Fikret Kar’dan rakamlarla “Çernobil” tepkisi
Yayınlanma :
14.01.2014 12:43


sorunu haline gelen Kurşun Fabrikası’nın halka yansımalarının durumun
vahametini bir kez daha gözler önüne serdiğini söyleyen Kar; “sorumlu
devlettir” dedi.
Kurşun Fabrikası’nın taşınmasına karşın, insanların
alanda bıraktığı zehri soluduğunu söyleyen ve “bu ölüm çukurunu kaldırmak
devletin görevidir” diyen Fikret Kar şöyle konuştu; “ Bu araştırmayı yaptık
çünkü, halktaki yansımaları önemliydi ve elde hiç veri yoktu. Gördük ki; ciddi
sağlık sorunları yaşanıyor. Halk devletten çözüm bekliyor. Bu araştırmayla,
bölge halkının buradaki sorunun farkında olduğunu ve çaresizliğini ortaya
çıkarmış olduk. Yaşadıkları sağlık sorunları had safhada ve elleri kolları
bağlı. Evlerini de bırakıp gidemiyorlar”.
Bu tehdidi ortadan kaldırmak için, belediyelerin yetki
ve yaptırımlarının olmadığını söyleyen Kar; “halkın da büyük oranda devleti
sorumlu tuttuğunu öğrenmiş olduk. Büyükşehir belediyemiz, üniversitelerimiz
gereğini yapıyor ve söylüyor. Söz bu araştırmayla birlikte, halkta ve devlette.
İnsanlar umutsuzluğa kapılmış. Acilen ayrıntılı sağlık taraması yapılması elzem
hale gelmiş durumda. TAEK ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı göreve davet
ediyorum. Göz göre göre insanları bu tehdide teslim edenlerin acilen harekete
geçmesi gerekiyor.” diye konuştu.
İntegral Araştırma Şirketi’nin araştırma sonuç
değerlendirmesi:
İntegral Araştırma Şirketi adına araştırmayı
değerlendiren Genel Müdür Feride Adıgüzel; Yapılan yüz yüze ve derinlemesine
görüşmelerde halkın kurşun fabrikası ile ilgili sahip olduğu bilgilerin
birçoğunun belgelenebilir olduğu tespit ettiklerini söyledi. Bazı belgelerin,
belli kurumlarda bulunduğuna belirten Adıgüzel;
“Son 15 yıldır” ifadesinin yoğun kullanılmasını ise dikkat çekici
bulduklarını belirtti.
Kurşun Fabrikası’nın bulunduğu bölgenin “Gelişmemişlik”
kriterlerinin tamamına yakınını içinde barındırdığını söyleyen feride Adıgüzel
şöyle konuştu; “Bölgenin en önemli sorunu iş olduğundan yakınlarındaki fabrika
gibi yerleri, “Ekmek Kapısı” olarak görmektedirler. Bölge halkının 70 yıl
faaliyet gösteren fabrikanın zararları ve yaşadıkları sağlık sorunlarını son
yıllarda tartışıyor olmaları da ekonomik anlamda fayda görmediklerini ortaya
koyan önemli bir veridir. Burada yaşayan insanlar öteki görüldüklerini bu
araştırmayla ortaya koymuştur. Bu çevre faciasının sorumluları olan devlet kurumları
sorun çözmek yerine ceza keserek sorumluluktan kurtulmaya çalışmaktadır. Oysa
bu facia ile iç içe yaşayan halk, sorunun tamamen ortadan kaldırılmasını
beklemektedir. Kesilen hiçbir ceza var olan ve yeni yeşeren hayatların bedelini
ödemeye yetmeyecektir. ”
İşte, fabrikanın bulunduğu Emrez ve Aktepe Mahalleleri
başta olmak üzere; Gaziemir’de; 1350 denekle anket yöntemi ve 56 derinlemesine
görüşme ile yapılan araştırmanın sonuçları…
‘ Eski kurşun fabrikasının radyasyon yaydığını biliyor
musunuz? Size zarar veriyor mu? Ne gibi sağlık sorunları yaşıyorsunuz? Sizce
bunların fabrikayla ilgisi var mı? Sizce sorunun çözüm mercii neresi?’ gibi soruların yöneltildiği araştırmada;
• Halkın; %65
oranında kurşun fabrikası ve yaydığı radyasyon tehdidinden haberdar olduğu; bu
oranın Aktepe Mahallesi’nde %81, Emrez’de %84; Sevgi Mahallesi’nde %70 olduğu
sonucuna ulaşılmıştır. Fabrika alanından uzaklaşıldıkça farkındalığı azaldığı
görülmüştür.
• ‘Kurşun
fabrikası sizce size zarar veriyor mu?’
sorusu yöneltildiğinde; %40.4 oranında “Evet” yanıtı alınırken, %5.2
oranında “Kısmen” yanıtı alınmış; halkın neredeyse yarısını, fikri olmayanlarla
zarar görmüyorum diyenler oluşturmuştur.
Burada da yine Emrez ve Aktepe Mahalleri’nden ağırlıklı olarak “Evet”
yanıtı alınmıştır.
• Sağlık
sorunları yaşayanların %35.1’i; bunu fabrikadaki alandan yayılan zehre
bağlarken; %9’u “Kısmen”, geriye kalan kesim ise “fikrim yok” ve “Hayır”
demiştir. Emrez Mahallesi yaşayanlarının sağlık sorunları konusundaki fabrika
farkındalığı ise %64’tür.
Kurşun fabrikasından zarar gördüğünü söyleyenlere; ne
tür sağlık sorunları yaşadıkları sorulduğunda ilk sırayı %33.& ile KANSER
almıştır. Derinlemesine yapılan görüşmelerde alınan ; ‘Yakınım kanserden öldü’,
‘Komşum, kızım, yakınım kanserden öldü’, ‘kan, cilt, kemik, meme, akciğer,
böbrek kanseri, nefes darlığı oldum/oldular’, ‘buraya taşındıktan sonra kanser
oldum/oldular’, ‘birkaç yıl öncesine kadar kokudan durulmuyordu’, ‘fabrikanın
yanındaki 196 sokakta çok kanser hastası var’, mahallemde 29 kanser hastası
biliyorum’ yanıtları oldukça çarpıcıdır.
KANSER’i; %27.9 ile
“kötü koku ve duman” izlemektedir. Bu başlıkta yapılan derinlemesine
görüşmelerde ise; ‘kimyasal, zehir gibi, acımsı bir koku ve duman soluyoruz’,
‘naylon kokusuna benziyor’, ‘is gibi, sis gibi bir duman çıkıyor’, ‘maskesiz
sokağa çıkamadık’, ‘çocuklarımız sürekli hasta’, Pencerelerimiz sürekli siyah
is oluyor’, rüzgar estiği zaman dışarda oturamıyoruz’, ‘ mermerlerin üstü
sararıyor ve çıkmıyor’ gibi yanıtlar gelmiştir.
Geriye kalan %48.5’i ise “astım, bronşit, nefes
darlığı”, “düşük ve ölü doğumlar”, “göz problemleri” oluşturmaktadır. Yine
derinlemesine görüşmelerde; ‘ komşularım bebeklerini düşürdü’, ‘babam gözünü
kaybetti’, ‘durup dururken sağ gözüm kör oldu, çocuğumun da gözünde sorun
çıktı’, ‘fabrikaya yakınız, kızım özürlü doğdu’, ‘mahallemde bir kız çocuğu
özürlü doğdu’ Sürekli dilekçe veriyoruz, şikayet ediyoruz ama sonuç
alamıyoruz’,’ yaklaşık 15 yıldır sağlık sorunlarımız arttı’, ‘Fabrikada
çalıştım, kurşun yıkanınca su, kanalizasyona, denize gidiyordu. Astım olduk’
gibi yanıtlar verilmiştir.
“Hükümet
dur demeli”
Özetleyecek olursak; süreç içinde, Türkiye Atom
Enerjisi Kurumu (TAEK) tarafından radyasyon tespiti yapılmış, Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı alanın 500m yakınından su kullanmayın uyarısında
bulunmuştur. Aynı bakanlık, daha sonra zehrin alanla sınırlı olduğunu söylemiş,
kamuoyu oluşmasına karşılık da fabrikaya, rekor çevre cezası uygulamıştır.
Ancak, sorun halen ortadadır ve tehdidini sürdürmektedir.
Yapılan araştırmada, sorunun çözüm noktası
sorulduğunda; katılımcıların %40.2’sinden ‘Hükümet’ yanıtı gelmiş; %60’ı ise
değişik ve neredeyse eşit oranlarda; ‘ Hepsi birlikte çözsün’ , ‘ Belediyeler
çözsün’, ‘bakanlık çözsün’ ve ‘kimse çözemez ’ yanıtlarını vermiştir.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: