Delican: Hiçbir Şeyden Çekmedik, Vesayetten Çektiğimiz Kadar
AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; referandum sürecinde sıklıkla gündeme getirilen bürokratik vesayetin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nde yer bulamayacağını söyledi. Vesayet rejiminin, 61 Anayasası'ndan bu yana demokratik yollarla seçilenlerin korkulu rüyası, devlet yönetiminin kamburu haline geldiğine dikkat çeken Başkan Delican; "Hiçbir şeyden çekmedik bürokratik vesayetten çektiğimiz kadar" diyerek halkın hafızasını yoklamasını istedi.
Yayınlanma :
25.03.2017 15:03


Vesayet altına giren devlet...
"Haldun Taner'in dediği gibi; 'Vesayet ve himaye altına giren bir devlet istiklalini yitirir'. Geldiğimiz noktada, bu tehlikeyi, bu kaybı göze almamız söz konusu dahi olamaz. O yüzden bu reformu zaruri görüyoruz. Bugün, her ne kadar bir parlamenter sisteme sahip olduğumuz söyleniyor olsa da aslında gerçek bir demokratik işleyişe hiç sahip olmadık. 60 darbesinde, 71 muhtırasında, 80 darbesinde, 97 post modern darbesindeki gibi askeri vesayet olabilir, 27 Nisan’daki gibi Cumhurbaşkanı seçilmesini engellemeye yönelik yargı vesayeti olabilir, bürokratik vesayet olabilir; ya da başka bir odağın vesayeti... bu odakların hazırladıkları anayasalarla, baskı altında tutulmaya çalışılan hükümetler, iktidarsız iktidarlar yaşadık. Büyük kayıplar verdik. Zaman kaybettik. 15 Temmuz ise özellikle yargı ve güvenlik bürokratları üzerinden vesayet kurmaya çalışan bir işgalle karşı karşıya kaldık. Gerçek bir demokrasi için bu kamburlardan ve hainlerden kurtulmak gerekli."
Büyük yetkiler verildi...
Halkın, tüm bu yaşananları siyasi iktidarların başarısızlığı olarak görmemesi gerektiğini söyleyen Başkan Delican; " Bu bir sistem meselesidir. Vesayet odaklarının teslim aldığı idarenin altında giderek basiretini kaybetme gerçeğini yaşamışlardır. Hatta Süleyman Demirel'den Turgut Özal'a pek çok lider bu nedenle bugün oylayacağımız sistemin doğruluğunu savunmuştur." diye konuştu. Delican, şunları kaydetti. "1961 anayasasında tesis edilen çarpık parlamenter sistem 82 anayasası ile takviye edildi. Bu sistemde devlet başkanına normal parlamenter sistemlerde olmayan büyük yetkiler verildi. Amaçları demokratik usüllerle seçilmiş hükümeti kontrol etmekti. Kendilerinden farklı düşünen birinin devlet başkanı seçileceğini hiç düşünmemişlerdi. 2014 yılında; Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan'ın halk oyuyla seçilmesi bu sistemin yanlışlığını daha da gün yüzüne çıkardı."
Peki bugüne kadar neden..?
AK Parti'nin 15 yıldır iktidar olduğunu, bu sisteme geçmeden işlerin nasıl yürütüldüğünü sorgulayanlar olduğunu söyleyen AK Parti İzmir İl Başkanı Bülent Delican; bu konuda da açıklamalar yaptı. Uzun zamandır tek başına iktidar olan AK Parti'nin, halkla bağları güçlü kadroları ve lideri olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti; "Millet iradesinden güç alıp, hizmet odaklı çalışan ve kendi içindeki uyumunu her daim diri tutan bir çatı olduk. Ama, bu odakların 15 Temmuz'da kanlı bir şekilde meydana çıkması miladdır. Neden? Çünkü; bugüne kadarki tehdit, büyümüştür. Ve gelecek için tedbir almak zorunlu hale gelmiştir. Bu gerçekten büyük bir adım olacak. Demokrasinin kuralları asıl şimdi işletilecek. Bütün bunlardan sıyrılmak için Türkiye’nin seçilmişler tarafından yönetilebilir bir ülke haline gelmesi gerekiyor. İşte bu Cumhurbaşkanlığı sistemi ile en azından yüzde 51 oy alabilecek biri seçilecek."
Delican; "İşte bu yüzden yasama, yargı ve yürütmenin milli egemenliğin şemsiyesi altında şekillenmesi gerektiğini söylüyoruz. Böylelikle bütün kuvvetler, vesayet odaklarının değil, milli egemenliğin himayesinde işlerlik kazanacak. Bürokrasi hızlanacak, hizmet, kalkınma hızlanacak. Meseleye milletimizin de böyle gerçekçi bakması gerekiyor. hiç suyu bulandırmaya gerek yok. Sandığa gitmekte herkes özgür. Hodri meydan dönemini istemiyorlar. Ama bu ülkenin artık kaybedecek zamanı ve kaynağı yok. Himayesiz, vesayetsiz Güçlü bir Türkiye istiyorsak, Evet demekten başka çaremiz yok." diye konuştu.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: