Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Sami Toyran: “Göz numaranız kalıtsal olarak sizde belirlenmiştir”
Yayınlanma :
04.02.2021 18:42


Göz numaranız kalıtsal olarak sizde belirlendiğini söyleyen Toyran, “Gözü dışardan bozan çevresel faktör numara bazında yok. İleriki yaşlarda göz numaranız kendisini belirler. Bu yüzden tablet, bilgisayar ve telefon gibi çevresel faktörler gözü bozmaz. Teknolojik aletlerin gözde zararı uzun zaman göz kapağı açık kaldığı için göz kurumasına neden olur. Çünkü bir şeye odaklandığımız zaman dakikada göz kırpma sayımız azalır. Göz kuruluğu da kalıcı bir şey değildir. Bir süre sonra geçer” ifadelerini kullandı.
“Lazer sadece refraksiyon için kullanılmaz”
Lazer Operasyon hakkında konuşan Toyran, “Lazer operasyonları genellikle miyop, hipermetrop, astigmat olan hastalara uygulanan bir yöntemdir. Lazer sadece refraksiyon yani göz bozukluğu düzeltmesi için yapılmaz. Hasta eğer geçmişte bir hastalık geçirmiştir ve korneasında bir iz kalmıştır bu izin silinmesi içinde lazer tedavisi uygulanır” diye konuştu.
“Göz numaranız Yüksekse lazer önermiyorum”
Toyran, Lazerin en sık miyop hastalara uygulanan bir yöntem olduğunun altını çizerek “Göz numarası çok düşük ve çok yüksek hastalar için lazeri önermiyorum. Göz numarası büyük hastalar lazer tedavisi gördüğü zaman retina yırtığı ile karşı karşıya kalabiliyoruz onun yerine göz merceğini kullanabiliriz” dedi. Lazerde doktorun tecrübesi, kullanılan cihazın teknolojisi çok önemli olduğunun önemini vurgulayan Toyran, “Ameliyat dışında ameliyattan sonra ki süreçte çok önemli. Yapılan uygulamalar komplikasyonlar geliştirebilir. Bu yüzden hastayı Ameliyattan sonra ki süreçte takip edilmeli. Tüm yan etkileri hastaya anlatılmalı eğer ameliyattan sonra beklenmedik bir komplikasyon gelişirse bununla baş edebilecek donanıma sahip olmak gerekir” ifadelerini kullandı.
“Lazerle göz bozuklukları bitmiyor”
Lazerle göz bozuklukları bitmeyeceğini söyleyen Toyran, “Yüzde 98’e yakın bir başar şansımız var yüzde 2’lik bir kısım kalabiliyor. Çünkü lazer uyguladığımız bölge canlı bir doku, bu doku lazere tepki verebiliyor. Eğer hastada sürecin sonunda göz rahatsızlığı devam ediyorsa tekrar lazer uygulanabilme şansımız var. Kornea yatağının yeterli kalınlıkta olup olmadığı tekrar ölçülüyor eğer kornea kalınlığı yeterliyse tekrar lazer uygulanabilir” dedi.
“Çocuklarda katarak tedavi edilmediğinde göz tembelliğine neden olur”
Toyran, Yetişkinlerde görülen göz hastalıkları bebeklerde de göreceğini belirterek şu ifadeleri kullandı;
“Bebeklerde göz muayenesi doğdukları andan itibaren başlar. Doğdukları andan itibaren bakılan ilk şey göz enfeksiyonu olup olmadığıdır. Olası enfeksiyonlara karşı tedbir amaçlı tedavilere başvurabiliriz. Gözün normal gelişimden olup olmadığına bakarız. Yani bu ilk 1 ay içerisinde yapılması gerekir çok hayati bir muayenedir. Bu hastalıklar karşımıza katarak, göz tansiyonu veya gözlerde kayma şeklinde ortaya çıkar. Bu üç hayati hastalığın tespiti ilk bir ay içinde mutlaka yapılmalı ve bu süre içerisinde tedavi edilmelidir. Özellikle katarak zamanında tedavi edilmediğinde gözde tembelliğine neden olur ve hayat boyu kalıcı hale gelir. Gözlerde kayma yok mu var mı ona bakarız. Kayma, göz kaslarının gelişim bozukluğuyla da ilgili olabilir veya yüksek bir kırma kusuruyla da ilgili olabilir.”
“Göz Tansiyonunu aile tespit edebilir”
Göz tansiyonunu biz de tespit edebiliriz anne babalar da edebilir ifadelerini kullanan Toyran, “Bazı tansiyonlarda iki göz arasında ki farklılıklardan belli olur. Mesela bir gözün diğer göze göre daha iri bir yapısı olur. Bir diğer bulgu gözlerde sulanma ve kızarıklıktır. Göz tansiyonunun en kısa zamanda tespit edilip ameliyat edilmesi gerekir. İlk 1-1,5 yaşında bu tansiyon tespit edilebilir. 1 yaşına kadar olan tansiyonlara doğumsal tansiyon denir” dedi.
“Çocuklarda 3 yaşına kadar 6 ayda bir kontrol gerekiyor”
Toyran, Çocuklara 3 yaşına kadar düzenli olarak 6 ayda bir doktor kontrolü gerektiğini söyleyerek “3 yaşında sonra da yıllık kontroller yapılması lazım. Bu kontrollerin okul öncesi döneme kadar devam etmesi lazım. Göz hastalıkları çocuğu hem öğrenmesini etkiler hem de mental motor gelişimini etkileyen bir sorundur” sözlerini söyledi.
Çocuklarda göz tembelliğini anlatan Toyran şu ifadeleri kullandı;
“Göz kapağının normal bir genişliği vardır. En basitinden yeni doğan bir çocukta göz kapağı düşüklüğü varsa göz kapağı aşağı düşer ve çocuğun gözüne ışık girmediği zaman bu göz tembelliğine neden olur. Göz kapağı düşüklüğünün zamanında tedavi edilmesi lazım. Diğer bir durum ise eğer çocuk çok sık göz enfeksiyonu geçiriyorsa bir zaman sonra korneada iz kalmaya başlar ve ışık giremez bu da tembelliğe yol açar ya da çocukta doğumdan kaynaklı katarak varsa da göz tembelliği görülür. İleriki yaşlarda durum çok daha farklı. Yetişkinlerde gözün gelişimi tamamlandığı için ne kadar kapanırsa kapansın sonuçta düzeltildikten sonra hiçbir sıkıntı yaşanmaz.”
“Çapaklanma beyaz ise alerjik sebeplerdendir”
Birçok insanın Bahar aylarında yaşadığı çapaklanma sıkıntısına da değinen Toyran, “Çapaklanmanın birçok nedeni vardır. Bize çapaklanma rahatsızlığı ile gelen hastalara rengini soruyoruz. Eğer sarı-yeşil arası ise enfeksiyona bağlıdır. Antibiyotik tedavisi uyguluyoruz Beyaz ise alerjik sebeplerdir” dedi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: