Kanlarımızla Vatan Yaptık
“Türkiye önce Çanakkale’de, Kut’ül Amare’de, Kafkas Cephesinde ardından İstiklal Harbi’nde düşmanı yendiğinde son noktayı nerede koymuştur? İzmir’de koymuştur. Düşmanı İzmir’de denize döktüğümüz günden beri hamdolsun bu topraklar bir daha düşman postalıyla kirletilemedi. Sadece 15 Temmuz’da böyle bir teşebbüs oldu, onu da milletimizle omuz omuza, yürek yüreğe ertesi gün akşam olmadan bertaraf ettik. Biz bu toprakları öyle masa başında cetvelle çizerek değil, kanlarımızla yoğurarak vatan yaptık. Vatan öyle kolay olmuyor, böyle oluyor. Evet, bu ülkenin her karış toprağı bin yıldır işte böyle vatan haline geldi. Maalesef bu gerçeğin farkında olmayanlar var.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Al Birini Vur Ötekine
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir'de halka hitap etti.Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:"16 Nisan Türkiye ile birlikte İzmir için de tarihi bir dönüm noktası olacak.Biz bu toprakları masa başında cetvelle çizmedik, kanlarımızla yoğurarak vatan yaptık. Düşmanı İzmir'de denize döktüğümüz günden beri hamdolsun bu ülke düşman postalıyla kirletilmedi. 15 Temmuz'da teşebbüs oldu ama bertaraf ettik."Al birini, vur ötekine"16 Nisan'da 'Evet' diyenleri İzmir'den denize dökeceğini söylüyor. Bak burada 'Evet'çiler. Hadi gel, kimi denize döküyorsun görelim. Eski genel başkan, 'Hayır' çıkarsa düşmanı İzmir'den dökmüş gibi sevineceğini söylüyor. Al birini, vur ötekine.Biz 'Evet' diyoruz ama 'Hayır' diyeni de anlayışla karşılıyoruz. Bizim farkımız bu. Ama bunlar hayatları boyunca hiç demokrat olamadılar ki.'Evet' diyen de, 'Hayır' diyen de bizim için saygındır. Sen bunu nasıl İzmir'in yaşadığı açılarla mukayese ederek tarif edersin?Kılıçdaroğlu, sen bu terbiyesiz adamı niye ihraç etmedin. Çünkü sen de aynı zihniyettesin. İşte buyur, 'evet' burada. Hadi gel, gücün yetiyorsa dök. Alnını karışlarlar, alnını. Neyi döküyorsun? Haddini bileceksin.Video: Cumhurbaşkanı Erdoğan: Al birini vur ötekineİzmir, Kurtuluş mücadelesinden haberi olmayanlara 16 Nisan'da haddini bildirecek mi? İzmir, demokrasiye saygısı olmayanları 16 Nisan'da, 'Bıktık artık sizin yalanlarınızdan' diyerek sandığa gömüyor mu? Bu anayasa değişikliğini gündeme getirdiğimizden beri söylediğimiz bir şey var. Biz diyoruz ki, Türkiye'nin mevcut yönetim sistemi çok iyiyse ülke olarak bunca krizi neden yaşadık?1950'de çok partili hayata geçiyoruz. Rahmetli Menderes ve arkadaşları 1960'da kendilerini iki arkadaşıyla beraber darağacında buluyorlar. CHP'den ses çıkmıyor. Hani demokrasi?"Kılıçdaroğlu yine dersini çalışmamış"Kılıçdaroğlu bu günlerde 'tek adam' diyor. Tutturmuş, taraflı-tarafsızlık. Bak Kılıçdaroğlu, sen başında olduğun partinin bile geçmişinden bihabersin. 'Atatürk'ün kurucusu olduğu partinin başkanıyım' diyorsun. Güzel, güle güle kullan. Fakat soruyorum: Gazi Mustafa Kemal Cumhuriyet Halk Partisi'nin başındayken, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı değil miydi? İnönü, Cumhuriyet Halk Partisi'nin başındayken aynı zamanda Cumhurbaşkanı değil miydi? Bunu bilemeyecek kadar dersini çalışmamışsın. Tarih bilgisinden bu kadar yoksunsun.Sana bir ders daha vereyim: 40'lı yıllarda Cumhuriyet Halk Partisi'nin il başkanları aynı zamanda illerin valisiydi. Böyle bir şeyi bugün asla yapamazsınız. Şimdi diyor, Cumhurbaşkanı bütün akrabalarını atayacak. Geç bunu. Böyle bir şey yok. Ben göreve geldiğimde 36 bakan vardı, bunu 25'e indirdim. 50 tane, 100 tane yardımcı atayacak diyor. Ayıptır. Sen bu ülkede ne yaptın? SSK'nın Genel Müdürlüğünü yaptın. Gençler, siz onun müdürlük zamanını bilmezsiniz. 'Ben olmasam ne yapacaklardı' diyor. Sen olmasan CHP rahatlardı, ülke rahatlardı. Senin ne olduğunu millete anlatalım ki, 16 Nisan'da oy zayiatı olmasın. Bunun için anlatıyoruz.İnşallah 16 Nisan'dan sonra başka bir İzmir, başka bir Türkiye göreceğiz."Kılıçdaroğlu neden gelmedin?"Ben milletime çağrı yaptım. 'Hepinize meydanlara bekliyorum' dedim. Ey Kılıçdaroğlu sen neden onlarla birlikte gelmedin? Ben milletime çağrı yaptım. 'Hepinize meydanlara bekliyorum' dedim. Niçin onların arasına karışmadın gelseydin onların arasına. Bu iş yürek meselesi yürek. Özel olarak beyfendiyi arayacakmışız."Büyük projelere de hayır dediler"Bunlar 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Marmaray ve Avrasya Tüneli'ne de hayır dediler."Gençlerin önünü açalım"Gençlerin Parlamento'ya girmesine karşı değilim diyor. Nesin? askere gitmeyecekler diyor. 25-30 yaş arası 5 kişi var Meclis'te. Bundan sonra kaç kişi olur? Bizim ecdadımız Fatih 21 yaşında bir çağ açıp bir çağ kapadı. Açalım gençlerin önlerini. Sadece erkekler değil kızlar da girecek Parlamento'ya."Başbakan Yıldırım: Ne vaat ediyorlar?Erdoğan'dan önce açıklama yapan Başbakan Yıldırım ise 'Hayır' diyenlerin Türkiye'ye bir şey vaat etmediğinin altını çizdi. Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:"Biz Cumhurbaşkanımızdan bir şey öğrendik: Şehirlerimize, memleketimize hizmet ederken kriterimiz asla siyaset olmadı, kim oy verdi kim vermedi diye asla bir saniye düşünmedik.Biz İzmir'i korkutan olmadık. Yaşam tarzı üstünden istismar siyaseti yapmadık. Kutuplaştıran ayrıştıran olmadık. Biz konuşmadık eserlerimiz konuştu.Hiç kimse 'Evet' diyenleri, 'Hayır' diyenleri ayrıştıramaz. Hiç kimse vatandaşı tehdit edemez. Bu dil ayrıştırıcı, bölücü bir dildir. Siyasetin dili bu olamaz.'Hayır' diyenler ne vaat ediyorlar? 'Hayır' diyenler hiçbir vaatte bulunmuyorlar, Türkiye'ye rota belirlemiyorlar. 'Hayır' diyenler mevcut durum devam etsin, kriz olsun, darbe üreten bu sistem devam etsin istiyorlar."Kılıçdaroğlu FETÖ'nün ağzıyla konuşmaya başladı"Bizim Yunan'ı denize döktüğümüz gibi onlar da 'Evet' diyenleri denize dökecekmiş. Yazıklar olsun bunlara. Bu kadar seviyesiz, gözü dönmüş, milletin yararına bir söz söyleyemeyen bu siyasetçileri bu millet hak etmiyor. Esasen CHP de hak etmiyor. CHP'ye gönül veren kardeşlerimiz de hak etmiyor. Kılıçdaroğlu Yenikapı'da başka şeyler söylüyordu, şimdi FETÖ'nün ağzıyla konuşmaya başladı.İdam konusunda benim düşüncelerim belli. 16 Nisan bunun için de karar günü. İnşallah 16 Nisan'da sandıktan evet çıkacak. Sayın Bahçeli'nin kanaati belli. Sayın Yıldırım'ın kararını da biliyorum. Geçenlerde Kılıçdaroğlu da evet dedi, yanılmıyorsam. İdam kararı, Meclis'ten geçerse, ben bunu onaylarım. Şehitlerimizin katillerini affetme yetkimiz yok, gereğini yapacağız.
8. Yenilgiye Hazırlanıyor
“Halkoylamasında ‘evet’ diyeni de ‘hayır’ diyeni de anlayışla karşılarız. Biz buyuz, demokraside bizim farkımız bu ama bunlar hayatları boyunca demokrat olamadılar ki. Şu andaki başkanları, bu sadece kaset genel başkanıdır. Malum kasetle geldi, 7 kere seçim kaybetti, şimdi 8’incisini kaybetmeye hazırlanıyor. Ey Kılıçdaroğlu, ‘evet’ diyenleri denize dökecek olan adam, bu ahlaksız, terbiyesiz adam... Niye sen bunu kesin ihraç kararıyla hemen Disiplin Kuruluna göndermiyorsun? Neden bunu yapmadın? Çünkü sen de aynı zihniyettesin.”

Sen Olmasan Ülke Rahatlar
“Yapabileceğinden mi? Yok canım neyi yapıyorsun sen? İşte buyur ‘evet’ burada. Hadi gel, gücün yetiyorsa dök. Alnını karışlarlar alnını, neyi döküyorsun? Haddini bileceksin. Sen bu ülkede ne yaptın? Sosyal Sigortalar Kurumunun Genel Müdürlüğünü yaptın. Bu zat, ‘Ben olmasam ne anlatacaklar?’ diyor. Sen olmasan, CHP rahatlar, ülke rahatlar. Senin ne olduğunu millete anlatalım ki millet 16 Nisan’da sandığa giderken oy zayiatı olmasın. İzmir demokrasiye saygısı olmayanları, 16 Nisan’da ‘Bana bak arkadaş, bıktık artık sizin yalanlarınızdan’ diyerek sandığa gömecek. “
'İşte İzmir! Hadi Gel Denize Dök Görelim'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir'de düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Erdoğan: "CHP'nin Konya Milletvekili çıkmış, '16 Nisan'da evet verenleri İzmir'den denize dökeceklerini' söylüyor. Bak işte burada şimdi 'evet'çiler, hadi gel, hadi kimi denize döküyorsun görelim. Eski Genel Başkanı da ondan aşağı kalmamak için olsa gerek 'Hayır çıkarsa düşmanı İzmir'den denize dökmüş kadar sevineceklerini' ifade ediyor. Al birini vur öbürüne. Bu ne terbiyesizlikti" dedi.
Avrupa bedelini ödeyecek
Gündoğdu Meydanı’nı dolduran yüzbinlere, “Bizim İzmir sevgimiz öyle lafta değildir. Baktık ki İzmir’in vizyona ihtiyacı var, Binali Bey’i İzmir’e milletvekili yaptık. İzmir, ‘evet’çileri denize dökmeden bahsedenlere gereken dersi verecek mi? Öyle bir ses istiyorum ki, sadece Ege’den değil tüm Avrupa’dan duysunlar” diye seslenen Erdoğan, Avrupa ülkelerinde gurbetçilerin maruz kaldığı saldırıları hatırlatarak Batı’ya şöyle tepki gösterdi:
Irkçılık Virüsü Sardı
“Avrupa gurbetçi vatandaşıma atlarıyla itleriyle saldırıyor. Trabzon’da bir CHP’li vekil ise kendisini uyaran vatandaşıma, ‘çekil orda it’ diyor. Al birini vur ötekine. Sen nasıl bunu dersin? Bunlarda edep yok. Bunlar kadın bakanımızı orada arabaya mahkum ettiler be. Bunlar 100 yıl önce bize ‘hasta adam’ diyordu. Şimdi hasta adam Avrupa. Avrupa’nın ekonomisi kötüye gidiyor. Irkçılık bir virüs gibi onları sardı. Avrupa çöktükçe çöküyor. Bu defa işleri zor. Oysaki Avrupa’nın geleceği oradaki vatandaşlarımızın dinamizmidir.”
Patlama Bekliyorum
“Ben oy oranında ciddi bir patlama bekliyorum Avrupa’da. Bunu göreceğiz 16 Nisan’da, hiç endişeniz olmasın. Niye? Çünkü oradaki halkımıza çok zulmettiler, çok aşağıladılar. Ama halkımız da bunun hesabını soracak, vakit geliyor. AB üyelik meselesi 16 Nisan’dan sonra yeniden masaya yatırılacak. Bedelini onlara ödeteceğiz. Biz dürüst davrandık. Avrupa ise tüm ümidini terör örgütlerine bağladı. Terör örgütlerini besleyerek üzerimize salıyorlar. Teröristlerin inlerine girdik, onları çökertiyoruz. Utanmadan sıkılmadan benim oradaki soydaşlarımın üzerine atları, itleri süreceksin, biz sessiz mi kalacağız?”
Merkel'e Dedim ki
“Ülkeyi çapulculara bırakmayacağız. Bayan Merkel, ajan teröristi (Deniz Yücel) bizden istiyor. Dedim, ‘kusura bakmayın, bizim mahkemelerimiz sizinkilerden daha adil.’ Bir ay Almanya’nın İstanbul konsolosluğunda saklandı bu terörist. Bundan sonra kusura bakma, Türkiye yol geçen hanı değil. Siz orada teröristleri barındırıyorsunuz, biz de teröristleri artık bu şekilde barındıracağız.”
Kalbi Mühürlü
Kılıçdaroğlu’nun, 15 Temmuz’daki FETÖ darbe teşebbüsünü ‘kontrollü darbe’ olarak tanımladığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu: “Bunların oturdukları koltuklar zaten sipariş, öyle oturuyorlar. Bunlar siyasetin içinde yoğrula yoğrula gelmediler, kazıya kazıya gelmediler, milletin gönlünü ala ala gelmediler. Sipariş bir CD, kaset, onunla geldiler ve bütün bunlara her şeyi anlatmamıza rağmen FETÖ ile müşterek çalışma. Oradan gelen bir talimatla buraya geldiler ve bunlar İstiklal Harbi’nin anlamını kavramamışlar. Bunların millete, milli iradeye, özellikle İzmir’e zerre kadar saygıları yok çünkü İzmir düşman denize dökülürken cayır cayır yanıyordu. Savaşın ardından İzmir adeta küllerinden yeniden doğan bir şehirdir. Böyle bir mücadeleyi anayasa halk oylamasıyla nasıl mukayese edersiniz? Bu halk oylaması kabul edilirse anayasanın 18 maddesi değişecek. Cumhurbaşkanlığı ile başbakanlık birleşecek. Artık sadece cumhurbaşkanı olacak. Anladın mı Kılıçdaroğlu? Ama kulağı var duymuyor, gözü var görmüyor, dili var hakikati konuşmuyor çünkü kalbi mühürlü.”

Kimse İzmir’i Tehdit Edemez
“Biz 9 Eylül 1922’de buradan, İzmir’den düşmanı denize birlikte döktük. Bu ülkenin her bir evladının silahıyla, kazmasıyla, baltasıyla, dualarıyla Anadolu’nun ortasından başlayan bu mücadele İzmir’e kadar devam etti ve Ege’de düşmanı denize döktük. Kurtuluş Savaşı’nı birlikte zaferle sonuçlandırdık, Cumhuriyet’i birlikte kurduk, bu zafer bizimdir hepimizindir. Cumhuriyet hepimizindir” diyen Yıldırım, İzmir’in hem Mustafa Kemal’i hem de Adnan Menderes’i bağrına bastığını hatırlattı. CHP’lilerin ‘denize dökme’ tehdidine ise Yıldırım şöyle cevap verdi:YAZIKLAR OLSUN“Bu aziz milleti tehdit etmeye, İzmirlileri tehdit etmeye sizin haddiniz de hakkınız da yok. Haddinizi bilin. Bizim Yunan’ı denize döktüğümüz gibi onlar da ‘evet’ diyenleri denize dökecekmiş. Hayır çıkarsa düşmanı denize dökmüş gibi sevineceklermiş. Yazıklar olsun bunlara. Bu kadar seviyesiz, gözü dönmüş, milletin yararına bir söz söylemeyen bu siyasetçileri bu millet hak etmiyor sevgili kardeşlerim. Esasen CHP de hak etmiyor. CHP’ye gönül veren kardeşlerimiz de hak etmiyor. Hiç kimse bu ülkenin evlatlarını ‘evet’ dediler diye denize dökme densizliğinde, terbiyesizliğinde bulunamaz, tehdit edemez. Bu dil ayrıştırıcı bir dildir, bu dil bölücü bir dildir, kutuplaştırıcı bir dildir. Siyasetin dili bu olamaz. İzmir bu edepsiz dili asla kabul etmez.”DURDURAMAZSINIZ“İzmir, 15 Temmuz’da ay yıldızlı bayrağı düşürmedi, ezanı dindirmedi. Ey Kılıçdaroğlu ne senin gücün ne de Pensilvanya’nın gücü bu zaferi gölgeleyemez. 15 Temmuz’da nasıl Pensilvanya bu milletin tokadını yedi, sen de milletin güçlü yürüyüşünü durduramazsın Kılıçdaroğlu. 16 Nisan’da İzmir’den güçlü bir ‘evet’ bekliyorum. Menderes’le, Tayyip Erdoğan’la çehresi değişen İzmir bu sefer yine kendine yakışanı yapacaktır. İzmir’e güveniyoruz.”
Darbeciyi İçeri Sen mi Tıktın!
CHP Lideri’nin, “Başbakan da Cumhurbaşkanı da 15 Temmuz’un üzerine örtmek istiyor” iddiasına tepki gösteren Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Kılıçdaroğlu, bak yalan söyleme. Şu anda binlerce kişi cezavlerinde. Bu darbecileri cezaevlerine sen mi tıktın? Biz bunları emniyet güçlerimizle toparladık, yargıya teslim ettik. Şu anda binlerce kişi cezaevinde. Bundan sonrası yargıya ait, sü-reç devam ediyor. Böyle garip bir adam bu adam. Fakat yalancının mumu 16 Nisan’a kadar yanar.”
Yorumlar
Kalan Karakter: