CHP'li Şenkal, TÜİK verilerine tepki verdi: "Kadınlar tencerelerinde aş yerine dert kaynatıyor"
CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar, “Kadınlar tencerelerinde aş yerine dert kaynatıyor” dedi.
Yayınlanma :
07.01.2022 15:20


“2022’de kadınların hakları daha da kötüleşecek”
Boşanma sonucu mahkemelerce belirlenmiş nafakaların ödeme gerçekleşmelerinin sadece yüzde 20 olduğunu söyleyen Uçar, “Yüzde 50,7 hiç ödenmemiştir. Bu gerçeklere rağmen iktidar nafakalar konusunda yeni yasa çalışmaları ile kadına karşı insan haklarının daha da kötüleşmesi yönünde çalışmalara 2022 yılında da devam edeceğini gösteriyor” açıklamasını yaptı.
“Bebeklerle oynayacak yaşlarda, çocuk sahibi olmaya zorlanmasınlar”
Uçar, kadınların lehine düzenlemelerin acilen yapılması ve İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlüğe girmesi gerektiğine dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün yine adliye kapıları önlerinde, adliye koridorlarında, parmaklıklar ardında, sosyal medyalarda, TV programlarınki tartışmalarda, katledilmiş veya öldürülmeye çalışılmış kız kardeşlerimizin haklarını aramak için yer almaktayız. Küçük yaşlarda tecavüze uğrayıp tecavüzcüleri ile evlenmeye zorlanan kız çocuklarımız bez bebeklerle oynayacakları yaşlarda, çocuk sahibi olmaya zorlanmasınlar, kadınlarımızın ekonomik özgürlükleri olmamasından dolayı, erkeğine boyun eğerek birçok şiddet olayının gizli kalmasına sebep olmasın.”
“Kadınlar haklarını mücadele sonucunda kazandı”
Kadınların en çok yakın çevresindeki erkekler tarafından şiddete uğradığının altını çizen Uçar, “Toplam nüfusumuzun yarısını oluşturan kadınlarımız, eşitlik içerisinde seçme ve seçilme haklarını daha da bilinçli olarak kullanarak, örgütlü yapı içerisinde kendilerine erkekler tarafından uygulanan psikolojik ve fiziki şiddetin cezalarının caydırıcı şekilde arttırılmasını sağlayacaklardır. 2021 yılında ve öncesi yıllarda; bizler Türkiye Cumhuriyeti nüfusunun yarısını oluşturan kadınlar, cumhuriyetle birlikte sağlamış oldukları; medeni kanunla, seçim kanunlarıyla, çalışma hayatını düzenleyen kanunlarla elde ettikleri haklarının mevcut halini korumak ve yeni haklar elde etmek, eşit yurttaş olmasından kaynaklı eşitlik arayışlarını haklı mücadeleleri ile elde etmeye çalışmışlardır” görüşünü aktardı.
“Sözleşmeden çıkılması en ağır darbelerden biri oldu”
Uçar, ülkemizin İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekildikten sonra Türkiye’de kadınların mücadelelerinin daha da arttığını vurgulayarak, “Kadın hakları konusunda uluslararası bir anlaşma olan ve ilk imzacılarından olduğumuz İstanbul Sözleşmesi olarak anılan bu sözleşmeden; bir gece yarısı, eril bir akıl tarafından tek bir imzayla hukuksuzca çıkıldı. Bu nedenle uzun yıllardır süren kadın mücadelesine, aslında yaratılan en ağır darbelerden biri oldu. Ama kadınların mücadelesi ve dayanışması bu sözleşmeden bir gece yarısı çıkılması ile daha da güçlendi, kenetlendi” ifadelerini kullandı.
“Sözleşme kadınları yakın tehlikeden korunmayı içermektedir”
İktidarın kadınların haklarından korkulduğu için sözleşmenin kaldırıldığını savunan Uçar, şunları söyledi:
“İktidar tarafından kadınlarımıza çok haklar veriyor denilerek, korkularak kaldırılmış olan bu sözleşme; sözleşme kapsamındaki her türlü şiddetle mücadelede uluslararası işbirliğini öngörmektedir. Uluslararası işbirliği yalnızca kriminal ve medeni konulardaki işbirliğiyle sınırlı olmayıp, İstanbul Sözleşmesi kapsamındaki suçların işlenmesinin önlenmesi için bilgi paylaşımı ve yakın tehlikeden korunmayı da içermektedir.”
“Sözleşmede spesifik bir izleme mekanizması oluşturulmuştur”
Uçar, bu konuda mücadelelerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirterek, “Taraf devletlerin sözleşmenin hükümlerini etkili bir biçimde uygulamalarını sağlamak amacıyla sözleşmede spesifik bir izleme mekanizması oluşturulmuştur, ancak bireysel şikâyet hakkı tanınmamıştır. Öte yandan Sözleşme, mağdurların başvurulabilir bölgesel ve uluslararası bireysel/toplu şikâyet mekanizmalarına ilişkin bilgiye ve bu mekanizmalara erişim imkânına sahip olmalarını sağlama ve şikâyette bulunan mağdurlara duyarlı ve bilgiye dayalı desteğin sağlanması yükümlülüğünü getirmektedir” dedi.
“Eşit işe eşit ücret konusu kâğıt üzerinde kalmaktadır”
Sözleşmenin iptal edilmesinin ardından kadına karşı şiddet taciz ve cinayetler daha da arttığının altını çizen Uçar, “Türkiye Kadın Dernekleri federasyonunun tuttuğu kadın cinayetleri istatistiğine göre 2021 yılı içerisinde en az 367 kız kardeşimiz erkekler tarafından katledilmişlerdir. Eşit işe eşit ücret konusu sadece sözde kâğıt üzerinde kalmaktadır. DİSK 2021 yılı verilerine göre pandemi en çok kadın çalışanlar üzerinde etkili olarak işlerini kaybeden ve geri dönmeleri engellenen kız kardeşlerimizin sayısını arttırdığını görmekteyiz” diye konuştu.
“Mücadelelerimize yılmadan devam edeceğiz”
Uçar, kadınların hak arayışları mücadelelerinde siyasi görüş farklılıkları ikinci planda kalması gerektiğini söyleyerek, şunları aktardı:
“Öncelik eşitlik mücadelesi hak arayışlarımızda tüm kadınlarımızın birlikte hareket etmelerini sağlamalıyız. Biz CHP Kadın Kolları; genel merkezimiz ve İzmir İl Kadın Kolları olarak 2022 yılında ve sonraki yıllarda kadınların daha iyi şartlarda yaşam haklarının sağlanması için, iktidarımızda bu hakların sağlanacağı inancımızla tüm Türkiye’de il, ilçe, mahallelerde, caddelerde, sokaklarda, dolaşarak kadın haklarımız konusunda aydınlatma çalışmalarımıza devam edeceğiz. Kadına şiddete hayır, hayır, hayır diyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nden asla vaz geçmiyoruz. İstanbul Sözleşmesi yaşatır diyoruz. ‘Yaşamhak’ projemizle ezilen hor görülen kadınlarımızın yanındayız. Biriz, birlikteyiz onurlu ve güçlüyüz. Kadın, erkek eşit olduğumuzun kabulü için mücadelelerimize yılmadan devam edeceğiz.”
“Haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz”
Kadınların ekonomik olarak ezilmemeleri için; CHP’nin iktidara geldiklerinde aile destekleri sigortaları yapacağını aktararak, “Ev kadınlarımıza sağlayacaklarının bilgilendirilmesi çalışmalarını tüm yurtta yapmaktayız. Hiçbir kadının, çocuğun yatağa aç girmeyeceği günlerin sağlanması için çalışıyoruz. Yurdumuzun bağımsızlık mücadelesinin başladığı tarihi günlerde atamızın biz kadınlara sağlamış olduğu ve yıllar içerisinde kazandığımız haklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz” açıklamasını yaptı.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: