Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, denetimli serbestliğin cezaevi dışındaki bir “özgürlük” değil, kontrollü bir infaz modeli olduğu belirtildi. Buna göre hükümlüler, ceza sürelerinin bir bölümünü cezaevi dışında geçiriyor ancak bu süre boyunca sürekli gözetim altında tutuluyor ve belirlenen kurallara uymak zorunda bırakılıyor.
CTE, kamuoyunda zaman zaman dile getirilen “cezasızlık” eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığını belirterek, bu uygulamanın amacının hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması olduğunu ifade etti.
SÜREKLİ GÖZETİM VE YÜKÜMLÜLÜKLER
Açıklamada, denetimli serbestlik kapsamındaki kişilerin çeşitli yükümlülüklerle karşı karşıya olduğu vurgulandı. Hükümlüler;
-
Belirlenen kurallara uymak,
-
Eğitim ve iyileştirme programlarına katılmak,
-
Denetim birimleriyle düzenli temas kurmak zorunda.
Bu süreçte yükümlülerin davranışları yakından takip ediliyor ve toplum içindeki uyumları gözleniyor.
KURALLARA UYMAYANA GERİ DÖNÜŞ
CTE, denetimli serbestliğin bir ayrıcalık değil, bir sorumluluk rejimi olduğunu da özellikle hatırlattı. Yapılan açıklamaya göre yükümlülüklerin ihlali veya yeni bir suç işlenmesi halinde, hükümlülerin hiçbir tolerans gösterilmeden tekrar ceza infaz kurumuna gönderildiği belirtildi.
Bu yönüyle denetimli serbestlik, cezanın ortadan kaldırılması değil; cezanın farklı bir infaz yöntemiyle, toplum içinde ama sıkı denetim altında sürdürülmesi anlamına geliyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: