Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlar suça daha meyilli
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu ile suç işleme ve madde kullanımı arasında ilişki olduğu, suça karışanlarda, alkol ya da uyuşturucu kullananlarda bu bozukluğa daha sık rastlandığı belirtildi
Yayınlanma :
23.04.2018 19:07


AA'nın haberine göre; Ege Üniversitesi Çocuk ve Ergen Alkol Madde Bağımlılığı Araştırma ve Uygulama Merkezi (EGEBAM) Müdürü Çocuk Psikiyatrisi Uzmanı Prof. Dr. Zeki Yüncü, DEHB'nin dikkat eksikliği, hareketlilik ve dürtüsellikle kendini gösteren, bilişsel, davranışsal belirtilerin eşlik ettiği bir bozukluk olduğunu ifade etti.
Çocuk ve ergenlerde bozukluğa yüzde 5-10, yetişkinlikte ise yüzde 2-4 oranında rastlandığına işaret eden Yüncü, "Çocuk ve ergenlerdeki dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun üçte iki oranında yetişkinliğe geçtiği düşünülüyor. Ayrıca yetişkinlikte de ortaya çıkabiliyor" dedi.
"BELİRTİLER DİKKATLE İNCELENMELİ"
Yüncü, hastalığın çocuklarda "bir konuya yoğunlaşamama, yerinde oturamama, sırasını bekleyememe, sürekli gezme, dolaşma isteği" gibi belirtilerle kendini gösterebildiğini, tedavi edilmezse yetişkinlikte sosyal ilişkilerde zorluk, iletişim kurma becerisinde zayıflık, heyecan verici etkinliklerde bulunma, tehlikeli sporlarla ilgilenme, sık trafik kazası yapma gibi sorunlara yol açabildiğini dile getirdi. DEHB'de bazı davranışların dikkat çekici olduğuna işaret eden Yüncü, "Hastalar, siz konuşurken havaya bakar, ilgilenmez çünkü dikkati dağılmıştır. Yerinde duramaz, kıpır kıpır olur, hareket etme ihtiyacı duyar, bu büyükler için de geçerlidir. Kalemle oynar. Toplantıda canı sıkılır, yerinden bir bahaneyle kalkar, ellerini ayaklarını sallar" diye konuştu.
Çocukluk ve ergenlik döneminde tedavi edilmeyen DEHB'nin ilerleyen yıllarda çalışma hayatında sık iş değiştirme, işten atılma, iflas etme, yüksek riskli yeni işler kurma, kapasitesinin altında işlerde çalışma, iş veriminin yeterli olmaması gibi sorunlara yol açtığını, aile ve ev yaşamında da yemek temizlik gibi işlerde sorun yaşama, ekonomik harcamaları ayarlamada güçlük, evlilik uyumsuzluğu, sık partner ya da eş değiştirme, cinsel açıdan dürtüsel davranışlara neden olabildiğini aktardı.Yüncü, DEHB bulunanlarda boşanma oranlarının da daha yüksek olduğuna işaret etti.
CEZAEVİNDEKİLERİN YÜZDE 50'SİNDE DEHB'YE RASTLANDI
Bozukluk yaşayanların yasalar konusunda da daha sık sorun yaşadığına dikkati çeken Yüncü, İngiltere'de yapılan bir araştırma sonunda DEHB tanısı alanların suç işleme ve adli olaylara katılma riskinin daha yüksek olduğunu söyledi.Yüncü, cezaevlerinde yapılan araştırmalarda da gençlerin üçte ikisinde, erişkinlerin yarısında bu bozukluğun bulunduğunu anlatarak, "Cezaevi popülasyonunda suç ve suça ilişkin davranışlar nedeniyle dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu yüzde 50 oranında görülüyor. Hastalık küçük yaşta tedavi edilirse suç işleme ve cezaevine düşme olasılığı da azalacaktır" diye konuştu.
DEHB'YE EŞLİK EDEN SORUNLAR NELERDİR?
Konuyla ilgili yapılan araştırmalarda DEHB'nin tek başına görülme olasılığının düşük olduğunu, ikinci bir soruna rastlama olasılığının yüzde 87 olduğunu aktaran Yüncü, bu sorunların özellikle depresyon, madde kullanımı, anksiyete bozukluğu şeklinde görülebileceğini vurguladı. EGEBAM'da madde kullanım alışkanlığı olan ergenlerle yapılan çalışmada DEHB ile ilişki tespit ettiklerini dile getiren Yüncü, "Özellikle ergenlerde madde bağımlılığında dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna daha sık rastlıyoruz. Bu çocuklar istismara maruz kalma açısından daha güç durumdalar. Bir çocuk alkol, madde kullanıyorsa DEHB görülme olasılığı yüzde 40 ile 80 arasında" diye konuştu.
EGEBAM Müdürü Prof. Dr. Zeki Yüncü, DEHB'nin ilaç ve diğer yöntemlerle tedavi edilebileceğini, bunun için uzmanlara başvurmak gerektiğini sözlerine ekledi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: