrıca, bir gün evli kalıp ömür boyu nafaka ödediğini iddia eden erkekleri TÜİK verileri bile yalanlıyor” dedi.
“Nafakalarda ister öde ister ödeme dönemi”
Şenkal Uçar, 2020 yılında açıklanan TÜİK verilerini paylaşarak Türkiye’de boşanmaların sadece yüzde 2,2’sibnin ir yıldan az evlilikleri kapsadığını söyledi ve ekledi:
“Şahsım hükümetinin yaptıkları bunlarla da bitmiyor. Aile Hukuku’nda ‘zorunlu arabuluculuk’ uygulaması getirilmeye çalışılıyor. Bu düzenleme hayata geçirilirse; kadınlar açısından yeni mağduriyetler yaratılacak. Örneğin, kadın şiddet uygulayan erkek ile aynı masada uzlaşmaya zorlanacak. AKP Hükümeti boşanmaları hızlandırarak, dava süresince yoksullaşan tarafa ve çocuğa bağlanan tedbir nafakasını da ortadan kaldırmayı planlıyor. Boşanma davası süresince aile konutunda kadın ve çocukların yaşamasına karar verilebiliyordu. Oysa getirmeye çalıştıkları yeni düzenlemede, kadın ve çocuklar birkaç ay içinde aile konutundan çıkarılabilecek. Zaten ödenmeyen nafakalar için ister öde ister ödeme dönemi başlayacak.”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: