Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından normalleşme kararlarını açıklıyor.
"NATO içinde ABD’den sonraki en büyük ikinci orduya sahip olan Türkiye ittifaka karşı sorumluluklarını bugüne kadar eksiksiz yerine getirmiştir.Yakın bölgemizde son 10 yılda yaşanan hadiseler karşısında NATO'nun güvenilir şemsiye konumunu yeteri kadar sergileyemediği, bir gerçektir.
NATO, nice can yakıcı meselede kendisinden beklenen güçlü iradeyi ortaya koyamamıştır. NATO, 2030 sürecini önemli görüyoruz. Kimi NATO ülkelerinin kapıldığını gördüğümüz iyi terörist, kötü terörist ayrımının ne kadar yanlış, tehlikeli ve çarpık bir anlayışı yansıttığını açıkça ifade ettik. DEAŞ'a karşı tek gerçek mücadeleyi Türkiye'nin verdiğini hatırlattık.
NATO Zirvesi boyunca gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde dayanışma ruhuna vurgu yaptık. Türkiyesiz bir NATO'nun varlığını sürdürmesi dahi oldukça güçtür.
Bu çerçevede Litvanya Cumhurbaşkanı, Letonya Cumhurbaşkanı, Macaristan Başbakanı, Fransa Cumhurbaşkanı, Birleşik Krallık Başkanı, Almanya Şansölyesi, İspanya Başbakanı, Hollanda, Yunanistan Başbakanı, ABD Başkanı ile bir araya geldik.
Sayın Macron, Miçotakis ve Biden ile doğrudan temaslarımızı sıklaştırma konusunda mutabık kaldık. Çözüm yollarını bulma konusunda karşılıklı olarak ifade ettik. Biden ile yapılan görüşme göreve geldikten sonra ilk yüz yüze yapılan görüşme açısından çok önemliydi. Bu görüşmede ülkelerimiz arasında bilinen sorunları karşılıklı ifade ederek tekrar ortaya koyduk. Bununla kalmadık, asıl bundan sonraki işbirliği kapsamında görüş alışverişinde bulunduk. Sayın Biden ile bundan sonraki iş birliğimiz konusunda verimli bir görüşme yaptık.
ABD ile üstesinden gelinemeyecek hiçbir meselenin bulunmadığı konusunda mutabık kaldık. ABD ile olumlu ve yapıcı bir temelde yeni bir dönemin kapısını araladığımıza inanıyoruz. ABD ile diyalog kanallarımızı geliştirme ve maksimum faydaya dönüştürmekte kararlıyız.
Azerbaycan'daki programlarımız için salı günü geç de olsak Bakü'ye ulaştık. Aliyev ile birlikte Şuşa şehrine hareket ettik. Heyet üyelerimizle birlikte Şuşa'ya birlikte giderken savaşın acılarını görme imkânımız oldu.
Çoğu Türkiye menşeli firmaların 5-6 ay gibi kısa bir sürede bizim Karadeniz bölgemize benzeyen zor bir coğrafyada başardıkları önemli işleri görünce ülkemiz adına gurur duydum. İşgalden kurtarılan tüm Karabağ ve Azerbaycan topraklarının bölgenin asıl kimliğine yeniden kavuşturulacağı günler yakındır.
Azerbaycanlı muhacir kardeşlerimizin en kısa sürede evlerine dönebilmeleri için biz de üzerimize düşen her şeyi yapıyoruz, yapmayı sürdüreceğiz.
Karabağ zaferinin Azerbaycan ve bölge için ne anlama geldiği önümüzdeki günlerde anlaşılacaktır. Bölgenin yeniden huzura ve istikrara kavuşmasına en çok faydayı sağlayacaklardan biri önüne çıkan fırsatı değerlendirebilirse Ermenistan olacaktır.
Perşembe günü Antalya’da üçüncü defa başkanlığını üstlendiğimiz Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci’nin zirve toplantısını gerçekleştirdik. Bu zirve örgütün kuruluşunun 25. yılı olması dolayısıyla anlamlıydı. Türkiye, yürütülen projelere en kapsamlı desteği biz sağlıyoruz."
Salgın döneminin dünyada parlayan yıldızı olduk. Kısıtlamaları, üretim ve istihdam üzerinde olumsuz etki yapamayacak şekilde uyguladık. Turizmde KDV desteğini 1 ay uzatıyoruz
Yorumlar
Kalan Karakter: