Çiftçi isyanda; "Bizleri Özel Bankaların Kucağına İtiyorlar"

Çiftçilik ve hayvancılıkla
uğraşan tüm yurttaşlarımızın hiç olmadığı kadar büyük sıkıntılar yaşadığını
söyleyen Taşkıranoğulları, “Çıkardığımız mahsullerin fiyatları özellikle bu
sene dibe vurmuş durumda. İnsanlar ürettiklerinden gelecek kazanç ile
hayatlarını idame ettirmeye çalışıyor ama bu fiyatlarla bunu başarmak
olanaksız. Ürünü sattığımızda inanın, onun yetiştirirken yaptığımız masrafları
bile karşılayamıyoruz. Domates, Mısır, Pamuk daha birçok ürün için aynı şey
söylenebilir, ürünlerimiz yok pahasına elimizden alınıyor” dedi.



‘Sigortanın Süresi Hasattan
Önce Bitiyor’

Bir başka ve önemli sıkıntılarından birinin de tarım sigortaları (TARSİM)
olduğunu söyleyen Taşkıran oğulları “TARSİM maalesef çiftçilerimizin
taleplerine karşılık veremedi. Mahsullerimizi tarladan kaldırmadan sigortamız
bitiyor. Bir pamuk üreticisinin sigortası 15 Eylül’de bitiyor, fakat pamuğun
toplanması o dönemde bitmiyor ki, ürünümüzün başına herhangi bir şey geldiğinde
bu tarihten sonra bize muhatap almıyorlar. Bu sadece pamukta böyle değil aynı
sorunu buğdayda da, mısırda da hatta domateste de var” dedi. Ziraat Bankası’nın
çiftiler için verdiği ihtiyaç kredisini çekme esnasında bin bir zorlukla karşılaştıklarını
da ekleyen Taşkırnoğulları, “bizleri resmen özel bankaların kucaklarına
itiyorlar, özel bankalarda bizleri sömürmek için ellerinden geleni yapıyor”
dedi.



Güler, Çiftçi Üretim Yapamayacak!

Ziraat Odası Başkanını ve
üyelerini dinleyip not alan Güler, “İlçemiz İzmir’in en fazla köyü olan ve bu
anlamda tarımın merkezlerinden bir yer olarak çok önemli bir üretim alanıdır.
Yine barındırdığı nüfusun çok büyük bir bölümü geçimini, tarım ve buna bağlı
sektörler üzerinden sağlamaktadır. Bergama Ziraat Odası 24 bin kişilik büyük
bir camia. Burada sizlerle olmak sizlerin sorunlarını dinlemek Milletvekili
olarak asli görevlerimden biridir. Maalesef 10 yıldır çiftçilerimizin yaşadığı
sıkıntıları hepimiz biliyoruz. Geldiğimiz nokta ortada. Tarımda kendi kendimize
yetebilen birkaç ülkeden biriyken şu anda saman ithal eder hale geldik.
Çiftçimizin ürünü maliyetinin altında kalırken, tezgahta ithal tarım
ürünlerinin yüksek fiyat derdi de tüketiciye kalıyor. Ayrıca çiftçilerimizin,
üretimde kullandığı tohum, ilaç, mazot, gübre ve elektrik gibi girdi
fiyatlarının yüksek olması üreticinin belini bükmekte, üretim yapamaz durma
getirmektir” dedi.



Çözüm İçin Çalışacağım

Konuyu yakından takip eden biri
olarak, çiftçilerimizin yaşadığı sorunları soru önergeleriyle Meclis gündemine
taşıdım. Bunlardan bir tanesi Mayıs ayında Bergama’da yaşanan su ve sel
baskınlarıydı. Çözüm bulmak bir yana sorduğumuz soruların yanıtlarını dahi
veremiyorlar. Memleketimizin ağırlıklı bir kesimini oluşturan çiftçilerimizin
haklarını savunmak ve sorunlarını TBMM gündemine taşımak, Hükümete iletmek için
önümüzdeki dönemde de elimden geleni yapacağım” dedi.