İZDEMİR Enerji Üretimi A.Ş. tarafından Aliağa – Horozgediği
mevkiinde yapımı devam eden termik santralin, elektrik enerjisini ulusal
şebekeye bağlayacak yüksek gerilim hattının üzerinden geçeceği Horozgediği Köyü
halkının ciddi bir tehlike ile karşı karıya olduğunu belirten Güler, “yüksek
gerilim hattının neden olacağı elektromanyetik dalgalar ile çok ciddi sağlık
sorunları ortaya çıkabilecektir. Konuya ilişkin Aliağa Sulh Hukuk Mahkemesi
tarafından oluşturulan, aralarında üniversite bilim insanlarının hazırladığı
bilirkişi raporu var. Elektromanyetik dalgalara maruz alanların olası
kanserojen riski içerdiği raporda belirtilmiş. Yine bu kadar yakın bir yerde
elektromanyetik dalgalara maruz çocuklarda lösemi hastalığı riskinin yüksek
olduğu vurgulanmış ancak; tüm bunlara karşı konu görmezden gelinerek
çalışmalara devam edilmektedir” dedi.
“Yangından mal m

kaçırıyorsunuz?”
Böylesine riskli bir uygulamanın düzensiz ve özensiz bir
şekilde yapılmasını da eleştiren Güler, “ vatandaşa hiçbir açıklama yapılmadan,
bilgi verilmeden ben senin yerini istimlak ettim ve bankaya da paranı yatırdım
deniyor…Daha yapımı devam eden bir santral var ortada. Olağanüstü zamanlarda kullanılacak bir
yöntemle yani acele kamulaştırma yöntemiyle insanların evini tarlasını
kamulaştırıp, vatandaşın karşısına işçileri ardından da jandarmayı
gönderiyorsunuz! Yangından mal mı kaçırıyorsunuz? Bu nasıl bir anlayıştır?”
dedi.
Yüksek gerilim hattının sanayi imarlı arazilerin
kamulaştırma bedelinin yüksek olmasından dolayı, hattın Horozgediği Köyü
üzerinden geçirildiğine dair köylülerin şikayetlerini dinlediğini ifade eden
Güler, “ insan sağlığını para karşılığında hiçe sayan bir anlayışı kabul
edemeyiz. Sırf birilerinin daha fazla kazanç elde etmesi uğruna vatandaşın
canını riske etmek hiçbir sorumlu anlayışın ve yöneticinin uygulaması olamaz.
Vatandaşımız malımızdan vazgeçtik canımızın derdindeyiz diyerek endişelerini ifade
ediyor. Halk sağlığını tehdit etmeyecek bir yerden değil de sırf daha ucuza
kamulaştırma olsun diye ve olağanüstü yöntemde kullanılacak bir kamulaştırmanın
uygulanmasının kamu ahlakı ve anlayışı ile bağdaşır hiçbir yönü yoktur” dedi.
“Halk sağlığına ve
hukuka duyarlı olamaya çağırıyorum”
Konunun hem idari mahkemede hem de asliye hukuk mahkemesinde
devam ettiğinin altını çizen Güler, “devam eden yargı süreci var. Buna karşılık
köylüler taşeron işçileri ve kolluk güçleri ile karşı karşıya getirilerek büyük
bir huzursuzluk yaratılıyor. Hukuk devletinde yaşadığımızı düşünüyoruz.
Böylesine önemli ve yaşamsal değerde bir konu hukuk tanımaz bir anlayışla
sürdürülemez. İlgili ve yetkili herkesi halk sağlığına ve hukuka duyarlı olmaya
çağırıyorum” dedi.
İzmir Milletvekili ve CHP Parti Meclisi Üyesi Birgül Ayman
Güler’in TBMM Başkanlığına yanıtlaması istemiyle Enerji ve Tabi Kaynaklar
Bakanı Taner Yıldız’a yönelttiği sorular şöyle:
1. Horozgediği Köyü üzerinden geçirilecek olan yüksek
gerilim hattı projesinin ÇED raporu var mıdır? Varsa ne zaman ve nasıl bir
süreçle temin edilmiştir?
2. Yüzlerce insanın yaşadığı bir köyün ortasından – üstünden
geçecek yüksek gerilim hattının zararları konusunda bir çalışma yapılmış mıdır?
Sonuçları nelerdir?
3.Köylülerin ev ve tarlalarının acele kamulaştırma
yöntemiyle yapılmasının nedeni nedir? Acele kamulaştırmayı gerektirecek
olağanüstü durum söz konusu mudur?
4.Köyün üstünden geçecek yüksek gerilim hattı projesinde
güzergah değişikliği yapılmış mıdır? Yapıldıysa önceki güzergah nasıldı?
Şimdiki güzergah neresi? Değişikliğin nedenleri nelerdir?
Yorumlar
Kalan Karakter: