Sıla ARABACIOĞLU-GERÇEK HABERCİ-ÖZEL HABER-Asgari ücretin belirlenmesi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu bir kez daha masaya oturacak. Ücret henüz belirlenememişken DİSK’in açıkladığı 5 bin 200 rakamını hatırlatan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda masada oturanlar durumu görmezden gelerek yoksulluk sınırının altında bir asgari ücreti kim imzalarsa imzalasın bu işçi sınıfına bir ihanettir” diye konuştu.
“70 gündür adaletsizliğe için sokaktayız”
Sarı, asgari ücretin bilimsel olarak bir kişinin yaşam ücreti olarak belirlendiğine dikkat çekerek, “Doğal olarak hanede asgari ücretle iki kişi çalışırsa yani 5 bin 200 diyerek bunu ifade ediyoruz. Açıkladığımız rakamı bir evde en azından 2 kişi çalışırsa en azından o evde yoksulluk düzeyinde yaşanabilir. Biz talebimiz karşılanacağından değil bunun olması için mücadele ediyoruz. Biz DİSK olarak 1 Ekim’den beri eylemlilik sürecindeyiz. Yaklaşık 70 gündür hem asgari ücret hem de adaletsizliğe karşı sokaktayız” açıklamasını yaptı.
“Artışlar asgari ücretlinin maaşını eritti”
Bu derin yoksulluğun gitmesini istediklerinin altını çizen Sarı, “Son gıda ve kur artışları asgari ücretlinin maaşını eritti. Şu anda bizim verdiğimiz 5 bin 200 TL’lik öneri bile ancak 11 ay önceki asgari ücret düzeyine erişiyor. Biz sokakta bunun için mücadele edeceğiz; ama sadece bizim sokakta olmamız yetmiyor” görüşlerini aktardı.
“İşsizlik, çalışanlara sopa olarak kullanılıyor”
Sarı, patronların kârlarından vazgeçmesi gerektiğini aktardı. Pandemide patronların kârlarını yüzde 55’e çıkardığına değinen Sarı şunları söyledi:
“İşçilerin alım gücü yüzde 20’den yüzde 6’lara gerilemiş. Eğer siz ürettiğinizi vatandaşa satamadığınız sürece fabrikanın kapılarına kilit vurmanız gerekir. Çünkü hazıra dağ dayanmaz. Kapitalist ve emperyalist ülkelerde ucuz emek gücünün ifadesi şunu getiriyor; bir taraftan yoksulluk bir taraftan şükretmek bir taraftan ise işsizler gösterilir. ‘Bakın siz buna kanaat getirmezseniz bu kadar işsiz var’ deniyor. Bu ülkede işsizliğin düşmemesindeki ana sebeplerden birisi sopa olarak çalışanlara kullanılması. Yoksa hükümet üç kalemde bu işsizliği çözebilir.”
“70 gündür adaletsizliğe için sokaktayız”
Sarı, asgari ücretin bilimsel olarak bir kişinin yaşam ücreti olarak belirlendiğine dikkat çekerek, “Doğal olarak hanede asgari ücretle iki kişi çalışırsa yani 5 bin 200 diyerek bunu ifade ediyoruz. Açıkladığımız rakamı bir evde en azından 2 kişi çalışırsa en azından o evde yoksulluk düzeyinde yaşanabilir. Biz talebimiz karşılanacağından değil bunun olması için mücadele ediyoruz. Biz DİSK olarak 1 Ekim’den beri eylemlilik sürecindeyiz. Yaklaşık 70 gündür hem asgari ücret hem de adaletsizliğe karşı sokaktayız” açıklamasını yaptı.
“Artışlar asgari ücretlinin maaşını eritti”
Bu derin yoksulluğun gitmesini istediklerinin altını çizen Sarı, “Son gıda ve kur artışları asgari ücretlinin maaşını eritti. Şu anda bizim verdiğimiz 5 bin 200 TL’lik öneri bile ancak 11 ay önceki asgari ücret düzeyine erişiyor. Biz sokakta bunun için mücadele edeceğiz; ama sadece bizim sokakta olmamız yetmiyor” görüşlerini aktardı.
“İşsizlik, çalışanlara sopa olarak kullanılıyor”
Sarı, patronların kârlarından vazgeçmesi gerektiğini aktardı. Pandemide patronların kârlarını yüzde 55’e çıkardığına değinen Sarı şunları söyledi:
“İşçilerin alım gücü yüzde 20’den yüzde 6’lara gerilemiş. Eğer siz ürettiğinizi vatandaşa satamadığınız sürece fabrikanın kapılarına kilit vurmanız gerekir. Çünkü hazıra dağ dayanmaz. Kapitalist ve emperyalist ülkelerde ucuz emek gücünün ifadesi şunu getiriyor; bir taraftan yoksulluk bir taraftan şükretmek bir taraftan ise işsizler gösterilir. ‘Bakın siz buna kanaat getirmezseniz bu kadar işsiz var’ deniyor. Bu ülkede işsizliğin düşmemesindeki ana sebeplerden birisi sopa olarak çalışanlara kullanılması. Yoksa hükümet üç kalemde bu işsizliği çözebilir.”
