İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sokağa çıkma yasağının yaklaşık 2 saat kala duyurulması ve insanların panikle market ile fırınlara hücum etmesi konusunda konuştu. Yaşanacakları tecrübesi olsa dahi öngöremediğini söyleyen Soylu, “Ama yine de o saatteki bu çok sınırlı birikmenin büyük bir problem oluşturacağını düşünmüyorum” diyerek görüşünü dile getirdi. Soylu, kararın zamanlamasının bakanlığa ait olduğunu da belirtti.
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, bugünkü köşesinde Soylu ile cuma gecesinde yaşanan izdiham hakkında konuştu.
“Üretim ve tedarike zarar vermeyeceğini düşündük”
Soylu’nun açıklamaları şöyle:
Hafta sonu iki günlük sokağa çıkma yasağı kararı aldık. Çünkü bu kararın üretim ve tedarik zincirine zarar vermeyeceğini düşündük. Bu açıdan önemli bir karardır.
“Sınırlı sayıda birikme oldu”
Bir buçuk-iki saatlik bir süreçte bazı kısıtlı bölgelerde bir yığılma oldu. Çok sınırlı sayıda bir birikme oldu. Doğrudur. Ben bunu öngörmedim. Tecrübem var. Ama yine de o saatteki bu çok sınırlı birikmenin büyük bir problem oluşturacağını düşünmüyorum.
“Eleştirileri ve hakaretleri kabul ettim”
Zamanlaması açısından alınan karar, bakanlığımıza ait bir karardır. Bir kez daha söylüyorum: Eleştirileri de aldım kabul ettim. Hakaretleri de kabul ettim.
“Diğer ülkeleri inceledik”
Biz diğer ülke örneklerini inceledik. O örneklerde şunu gördük: İki-üç gün önce ilan edilen sokağa çıkma yasakları marketlere büyük bir hücumu getiriyor. Böyle bir şey yaşanmasın istedik.
“Muhakkak risk olacaktı, 250 bin 300 civarı insan sokağa çıktı”
Vatandaşımız yasağın ilanihaye devam edeceğini düşünüyor. Sınırlı birikmenin nedeni budur. Ama şundan eminim: Nasıl bir yöntem izlersek izleyelim muhakkak bir risk olacaktı. Sonuçta o saatte sokağa çıkanların sayısı 250 bin-300 bin civarındadır.
“Sonuçta herkes evde”
Sonuç olarak baktığımızda herkes evlerine çekildi... Gece saat 00.05 itibariyle bu başarıyla sağlandı. Sokaklarda kimse kalmadı. Sokağa çıkma yasağı, hafta içine sarkmayacak. Bu kesin. Pazar gecesi (bu gece) saat 24.00 itibarıyla yasak bitecek.
Ahmet Hakan, kendi görüşünü de “Keşke olmasaydı” diye özetlerken Neyse... Neyse... Olan oldu artık. Ama hiç değilse bu bir ders olsun bari. Olsun ki... Bir dahaki sefere kimseye hiçbir faydası olmayan şu lanet olası ‘keşke’ kelimesini kullanmak durumunda kalmayalım” ifadesini kullandı.
Hürriyet, Independent Türkçe
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, bugünkü köşesinde Soylu ile cuma gecesinde yaşanan izdiham hakkında konuştu.
“Üretim ve tedarike zarar vermeyeceğini düşündük”
Soylu’nun açıklamaları şöyle:
Hafta sonu iki günlük sokağa çıkma yasağı kararı aldık. Çünkü bu kararın üretim ve tedarik zincirine zarar vermeyeceğini düşündük. Bu açıdan önemli bir karardır.
“Sınırlı sayıda birikme oldu”
Bir buçuk-iki saatlik bir süreçte bazı kısıtlı bölgelerde bir yığılma oldu. Çok sınırlı sayıda bir birikme oldu. Doğrudur. Ben bunu öngörmedim. Tecrübem var. Ama yine de o saatteki bu çok sınırlı birikmenin büyük bir problem oluşturacağını düşünmüyorum.
“Eleştirileri ve hakaretleri kabul ettim”
Zamanlaması açısından alınan karar, bakanlığımıza ait bir karardır. Bir kez daha söylüyorum: Eleştirileri de aldım kabul ettim. Hakaretleri de kabul ettim.
“Diğer ülkeleri inceledik”
Biz diğer ülke örneklerini inceledik. O örneklerde şunu gördük: İki-üç gün önce ilan edilen sokağa çıkma yasakları marketlere büyük bir hücumu getiriyor. Böyle bir şey yaşanmasın istedik.
“Muhakkak risk olacaktı, 250 bin 300 civarı insan sokağa çıktı”
Vatandaşımız yasağın ilanihaye devam edeceğini düşünüyor. Sınırlı birikmenin nedeni budur. Ama şundan eminim: Nasıl bir yöntem izlersek izleyelim muhakkak bir risk olacaktı. Sonuçta o saatte sokağa çıkanların sayısı 250 bin-300 bin civarındadır.
“Sonuçta herkes evde”
Sonuç olarak baktığımızda herkes evlerine çekildi... Gece saat 00.05 itibariyle bu başarıyla sağlandı. Sokaklarda kimse kalmadı. Sokağa çıkma yasağı, hafta içine sarkmayacak. Bu kesin. Pazar gecesi (bu gece) saat 24.00 itibarıyla yasak bitecek.
Ahmet Hakan, kendi görüşünü de “Keşke olmasaydı” diye özetlerken Neyse... Neyse... Olan oldu artık. Ama hiç değilse bu bir ders olsun bari. Olsun ki... Bir dahaki sefere kimseye hiçbir faydası olmayan şu lanet olası ‘keşke’ kelimesini kullanmak durumunda kalmayalım” ifadesini kullandı.
Hürriyet, Independent Türkçe
