yazılı açıklamada Diyanet İşleri Başkanlığı gibi birleştirici, bütünleştirici bir görevi olan
Görmez’in sözleriyle ayrımcılık yaptığını ifade eden Susam, “Diyanet İşleri
Başkanı’na görevi nedeniyle saygı duyarız. Ancak İzmir’deki İslam anlayışının
Türkiye’nin genelinden daha farklı olduğunun

bunu değiştirmek üzere atandığını söylemesi kabul edilemez. Böyle bir mevkide
bulunan bir dini görevlinin ayrıştırıcı değil bütünleştirici, siyasetten uzak,
herkese eşit mesafede ve herkesin saygısını kazanmış bir kişi olması
gerekmektedir” dedi.
Diyanet
İşleri
Başkanı’nın sözlerinin İzmir’e tayin edin yeni müftüyü de zor durumda
bıraktığını ifade eden Susam, “Din Allah’la kul arasındadır. İzmir’in,
Konya’nın, İstanbul’un dini olmaz, kişilerin dini olur. İzmir’in dini
anlayışının farklı ya da eksik olduğunu söylemek yanlıştır. Görmez’in sözleri,
göreve başlayan yeni müftünün İzmir’i dönüştürmek için gönderildiği gibi bir
anlama da gelmektedir. Böyle bir anlayış yeni müftüyü de zor durumda bırakır;
İzmirlinin yeni müftüye mesafeli durmasına neden olur. Diyanet İşleri
Başkanı’nı İzmir’le ilgili sözlerini düzeltmeye davet ediyorum” diye konuştu.Aytun Çıray, ; “Hayret ve Dehşet içerisinde okudum”
Bir diğer İzmir Milletvekili Aytun Çıray ise, Diyanet İşleri
Başkanı Sn. Mehmet Görmez’ in İzmir’de yapmış olduğu bir açıklamayı hayret
ve dehşet içerisinde okuduğunu ifade ederek şunları dile getirdi;
“Sayın Görmez, din görevlilerine yaptığı konuşmada “Kentin manevi hayatını din görevlileriyle
yeniden ayağa kaldıracak, iş

getirmiş ve “İzmir dindarlığının farklı olduğunu” ve
“İrfan geleneğine ihtiyacı olduğunu” söylemiş.
Bu sözler
ancak, İzmir’i “Gâvur” zanneden çağdışı bir anlayışın
uzantısı olabilir. Bu sözleri biz İzmirlileri üzmüştür.
Başkan’ın, İzmirlilerin İslâmiyet tarihi boyunca “İrfan geleneğini” kazanamadıklarını düşünmesi bilgi eksikliğidir.
Kentin manevi hayatı düşmüşmüdür ki atadığı müftü din görevlileriyle “yeniden” onu ayağa kaldıracaktır. Bu
sözler İlahiyat eğitimi almış bir akademisyenin cümleleri olamaz. Bu sözler
İzmir’i “gâvur” zanneden
çağdışı bir anlayışın uzantısı olabilir. Kanaatimizce Sayın Görmez’in İzmir
hakkında en ufak bir fikri ve tefekkürü (Gereği gibi ve hikmetle düşünme)
yoktur. Eğer Diyanet İşleri Başkanı gereği gibi ve hikmetle düşünebilseydi
gaflete düşüp İzmirlileri derinden üzecek sözlerden uzak dururdu. Sn. Görmez,
İzmir’de bu gezegenin hiçbir yerinde görülemeyecek bir hoşgörü ve toleransa
kaynaklık yapan bir İrfan geleneğinin pratik tezahürlerinden habersizdir. İzmirlilerin dindarlığı Türkiye coğrafyasının tümünde olduğu
gibi–elhamdülillâh- Allah adına aldatmayan ve aldanmayan saf bir dindarlıktır. İzmir,
“Yaradılanı yaradandan ötürü seven” bir
anlayışın zirveye ulaştığı kenttir. Ama Sayın Görmez İzmir sosyolojisini
anlayamamış, ayrıca elinde bir imanometre varmış gibi İzmir’in dindarlık
seviyesini ölçmeye çalışmıştır. Türkiye Cumhuriyetinin en önemli kurumlarından
biri olan Diyanet İşleri Başkanlığı böylesine bir liyâkatsızlığı hak etmemektedir.
İzmir hakkında en ufak fikri olmayan sayın Görmez’in İzmirlilerden özür
dilemesini bekliyorum.”

CHP Parti Meclisi Üyesi ve İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel’de AKP
İktdarı döneminde İzmir’e yönelik karalama, aşağılama ve nefret söylemleri
sınır tanımadan devam ettiğini belirterek; “Başbakanın Gavur İzmir söylemiyle
başlayan, Başbakan yardımcısı Hüseyin Çelik’in kirli, sümüklü İzmir söylemiyle
devam eden, en sonda Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım -huyunu değiştirsin,
İzmir’in Milletvekili olmaktan Hicap duyuyorum- demişti. Buna karşın biz
Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekilleri olarak İzmirli olmaktan da, İzmir’in
Milletvekili olmaktan da onur ve şeref duyduğumuzu İzmirlilere olan minnet
duygumuzu ifade etmiştik. AKP’lilerin Başbakan ve Bakanlar düzeyinde süren
İzmir düşmanlığı, karşıtlığı, nefreti bugünde Diyanet İşleri Başkanının ayrımcı
açıklamaları ile İzmir bir kez daha incitilmiştir. İzmir irfan geleneği, yardımlaşma,
dayanışma duygusu en güçlü kentlerimiz arasındadır. İzmir Atatürk’ün değimiyle
fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür bir
kenttir. İzmir tarihi boyunca çok farklı inançtan ve etnik kökenden insanın
barış içinde bir arada yaşadığı bir kenttir. İzmir kardeşliğin hoşgörünün
kentidir. Artık yeter!!! İzmirliye yönelik düşmanca, saygısızca açıklamalar
yapmaktan vazgeçin. Biz nefrete karşı bir arada yaşamı savunmaya devam edeceğiz. İzmirliler kendilerine yönelttiğiniz bu ağır
hakaretlerin cevabını, ilk seçimlerde sandıkta verecektir. Bütün bu söylemleri
kınıyorum” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: