8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde örnek bir mesaj vererek doğaya ve geleceğe kalıcı iz bırakmayı amaçlayan İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ), Ege Orman Vakfı iş birliğiyle kadın çalışanları adına ‘Hatıra Ormanı’ oluşturdu. ‘Kadın Varsa Hayat Var’ temasıyla harekete geçen İEÜ, Manisa Yunt Dağı’nda tam 2 bin 250 fidana hayat verdi. İEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aslı Ceylan Öner, üniversitedeki akademisyenlerin yüzde 57’sinin, idari çalışanların da yüzde 61’inin kadınlardan oluştuğuna dikkat çekerek, “Kampüsümüzde sevgiyi, iyiliği, umudu ve başarıyı yeşerten kadın çalışanlarımızla mutluyuz ve güçlüyüz” diye konuştu.İzmir Ekonomi Üniversitesi 8 Mart Hatıra Ormanı için düzenlenen fidan dikim töreni, renkli görüntülere sahne oldu. İEÜ, tören için kampüsten araç kaldırarak sembolik de olsa kadın çalışanların etkinliğe katılmasını sağladı. Soğuk havaya aldırış etmeden, fidanları toprakla buluşturan ve can suyu veren kadınlar, doğayla buluşmanın ve böylesine anlamlı bir etkinlikte yer almanın mutluluğunu yaşadı. DAİMA HATIRLANACAK
İEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aslı Ceylan Öner, üniversite olarak hem kadınlar hem de doğa için örnek bir farkındalığa imza attıklarını ifade etti. Prof. Dr. Öner, “Bu yılki 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, kadın çalışanlarımıza her daim hatırlayacakları özel bir hediye vermek istedik. Tıpkı kadınlarımızın kampüsümüzde yaptığı gibi biz de üniversite olarak doğada, umudu ve iyiliği nasıl yeşertebiliriz diye düşündük. Bunun için de kadın çalışanlarımız adına Ege Orman Vakfı iş birliği ile bir hatıra ormanı oluşturmaya karar verdik. ‘Kadın varsa hayat var’ düşüncemizin bir yansıması olarak, Manisa Yunt Dağı’nda ilk adımı attık” ifadelerini kullandı.BAŞARIMIZDA KADINLARIN İZİ VAR
Prof. Dr. Öner, yapılan bağışlarla ilgili kadın çalışanların adına tek tek sertifika da oluşturulacağını belirterek, “Her bir kadın çalışanımız adına ayrı ayrı diktiğimiz bu fidanlar; yıllar içinde önce ağaca, ardından da gür bir ormana dönüşecek. Üniversitemizdeki her başarıda izi olan kadınlarımızın, artık doğada da kalıcı bir izi olacak. Tüm kadınlarımızın, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor; mutluluk ve sağlık dolu günler diliyorum” diye konuştu.‘SAĞLIKLI KAMPÜS’ VURGUSU
Üniversite olarak ‘sağlıklı kampüs’ modelini oluşturduklarını ve bunun bir gereği olarak da sürdürülebilirliği merkezine alan projelere öncelik verdiklerini dile getiren Prof. Dr. Öner, “Dünya genelinde kaynaklar azalırken, nüfus ve ihtiyaçlar ise tam tersine artıyor. Bu durum, sağlıklı bir gelecek için sürdürülebilirliğe odaklanmamız gerektiğini bize çok net gösteriyor. Biz de üniversitemizdeki çalışmalarımızı bu bakış açısıyla şekillendiriyoruz. Karbon izini düşürecek, sürdürülebilirlik konusunda Türkiye’ye örnek olacak projeler geliştiriyoruz. Bunun yanı sıra öğrencilerimizin fiziksel, sosyal ve sportif gelişimini artırmak amacıyla ‘sağlıklı kampüs’ konseptini de hayata geçirdik. Yaptığımız çalışmaları anlatmak üzere Avrupa’daki üniversitelerde görev yapan akademisyenleri ve idari çalışanları kampüsümüzde konuk ettik. Sağlıklı kampüs; fiziksel ve mental sağlığı, sağlıklı beslenmeyi, çevre sağlığını ve sürdürülebilirliği temel alıyor. Üniversitemizde, çalışanlarımızın ve öğrencilerimizin de katılmıyla yıl geneline yayılan birçok etkinlik ve proeje geliştiriyoruz. Hatıra ormanı da çevreci adımlarımızın güzel bir örneği oldu” dedi.
İEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aslı Ceylan Öner, üniversite olarak hem kadınlar hem de doğa için örnek bir farkındalığa imza attıklarını ifade etti. Prof. Dr. Öner, “Bu yılki 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde, kadın çalışanlarımıza her daim hatırlayacakları özel bir hediye vermek istedik. Tıpkı kadınlarımızın kampüsümüzde yaptığı gibi biz de üniversite olarak doğada, umudu ve iyiliği nasıl yeşertebiliriz diye düşündük. Bunun için de kadın çalışanlarımız adına Ege Orman Vakfı iş birliği ile bir hatıra ormanı oluşturmaya karar verdik. ‘Kadın varsa hayat var’ düşüncemizin bir yansıması olarak, Manisa Yunt Dağı’nda ilk adımı attık” ifadelerini kullandı.BAŞARIMIZDA KADINLARIN İZİ VAR
Prof. Dr. Öner, yapılan bağışlarla ilgili kadın çalışanların adına tek tek sertifika da oluşturulacağını belirterek, “Her bir kadın çalışanımız adına ayrı ayrı diktiğimiz bu fidanlar; yıllar içinde önce ağaca, ardından da gür bir ormana dönüşecek. Üniversitemizdeki her başarıda izi olan kadınlarımızın, artık doğada da kalıcı bir izi olacak. Tüm kadınlarımızın, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor; mutluluk ve sağlık dolu günler diliyorum” diye konuştu.‘SAĞLIKLI KAMPÜS’ VURGUSU
Üniversite olarak ‘sağlıklı kampüs’ modelini oluşturduklarını ve bunun bir gereği olarak da sürdürülebilirliği merkezine alan projelere öncelik verdiklerini dile getiren Prof. Dr. Öner, “Dünya genelinde kaynaklar azalırken, nüfus ve ihtiyaçlar ise tam tersine artıyor. Bu durum, sağlıklı bir gelecek için sürdürülebilirliğe odaklanmamız gerektiğini bize çok net gösteriyor. Biz de üniversitemizdeki çalışmalarımızı bu bakış açısıyla şekillendiriyoruz. Karbon izini düşürecek, sürdürülebilirlik konusunda Türkiye’ye örnek olacak projeler geliştiriyoruz. Bunun yanı sıra öğrencilerimizin fiziksel, sosyal ve sportif gelişimini artırmak amacıyla ‘sağlıklı kampüs’ konseptini de hayata geçirdik. Yaptığımız çalışmaları anlatmak üzere Avrupa’daki üniversitelerde görev yapan akademisyenleri ve idari çalışanları kampüsümüzde konuk ettik. Sağlıklı kampüs; fiziksel ve mental sağlığı, sağlıklı beslenmeyi, çevre sağlığını ve sürdürülebilirliği temel alıyor. Üniversitemizde, çalışanlarımızın ve öğrencilerimizin de katılmıyla yıl geneline yayılan birçok etkinlik ve proeje geliştiriyoruz. Hatıra ormanı da çevreci adımlarımızın güzel bir örneği oldu” dedi.
