Yeni Bakış'tan Sercan Özipekçi'nin haberine göre İzmir’de eski yeşilçam filmlerine konu olan, İzmirlilerin çimlerde deniz havası alıp, nefeslenmek için tercih ettiği ve kentin adeta simgelerinden biri olan Alsancak Kordon, son dönemde kavga, adam yaralama, hırsızlık, gasp ve uyuşturucu madde kullanımı gibi olumsuz haberlerle gündeme gelirken, Kordon esnafı da yaşanılan olaylara isyan etti. Özellikle son 2-3 yılda Kordon’un demografik yapısının değiştiğini, kavga, madde kullanımı ve hırsızlık olaylarının arttığına dikkat çeken esnaf, Kordon’un temizlenmesi adına yetkilileri göreve çağırdı.
“İşler çığırından çıktı”
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı, Kordon’da yaşanılan olumsuzluklardan, sadece mekanların değil, tüm İzmirlilerin rahatsızlık duyduğunu belirterek, “Bu yaşam tarzı değil. Yaşam tarzı böyle olmaz. Resmen burası gasbedildi. Kamuya açık bir alanı siz nasıl kullanıyorsunuz? Her akşam bir kavga, her akşam adam yaralamalar… Çimlerin üzerinde sünnet düğünleri başlayacak yakında. Büyük hoparlörler getirip parti yapıyorlar, okey takımlarını getiriyorlar. Darbukalı, sazlı 40’lı, 50’li gruplar kendi aralarında eğlence yapıyorlar. Yani bu iş artık çığırından çıktı. İzmir’e yakışmayan görüntüler bunlar. Bu ne kadar İzmirlinin yaşam tarzı deseler de, dünyanın hiçbir yerinde bu tarz bir yaşam tarzı yok. En gelişmemiş Taliban’ın olduğu Afganistan’dan bile daha beter olduk yani. Yazık, günahtır. Bu durum Gezi olaylarından sonra başladı ve öylece kaldı”
Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı
"Ailemle oturamıyorum"
‘Bir tane İzmir’imiz var, bir tane Kordon’umuz var’ diyen Şanlı, “Günden güne eritiyoruz bunu. Turistler bile hayret ediyor, böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde yok. Kordon’un imajı ve itibarı da zedeleniyor böylece. Kordon adeta çetelerin eline geçti. Geceleri tuvaletlerimizin önünde kuyruk oluyor. Bu sefer onları tuvalete sokmadığımızda hemen sosyal medyada paylaşıp, ‘Burayı linç ederiz’ diyerek tehdit ediyorlar. Her gece kavga, garsonlara yumruk atmalar… Sen nereden alıyorsan içkini git orada tuvaletini kullan. Giriyor tuvalete aynamızı kırıyor, klozetimizi kırıyor. Nereden geliyor bu içkiler saat 22.00’dan sonra? Valimizi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızı, Emniyet Müdürümüzü göreve çağırıyorum. Herkes sorumluluğu birbirine atmasın. İzmirlileri de göreve davet ediyorum. İzmirliler gelsin bakalım çoluğuyla çocuğuyla buradan geçebiliyor mu? Ben esnaf başkanıyım, eşimi alıp burada oturmuyorum ya! O hale geldi burası. Kordon’da ailemle oturamaz hale geldim. Ben oturmadığıma göre, İzmirli nasıl otursun buraya?” diye konuştu.
“Çimleri kaktüsle kaplasınlar"
Kordon’un bitki örtüsünün değiştirilmesi ve kaktüslerin çoğaltılması gerektiğini belirten Şanlı, “Büyükşehir Belediyesi taşın altına elini koyacak, buranın çimlerini sulayacak. Çünkü bu yaşam tarzı değil. Burada yürüyüş alanları olacak, spor yapılacak, bisiklet yolları olacak. Buranın demografik yapısı tamamen değişmiş. Burada İzmirli yok. İzmirlinin gerçek anlamda bildiğimiz gelişmiş, modern insanları yok. Narkotik köpekleri salsan, çimlerin yüzde 80’inde esrar ve uyuşturucu hap bulursun. İzmir’in imajına büyük zarar veriliyor burada. Her şehrin bir vitrini vardır. Siz turist almak istiyorsanız, burası turistin ilk adım attığı yerler, kruvaziyer gemilerle geldiğinde. Ya da şehir merkezinde otellerde kaldığında. Burada Valilik, büyükşehir ve emniyeti beraber çalışması lazım. Vali bey geçenlerde büfelere kamera takacağız diye açıklama yaptı. Kamera takılmasına gerek yok, dışarıda içki içilmesini yasakla, İzmir’de zaten sorun kalmaz. Olması gereken de bu. Kordon’un kurtuluşu hepimizin. Sonuçta hepimiz bu şehrin çocuklarıyız. Yaşanan görüntüler hoş değil. Yarın öbür gün turisti de buraya getiremeyeceğiz. İzmir’in en önemli markalarından biridir Kordon. Böyle giderse bu markayı da kaybetmek üzereyiz” ifadelerini kullandı.
Yasin Hamza Aksoy
“Hırsızlıklar arttı”
Kordonboyu’nda faaliyet gösteren bir mekanın çalışanlarından Yasin Hamza Aksoy ise, “Uyuşturucu sorunu var burada. Her sokak başında torbacılar doldu. Özellikle bu durum son 2 yılda daha da arttı. Hırsızlık sorunumuz var. Cep telefonu çok çalınıyor. Benim kız arkadaşımın da başına geldi. Bir çetenin evinden 250’ye yakın cep telefonu çıkartılmış. Kavga eksik olmuyor, her gün kavga yaşanıyor.
Buraya turistler de geliyor. Bu durum Kordon’un imajını olumsuz etkiliyor. ‘Burası kötüymüş, biz böyle bilmiyorduk’ tarzı cümleler duyuyoruz bazı müşterilerimizden. Biz de utanıyoruz bu durumdan” dedi. Sinan Dörtköşe isimli bir bar çalışanı ise, 20 sene öncesindeki Kordon’la şu anki Kordon arasında çok fark olduğunu belirterek, “Kavga, gürültü, hırsızlık eksik olmuyor. Biz izliyoruz mesela buradan. İki tane çocuk 10 yaşlarında telefonu alıyor, 14 yaşında çocuğa veriyor, o kaçıyor gidiyor 18 yaşındaki çocuğa veriyor, o gidiyor köşeye 20 yaşındakine veriyor, en son arkada bir amca bekliyor amcaya veriyorlar telefonu. Resmen 5-10 kişilik bir çete oluşturmuşlar burada. Son 3-5 senedir oldukça fazla var bu tür olaylar. Tuvalet sorunu ayrı bir sıkıntı. Dışarıdan gelenler yüzünden, müşterilerimizin bile mağdur olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Türker Bulut
“Dükkanımız iki defa soyuldu”
Türker Bulut isimli bir restoran çalışanı ise, “Suriyeliler, Afganlar, çiçekçiler… Bunların hepsi gelip müşteriye rahatsızlık veriyorlar. Bizim restoranımız iki defa soyuldu. Gece 1’de, 2’de 15 yaşında çocuklar gelip soyuyor burayı. Polis alıyor götürüyor, sonra bir şey olmuyor geri salıyor. Yaşlarının küçük olmalarından yararlanıyorlar. Ama iki defa restoranımızda hırsızlık yaşandı. Kapkaç olayı çok yaşanıyor Kordon’da. Son 2-3 yılda bu olaylar daha da arttı” ifadelerini kullandı.
“İşler çığırından çıktı”
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı, Kordon’da yaşanılan olumsuzluklardan, sadece mekanların değil, tüm İzmirlilerin rahatsızlık duyduğunu belirterek, “Bu yaşam tarzı değil. Yaşam tarzı böyle olmaz. Resmen burası gasbedildi. Kamuya açık bir alanı siz nasıl kullanıyorsunuz? Her akşam bir kavga, her akşam adam yaralamalar… Çimlerin üzerinde sünnet düğünleri başlayacak yakında. Büyük hoparlörler getirip parti yapıyorlar, okey takımlarını getiriyorlar. Darbukalı, sazlı 40’lı, 50’li gruplar kendi aralarında eğlence yapıyorlar. Yani bu iş artık çığırından çıktı. İzmir’e yakışmayan görüntüler bunlar. Bu ne kadar İzmirlinin yaşam tarzı deseler de, dünyanın hiçbir yerinde bu tarz bir yaşam tarzı yok. En gelişmemiş Taliban’ın olduğu Afganistan’dan bile daha beter olduk yani. Yazık, günahtır. Bu durum Gezi olaylarından sonra başladı ve öylece kaldı”
Kordon İşadamları Derneği Başkanı Ömür Şanlı
"Ailemle oturamıyorum"
‘Bir tane İzmir’imiz var, bir tane Kordon’umuz var’ diyen Şanlı, “Günden güne eritiyoruz bunu. Turistler bile hayret ediyor, böyle bir şey dünyanın hiçbir yerinde yok. Kordon’un imajı ve itibarı da zedeleniyor böylece. Kordon adeta çetelerin eline geçti. Geceleri tuvaletlerimizin önünde kuyruk oluyor. Bu sefer onları tuvalete sokmadığımızda hemen sosyal medyada paylaşıp, ‘Burayı linç ederiz’ diyerek tehdit ediyorlar. Her gece kavga, garsonlara yumruk atmalar… Sen nereden alıyorsan içkini git orada tuvaletini kullan. Giriyor tuvalete aynamızı kırıyor, klozetimizi kırıyor. Nereden geliyor bu içkiler saat 22.00’dan sonra? Valimizi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımızı, Emniyet Müdürümüzü göreve çağırıyorum. Herkes sorumluluğu birbirine atmasın. İzmirlileri de göreve davet ediyorum. İzmirliler gelsin bakalım çoluğuyla çocuğuyla buradan geçebiliyor mu? Ben esnaf başkanıyım, eşimi alıp burada oturmuyorum ya! O hale geldi burası. Kordon’da ailemle oturamaz hale geldim. Ben oturmadığıma göre, İzmirli nasıl otursun buraya?” diye konuştu.
“Çimleri kaktüsle kaplasınlar"
Kordon’un bitki örtüsünün değiştirilmesi ve kaktüslerin çoğaltılması gerektiğini belirten Şanlı, “Büyükşehir Belediyesi taşın altına elini koyacak, buranın çimlerini sulayacak. Çünkü bu yaşam tarzı değil. Burada yürüyüş alanları olacak, spor yapılacak, bisiklet yolları olacak. Buranın demografik yapısı tamamen değişmiş. Burada İzmirli yok. İzmirlinin gerçek anlamda bildiğimiz gelişmiş, modern insanları yok. Narkotik köpekleri salsan, çimlerin yüzde 80’inde esrar ve uyuşturucu hap bulursun. İzmir’in imajına büyük zarar veriliyor burada. Her şehrin bir vitrini vardır. Siz turist almak istiyorsanız, burası turistin ilk adım attığı yerler, kruvaziyer gemilerle geldiğinde. Ya da şehir merkezinde otellerde kaldığında. Burada Valilik, büyükşehir ve emniyeti beraber çalışması lazım. Vali bey geçenlerde büfelere kamera takacağız diye açıklama yaptı. Kamera takılmasına gerek yok, dışarıda içki içilmesini yasakla, İzmir’de zaten sorun kalmaz. Olması gereken de bu. Kordon’un kurtuluşu hepimizin. Sonuçta hepimiz bu şehrin çocuklarıyız. Yaşanan görüntüler hoş değil. Yarın öbür gün turisti de buraya getiremeyeceğiz. İzmir’in en önemli markalarından biridir Kordon. Böyle giderse bu markayı da kaybetmek üzereyiz” ifadelerini kullandı.
Yasin Hamza Aksoy
“Hırsızlıklar arttı”
Kordonboyu’nda faaliyet gösteren bir mekanın çalışanlarından Yasin Hamza Aksoy ise, “Uyuşturucu sorunu var burada. Her sokak başında torbacılar doldu. Özellikle bu durum son 2 yılda daha da arttı. Hırsızlık sorunumuz var. Cep telefonu çok çalınıyor. Benim kız arkadaşımın da başına geldi. Bir çetenin evinden 250’ye yakın cep telefonu çıkartılmış. Kavga eksik olmuyor, her gün kavga yaşanıyor.
Buraya turistler de geliyor. Bu durum Kordon’un imajını olumsuz etkiliyor. ‘Burası kötüymüş, biz böyle bilmiyorduk’ tarzı cümleler duyuyoruz bazı müşterilerimizden. Biz de utanıyoruz bu durumdan” dedi. Sinan Dörtköşe isimli bir bar çalışanı ise, 20 sene öncesindeki Kordon’la şu anki Kordon arasında çok fark olduğunu belirterek, “Kavga, gürültü, hırsızlık eksik olmuyor. Biz izliyoruz mesela buradan. İki tane çocuk 10 yaşlarında telefonu alıyor, 14 yaşında çocuğa veriyor, o kaçıyor gidiyor 18 yaşındaki çocuğa veriyor, o gidiyor köşeye 20 yaşındakine veriyor, en son arkada bir amca bekliyor amcaya veriyorlar telefonu. Resmen 5-10 kişilik bir çete oluşturmuşlar burada. Son 3-5 senedir oldukça fazla var bu tür olaylar. Tuvalet sorunu ayrı bir sıkıntı. Dışarıdan gelenler yüzünden, müşterilerimizin bile mağdur olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Türker Bulut
“Dükkanımız iki defa soyuldu”
Türker Bulut isimli bir restoran çalışanı ise, “Suriyeliler, Afganlar, çiçekçiler… Bunların hepsi gelip müşteriye rahatsızlık veriyorlar. Bizim restoranımız iki defa soyuldu. Gece 1’de, 2’de 15 yaşında çocuklar gelip soyuyor burayı. Polis alıyor götürüyor, sonra bir şey olmuyor geri salıyor. Yaşlarının küçük olmalarından yararlanıyorlar. Ama iki defa restoranımızda hırsızlık yaşandı. Kapkaç olayı çok yaşanıyor Kordon’da. Son 2-3 yılda bu olaylar daha da arttı” ifadelerini kullandı.
Gezi olaylarından sonra bu hale geldi demek size hiç yakışmamış. Söyleyecek çok şey var ama değmez sizin gibi yalakalara...