Hostesliği bıraktı, çocukluk hayalini gerçekleştirdi
İzmir’de 10 sene boyunca yaptığı hosteslik mesleğini bırakıp büyükbaş hayvan çiftliği kuran 49 yaşındaki Nurcan Kaplan, hostes üniformasını çıkarıp çizmelerini giydi. Her hayvana ismiyle hitap edip onları elleriyle besleyen Kaplan, “Seyahat edilirken tek tip kıyafetli, bakımlı kadınlarla konuşmanın her zaman bir albenisi vardır. Ben o bakımlı olduğum durumdan ayağına çizmesini, kafasına şapkasını geçirmiş makyajsız bir duruma geçtim” dedi.
Yayınlanma :
21.06.2021 19:21


Hostesliği bıraktı, çocukluk hayalini gerçekleştirdi
Hayvanlarla iç içe bir çocukluk geçirdiğini belirten Kaplan, “Çiftçilik zaten ailemizde olan bir meslekti. İdealimde hep bir çiftliğimin olması ve hayvancılıkla uğraşmak vardı. Ancak bunu gerçekleştirememiştim. Ailemle bir süre yurt dışında yaşadıktan sonra Türkiye’ye geldim. Alman bir firmanın tercümanlığını yaparken gazetede bir ilan gördüm ve hemen hosteslik için müracaat ettim. 10 yıl hosteslik yaptım. Evlenip çocuklarım dünyaya geldikten sonra vardiyalı çalışmak çok zor geldi. Toprağa geri dönmek istedim ve bir çiftlik satın aldım. Ardından hayvanlarımı aldım. Zor ve meşakkatli bir süreçti. Kadın olduğum için başlarda zorlandım. Özel bankalardan kredi çekerek hayvancılığa başladım ama bu işi yapmaktan büyük mutluluk duyuyorum” diye konuştu.
“Bakımlı hostes”ten “çizmeli hayvancı”ya
Hosteslikten hayvancılığa geçiş sürecinin de zorlukları olduğunu ifade eden Kaplan, “Seyahat edilirken tek tip kıyafetli, bakımlı kadınlarla konuşmanın her zaman bir albenisi vardır. Ben o bakımlı olduğum durumdan ayağına çizmesini, kafasına şapkasını geçirmiş makyajsız bir duruma geçtim. Tabii ki zor. Bakımlı ve şık kıyafetlerden sonra bu şekilde giyinmeyi kabullenmek de zordu. Halâ da saçım sarı olduğu için aykırı görünüyorum. Yurt dışından hayvan gelirken limana gittiğimde kimse benim gibi birinin oraya gidip hayvan tedarik edeceğini, hayvanları yükleyip taşıyacağını tahmin etmemişti. ‘Bu kadın neden buraya gelmiş, besi danası mı almaya gelmiş?’ diye şaşırmışlardı ancak çok centilmence davranışlarla da karşılaştım. Bu konuda pozitif ayrımcılığı da yaşadım ancak ‘saçı uzun aklı kısa’, ‘hayvandan anlamaz’ sözlerini de duydum. Ben aslında çocukluğumdan beri hayvanların içindeydim. Küçükken hayvan sürmesini, kuzunun nasıl beslendiğini, ineğin nasıl sağıldığını biliyordum” sözlerine yer verdi.
“Kadınlar bu işlere girmekten korkmasın”
Pandemi nedeniyle sıkıntılı günler geçirdiklerini, bazı hayvanların bu süreçte satmak durumunda kaldığını dile getiren Kaplan, “Pandemi sonrasında pek çok sıkıntı yaşadık ama bu iş keyifli bir iş. Zor, tatili olmayan ama duygusu olan bir iş. Kadınlar bu işlere girmekten korkmasın. Çünkü bu hayvanlar da bir anne. Biraz emekle harikalar işler yapabilirler” ifadelerini kullandı. Kaplan, kooperatiflerin ve damızlık birliklerinin hayvancılıkla uğraşanları desteklemesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: