CHP ve Entelijensiya

Değerli
Dostlar, CHP ve Entelijensiya
konusu
benim epeydir yazmak istediğim bir konuydu.
Geçen
gün bir parti yöneticisi dostumla, doğal olarak parti meselelerini
konuşurken, onunda bu konuda dertli olduğunu görmek beni çok
mutlu etti.
Dert
bu olduğuna göre bana da yazmak düşer dedim ve bu haftaki yazıyı
CHP ve Entelijensiya konusuna ayırdım.
Entelijensiya,
Rusça kökenli bir kelime. Multilingual yayınlarınca 1996 yılında
basılan Büyük Rusça-Türkçe sözlüğe göre “İntelligentsiya”
Aydın
sınıf, aydınlar
sınıfı,
aydınlar, münevverler
diye tanımlanıyor. Aynı sözlükte “ İntellingent ” in
karşılığında aydın, münevver yazmaktadır.
Eğer
etimolojik olarak araştırmaya devam ederseniz; Google’ daki
birçok sözlükte benzer tanımlamaları görebilirsiniz.

Değerli
dostlar, CHP’nin ülkemizdeki entelijensiya ile ilişkisini zayıf,
yetersiz ve sorunlu görüyorum.
Entelijensiya,
doğası gereği özgür, bağımsız, eleştirel olmak zorundadır.
Entelijensiyanın,
gücü buradan gelmektedir.
Onun
namusu ve vicdanı; özgür, bağımsız ve eleştirel olması ile
kendini gösterir.
Parti,
entelijensiya ilişkisi, entelijensiyanın hep partinin hoşuna
gidecekleri söylemesi ve yazması beklentisi üzerine oturtulursa;
bu sağlıklı ve gerçekçi bir ilişki olamaz.
Eleştiriyi
bu ilişkinin merkezine koyarak iyi ilişkileri geliştirmek ve
çoğaltmak doğru olanıdır.
Entelijensiyanın
eleştirel katkıları partinin çeperinde büyük bir kalkan
oluşturacak ve onu ideolojik saldırılara karşı koruyacaktır.
Değişimin
ve yenileşmenin ideolojik hattı ülkemizdeki Sol, Sosyal demokrat
ve Sosyalist entelijensiyanın fikirsel üretiminin kalitesi ve
çokluğu ile birebir yakından ilgilidir.
Bilmiyorum
iddialı bir laf mı olur; özellikle “cemaat” in yetiştirdiği
kadrolar ile sağ, solun entelektüel üstünlüğüne son verdi.
Bizde varız dedi.
Solun
en çok öğündüğü özelliği bu entelektüel üstünlük
değilmiydi?
Bunu
kaybettiğimizde sadece entelektüel üstünlüğümüzü kaybetmiş
olmuyoruz.
Moral
değerlerimizi kaybediyoruz.
Geleceğimize
dair hayallerimizi ve umutlarımızı kaybediyoruz.
İdeolojik
dünyamız saldırılara açık hale geliyor. Bu dünyamıza
hayâsızca saldırıyorlar. Savunmada yetersiz kalıyoruz. Karşı
saldırıyı ise düşünmüyoruz bile.

Sol,
Sosyal Demokrat, Sosyalist entelijensiyanın CHP ile ilişkilerinin
yeniden normalleştirilmesi, geliştirilmesi, kökleştirilmesi,
kurumsallaştırılması işte bu yaşamsal nedenlerden dolayı çok
önemlidir.
Bu
elbette sadece Sosyal Demokrat bir parti olduğunu ilan eden CHP’nin
değil kendini sol diye tanımlayan tüm kişi, gurup ve partilerinde
sorunudur.
Ülkemizde
solun en büyük temsilcisi olan CHP için bu sorun elbette daha
öncelikli, önemli, yakıcı ve yaşamsaldır.
Yenileşme
ve değişim sancıları yaşayan CHP’nin ideolojik hattının
tahkim edilmesi için; ülkemizdeki entelijensiyanın da sorumluluğu
ve görevi vardır.
Bu
tek taraflı istek ve çaba ile sürdürülebilecek bir ilişki
değildir.
Sosyal
Demokrasi, yeni sol, sosyalizm, liberalizm, parlamentarizm,
globalizm, demokrasi, bireysel hak ve özgürlükler, emeğin
korunması, örgütlü toplum, uluslar arası politika, barış,
terör ve terörle baş etme gibi konularda daha çok makale ve kitap
yazılması teşvik edilmelidir.
Bir
haftadır bu konularda yazılmış kitap arayışı içindeyim. Ya
ben bulamıyorum yada hakikaten bu konularda yazılmış kitap bir
elin parmaklarını geçmiyor.
Bu
makaleler ve kitapların parti kadroları tarafından okunması ve
tartışılması sağlanmalıdır.
Parti
içi eğitim faaliyetlerinde ilgili konularda yazan kişilerden
yararlanılmalıdır.
Partide
ideolojik tahkimatın yapılmasına hemen başlanmalıdır.
İdeolojik
güçlenme olmadan ideolojik saldırılara karşı konulamaz.
AKP’nin,
“cemaatin” ideolojik saldırılarına dur diyebilmek için kendi
entellijensiyamızla birlikte bir cephe oluşturmalıyız.