EGEMENLİK

İçimden yazmak geliyor desem yalan olur. Son günlerde
olanlar boğazımda bir taş parçası gibi duruyor hala. Soma’da kaybettiklerimizin
acısı uzunca bir süre silinmeyecek içimizden. Hepsinden zor olanı ise birlikte
yaşam efsanemizden, insanca yaşama haklarımızdan, halkın egemenliğinin olduğu
bir ülke yolundan uzaklaşmamız.

Bu gün 19
Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı. Asırlık geri kalmışlığın,
ezilmiş bir halkın, kendini yönetemez bir hale gelmiş bir ulusun talihinin
damla damla bir kayanın üzerine kazınarak değiştiği günlerden biri. Gelişen,
büyüyen, çağı yakalayan, refahı paylaşan bir ülke olma yolunda umudun gençlere
emanet edildiği gün. Bugün ülkemin gençlerinin bilerek cahil bırakıldıklarını,
kalitesiz ve yetersiz eğitime mecbur bırakıldıklarını, bunun ise oy kaygısı ve
geri kalmış bir ülke olarak kaldırılmak adına yapıldığını bilmek bir kat daha
acı ve buruk.

Durumun
vahameti çok ne desem bilemiyorum. Neoliberal politikalarının sonucunda
sarmal sarmal kıvranan, çağdışı şartlarda karın tokluğuna çalışan, demokrasinin
dengeleyici imkanlarından hiç birine sahip olamayan. Patrondan yana, sermayeden
yana olan düzen, her yanı kaplamış durumda. Aksine tek kelime edenin hali ise
perişan. Halka umut olabilecek bir tek söz duyamıyoruz siyasilerden. Liberal
masalları bir kenara bırakıp halk adına, sol adına, ülkenin kurucusunun
bıraktığı en önemli miras olan fırsat eşitliği adına tek bir cümle yok ortada.

Yine de
biliyorum ki vicdan sahibi yürekler çok ülkemde ve bahar bir karınca
sessizliği ile toprakta ilerlemekte. Umudun adı gençlik, yavaş yavaş bir bilinç
oluşuyor. Baharın yapraklara ve çiçeklere verdiği can gibi yavaş yavaş büyüyor
umut. Kimse dilendirmese de bu ülkeyi kuran iradenin bu topraklarda
yenilemeyeceği anlaşıldı, ne kadar baskılanırsa baskılansın suyun akışının
önüne geçilemez. Gelecek yenilenerek şekilleniyor ve yurduma her Mayıs’ta güzel
bir bahar geliyor. İsteseler de istemeseler de gelmeye devam edecek. 19 Mayıs
Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.