Gazeteci Güngör Arslan'ı öldüren şahsın ilk ifadesi: Yazısını beğenmedim

Kocaeli'nin İzmit ilçesinde öldürülen yerel haber sitesinin sahibi Güngör Arslan, toprağa verildi.

Güngör Arslan'ın cenazesi, Fevziye Camisi’ne getirildi. Cenaze törenine Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, siyasi partilerin il başkanları, demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri, gazeteciler ve yurttaşlar katıldı.

Vali Yavuz, Güngör Arslan'ın eşi Suna Arslan'a başsağlığı dileğinde bulundu. Suna Arslan “Siz eğer bunu bulursanız, o zaman bana başsağlığı dileyin” dedi. Vali Yavuz ise "Hiç endişeniz olmasın bulacağız” diyerek cevap verdi.

Camideki törenin ardından 2 çocuk babası, 60 yaşındaki Arslan'ın cenazesi, toprağa verilmek üzere İzmit Bağçeşme Mezarlığı’na götürüldü.

ŞÜPHELİNİN İLK İFADESİ

Gözaltına alınan 21 yaşındaki Ramazan Ö.'nün ise emniyetteki sorgusu sürüyor.

Ramazan Ö.'nün ilk ifadesinde, yazısını beğenmediği için olayı gerçekleştirdiğini söyledi.

Polis, Ramazan Ö. ile bağlantılı olan kişileri tespit etmek için çalışmalarını sürdürüyor.

NE OLMUŞTU?

Cinayet dün (19 Şubat) saat 15.00 sıralarında Cedit Mahallesi, Muzaffer Fidan Sokak'ta meydana geldi.

Ses Kocaeli adlı haber sitesi sahibi Güngör Arslan, ofisinin önüne gelen Ramazan Ö. ile görüştü. Daha sonra Ramazan Ö. çıkarttığı tabancasıyla peş peşe ateş etti.

Göğsüne ve sağ bacağına isabet eden kurşunlarla ağır yaralanan Güngör Arslan, Kocaeli Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Arslan, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayın ardından kaçan Ramazan Ö. gözaltına alındı.
 

“Öldürülen ne ilk ne de son gazeteci olacağım”

Kocaeli’de, internet haber sitesi sahibi gazeteci Güngör Arslan, ofisinde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.

Arslan’ın dört yıl önce de bir saldırıya uğradığı ve saldırının ardından bir paylaştığı video ortaya çıktı.

Yayımladığı videoda, “Öldürülen ne ilk ne de son gazeteci olacağım” diyen Güngör Arslan’ın sözleri şöyle olmuştu:

• “Hepinizin bildiği gibi ben gazeteciyim. Bu kentte yaklaşık 30 yıla yaklaşan sürede gazetecilik yapıyorum. Yaptığım başka bir iş yok. Bu ülkede gazetecilik mesleğini yaptığınız zaman başına gelecekler aşağı yukarı belli. Bu ülkede gazeteci olduğu için saldırıya uğrayan, cezaevine giren, silahla öldürülen ne ilk gazeteci benim ne de son gazeteci ben olacağım. Bu ülkede Abdi İpekçi’ler Uğur Mumcu’lar öldürüldü, onlarca gazeteci cezaevinde yattı, yatıyor. Onlarca, yüzlerce gazeteci de fiziki saldırıya maruz kaldı, ben de onlardan bir tanesiyim. Ben de böyle bir saldırıya dün akşam maruz kaldım. Bu benim başıma gelen ilk saldırı değil; daha önce pekçok yerde silahlı saldırı ve suikast girişimine maruz kaldım. Bundan sonra da mutlaka bunlar başıma gelecek. Sebebi de şu; gazetecilik mesleğimi yapmaya çalışıyorum. Ben bugün de yazdım yarında yazmaya devam edeceğim.”