İzmir’in Türkiye’nin 3’üncü büyük kenti ve partileri için
son derece önemli bir kent olduğunu bu nedenle sık sık ziyaret ettiğini ifade
eden CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan
Günaydın bu konuda bazı basın yayın organlarında yer alan iddiaların gerçeği
yansıtmadığını ifade etti. İzmir’de bazı basın yayın organlarında yer alana belediye
başkanları ile ilgili anketlere de değinen Günaydın bu konuda kimseye açıklama
yapmadıklarını çıkan haberlerin manipülasyon olduğunu iddia ederek şunları
ifade etti;
“Seçim anketleriyle ilgili bir manipülasyon var. 100 noktada
anket yapılmıştır. Bu anketler aşağı yukarı 250 bin deneğe sorulmak suretiyle
gerçekleştirilmiştir. Sonuçlardan elde edeceğimiz verilerle ilgili
değerlendirmeler yapacağız. Seçimlere kadar 4 adet daha anket yaparak 1 Milyon
kişiye ulaşarak karar destek mekanizma oluşturacağız.”
İzmir’de açık ara
öndeyiz
İzmir’de nüfusu 100 binin üzerinde 12 ilçe ve Büyükşehir
Belediyesi için bilimsel örnekleme metodu ile anket yaptırdıklarını belirten
Günaydın elde edilen sonuçların kamuoyuna yansıtılanın tam tersi olduğunu ifade
etti. Günaydın İzmir’deki sonuçla ilgili şunları dile getirdi;
“Tire ve Bayındır dahil olmak üzere 2014 Mart seçimlerinde
İzmir’in tüm belediyeleri CHP’li belediyelerce yönetilecek. Tarihi rekorlar
kırılacak yerler var. En sorunlu yerlerde bile CHP’nin AKP’nin oldukça üzerinde
olacak bir siyasi tablo gösterdiğini söylemek istiyorum.
Orta yerde bir sorun yok. Elde ettiğimiz başarıyı daha
yukarı çekmek için bir çalışmanın içerisindeyiz. 12 yerde yaptık anketi.
Metropol ilçelerin tümünde AKP’nin açık ara farkla öndeyiz. Karabağlar, Buca,
Bayraklı ve Çiğli’de AKP ile yarış yok. AKP kendini bir yarışın içinde sanıyor
olabilir. Bu dört ilçede de seçimi rahatlıkla alabilecek şekilde AKP’nin
önündedir. İzmir’in bütün belediyeleri CHP’lilerce yönetilecektir. Kimsenin
kuşkusu olmasın. Bu anketlerimizde partinin oyu, ilçe belediyelerinin oyu,
büyükşehirin oyları karşılaştırılmaktadır. Ortada başarısızlık var onların
çözümü tartışılıyor iddiaları gerçek değil. Çalışmamızdaki amaç başarımızı
arttırmaktır.”
değerlendirdi
Anketin Türkiye genelinde 100 ayrı noktada gerçekleştirilen
anketin partinin durumunu görmek için yapıldığını da ifade eden Günaydın, “Bu
kamuoyuna açıklanmak üzere yapılmış bir anket değil. Tam tersine bu CHP’nin
aday ve strateji belirlemesine katkı sağlanması için yapıldı. Kamuoyunda bu
anketleri çarpıtmaya gayret edenler var. Bu manipülasyonu önlemek için kısmi
bilgilendirme yapıyoruz” dedi
Günaydın ankette yer alan sonuçları ise şöyle anlattı;
“İstanbul’da da 12 CHP belediye açısından sorun yok. Beyoğlu,
Beykoz, Çekmeköy gibi altı yedi yeni ilçeyi de katacağız. Ve büyük ilçelerin
oyuyla da CHP 2014 Martında İstanbul’u alacak. Trakya açısından tarihi bir
rekor gelmekte olduğunu söyleyeyim. Biz İzmir’i geliştirme amacıyla sınırlı bir
siyaset anlayışına sahip değiliz. Ege illerinden Balıkesir’de üç parti at başı
gidiyor, bu CHP lehine dönüşeceğine dair kuşkumuz yok. Akdeniz’de Muğla ve
Aydın’dan başlayarak Antalya ve Mersin üzerinde spekülasyon var. Antalya ve
Mersin de hem kentsel hem kırsal alanda açık farkla öndeyiz. Mersin’de üç
partili yarış var. MHP de var. Mersin’de en ufak sorun görmüyoruz. Eskişehir ve Ankara, Eskişehir’de Sayın
Büyükerşen Başkanlığı’nda CHP adına çok doğru bir belediye yönetimi
sürdürülüyor. 2014 te de yine CHP denilecektir. Ankara’da Melih Gökçek’in
oyları partisinin oylarının 20 puan gerisindedir. Melih Gökçek yine 3’üncü partide
aday gösterilme sürecine girmek istiyorsa, yapmadıklarını yapmak durumundadır.
Çankaya’sından Yenimahalle’sine Etimesgut’tan Mamak’a Ankara yarışında CHP çok
ciddi varlık gösterecek. Karadeniz’de Artvin’inden Zonguldak’ından,
Giresun’undan Sinop’una CHP başarılı bir performans gösteriyor.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da en anlamlı çabaları ortaya
koymuştur. Ancak bu çabalarının karşılığı hak ettiği oy düzeniyle kendisine
geri dönmüyor. Bu bölgelerde iddialı olduğumuz belediyeler vardır. Ancak
alamadığımız yerlerde de oy oranımızın kıyaslanmayacak ölçüde yükselecek oy
oranımız.”
Gökçek Ankara için
çalışsın
Ankara Bütünşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in İzmir’de
yaşanan su baskınları ile ilgili sosyal paylaşım sitesinde Twitter’de attığı
mesajlarla ilgili soruya da cevap veren Günaydın, “Melih Gökçek’e bir Ankara
Milletvekili olarak bir tavsiyede bulunuyorum. Sabaha kadar twitterde bulunup
öğlene kadar uyumak yerine kentin soruna odaklanın. Sorunlarını çözmesi gereken
yer Ankara. 18 yıldır orada başkansınız. 12 Haziran seçimlerinden 3 gün sonra
15 Haziran’da Ankara’ya bir günde ciddi yağış düşünce Ankara’nın tüm alt
geçitlerinde insanlar mahsur kaldı. Arabalarında mahsur kalanlar yüzerek çıktı.
Daha çok yakında Aykut Fındıkçı adlı bir yurttaşımızın aracını terk ederek, içi
su dolu alt geçitten yüzerek geçtiği olay nedeniyle açtığı davayı kazandı.
Gökçek’in laf yetiştirmek yerine Ankara’nın sorunlarına odaklanması gerekiyor.
Ben Melih Beyin yerinde olsaydım hiç konuşamazdım. 18 yıldır Ankara’yı yöneten
belediye başkanı olarak bir metre metro yapamadığı için 2011 nisan ayında
Ankara metrolarını yapma görevi Ulaştırma Bakanlığı’na devredilmiştir.
Önümüzdeki haftalarda başkent doğalgaz dosyası, demir kafes dosyası gibi
çeşitli dosyaları açarak Gökçek’in Ankara için ne büyük felaket olduğunu
paylaşacağız. İzmir’in sorunlarını
masaya yatıralım ancak Melih Gökçe İzmir’in ilgilisi değildir” dedi.
Çöp sorunu ortak
akılla çözülecek
Bir soru üzerine İzmir gündemini meşgul eden Katı Atık
Bertaraf Tesisleri konusuna da değinen CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan
Günaydın, “İzmir gibi bir kentin katı atık bertaraf tesisinin tamamlanıp
açılması gerekli, yer seçimi de zorunludur. Bir yer seçilecektir. Bu yerin
paydaşların ortak görüşlerinin alınarak belirlenmesi esastır. İl başkanlığı, Büyükşehir
Belediyesi ve ilçe belediye başkanlarının bir araya gelerek en uygun yeri
tespit edeceklerine inanıyoruz. Tartışmanın olması doğaldır. Çevresine ve
kentine duyarlı yurttaşların yaşadığı bir kentte yaşanması doğaldır. Bir kriz
yok. Karar üretme sürecinde fikirlerin tartışılması söz konusudur” diye
konuştu.
Bütünşehir hesapları
da tutmayacak
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından kabul edilen
Bütünşehir Yasası hakkındaki görüşlerini de açıklayan Günaydın, “Bütünşehir
Yasası geçti. Cumhurbaşkanı yasayı onayladı. Ben İzmir özelinde şunu
söyleyebilirim ki, 50 kilometre
yarıçapla yönetilen İzmir, ilk seçimlerden itibaren bütünşehir sınırlarında
olmak üzere bir büyükşehir belediyesi yönetimine girecektir. Yeni yasa
büyükşehir belediyesini bütünşehir sınırlarında çalışma yapmakla yetkili
kılmaktadır. Dolayısıyla büyükşehir belediyemiz İzmir ilinin tüm sınırlarına
doğru yayacak ve AKP’nin hesabı tutmayacak. Tıpkı bayraklı ve Karabağlar’da
tutmadığı gibi” dedi.
Görev ve yetki arttı ya maddi kaynak?
Yeni yasa ile büyükşehirlerin yetki ve görevlerinin
arttığını fakat yeterli kaynak aktarılmadığını da dile getiren Günaydın; “Bu
yeni büyükşehirlere görev ve yetki alanını genişletiyorsunuz ama eşdeğer kaynak
aktarıyor musunuz? Biz sosyal demokratlar maddi gerçekle ilgileniriz. Rakam
şudur; geçmişte büyükşehir belediyelerine yüzde 2.5 pay veriliyordu, yani bu
yüzde 2.5’i 16 büyükşehir belediyesi paylaşıyordu. Oran yüzde 4.5’a çıktı ancak
paylaşacak belediye sayısı da 29’a çıkmıştır. AKP Hükümeti’nin bu olumsuzluğuna
karşın bizim belediyelerimiz kaynak eksikliği mazeretinin arkasına sığınmadı,
sığınmayacak.
Unutulmasın ki İzmir’de merkezi hükümetten bir kuruş katkı
almadan metro yapan bir büyükşehir belediyesi vardır. İstanbul’da ulaştırma
bakanlığı katkısıyla yapan, Ankara’da da 18 yılda bir metre yapamayan bir
belediye vardır” diye konuştu..
Taşerona karşı çıktık
operasyon yedik
CHP olarak taşeron çalışma sistemini ortadan kaldırmak
istediklerini de dile getiren Gökhan Günaydın, “Çünkü taşeron sistemi insan
haklarına aykırıdır. İşçinin emeği üzerinden nemalanan bir yeni işveren takımı
yaratmıştır. Ve bunun çalışma barışıyla kamu yararıyla uzaktan yakından alakası
yoktur. Onun için CHP diyor ki, biz iktidarımızda taşerona tamamen son
vereceğiz. İşçi arkadaşlarımızı sosyal güvenlik altında onurlu yaşam
sürdürecekleri bir yeni çalışma şeklinde sokacağız. İzmir Büyükşehir
Belediyemiz taşeron işçiliğini ortadan
kaldırmak için gerekli çabayı sürdürüyor. Büyükşehir belediyemize ye yönelik
haksız kamu yararıyla alakası olmayan operasyonların önemli bir nedeni de bu
tutumdur. Bu tutumu kıralım, taşeron işçilik egemen olsun. Ne İzmir halkı ne de
tüm milletimiz bu çağdışı düzene daha fazla katlanmayacak. Ve genel merkezimiz
insan onuruna dayalı bir çalışma düzeni egemen kılınacaktır” dedi.
Yorumlar
Kalan Karakter: