Türkiye’nin ilk ve tek Jack-up platform tasarımcısı İzmirli Poseidon Şirketi, dünya devlerine meydan okuduyor. Şirket Başkanı Acar, "Dünya liginde artık Türkiye rüzgarı da esecek" dedi
Savunma sanayi alanında gerçekleştirdiği yerli projelerle adını duyuran Türkiye, dünya devlerinin kapıştığı Jack-up üretiminde de söz sahibi olmaya başladı. Türkiye’nin ilk ve tek Jack-up platform tasarımcısı Poseidon, Azerbaycan, Türkmenistan ve Fransa’dan sonra Katar’la da anlaşma yaptı. Proje ve tasarımın A’dan Z’ye yerli olduğuna dikkat çeken Poseidon Yönetim Kurulu Başkanı Burak Acar, Türk mühendislik firmalarının adını dünyaya duyurduklarına dikkat çekti.
İLK BİZ YAPTIK
Katar için tasarladıkları Jack-up platformunun 850 ton kaldırma kapasitesine sahip olduğuna dikkat çeken Acar, “Bu 850 ton kaldırma kapasiteli modüler jack-up platformu ülkemizde ilk kez biz tasarladık. Bu kapasitede Türkiye’de tasarlanan ilk platform olma özelliği taşıyor. Daha önce de, Azerbaycan ve Türkmenistan için modüler yapıda 600 ve 120 ton kaldırma kapasitelerinde platformlar tasarlamıştık” dedi.
BU YARIŞTA ARTIK TÜRKLER DE VAR
Hollanda’nın başını çektiği jack-up platformu tasarım ve üretiminde artık Türk mühendislik firmalarının da söz sahibi olacağına dikkat çeken Acar, “Bu hayata geçen 8. farklı projemiz. Aynı projenin 8. kez tekraren üretilmesinden söz etmiyoruz. Ve bu sekiz projenin tümü de yabancı ülkeler için hazırlandı ve tüm projelerin teknik özellikleri birbirinden farklı. Burada önemle vurgulanması gereken unsur, bir Türk mühendislik firmasının yabancı ülkelere tasarım ve proje hizmetleri sunabiliyor olma başarısı gösterip uluslararası piyasada tanınırlığının olması ve yerli mühendislik firmaları için de yurtdışında bir güven oluşmasına katkı sağlamasıdır. Ayrıca, bu projenin önemi tasarımının tamamen yerli olmasıdır. Ülkemizde inşa edilen yabancı müşterilerin gemilerinin önemli bir kısmının projeleri yabancı tasarımcılar ve mühendisler tarafından yapılmaktadır. Oysa, bu ülkenin mühendisleri yabancı meslektaşlarından asla daha aşağı seviyede değillerdir. Yıllardır bunun mücadelesini veriyorum. Artık biz yerli mühendislere de güvenilmesi ve bizlerin projelerini uluslararası piyasaya tanıtacak olanakların bizlere verilmesi gerekmektedir. Ancak bu sayede, biz yerli mühendislik firmaları da referanslarımızı yaratabilir ve tanınır olabiliriz. Bizim şansımız, 2011 yılında Azerbaycan’daki ADO-G Firması’nın bize güvenerek ilk jack-up barge projemizi bizden satın alarak üretmesi oldu. Sonrasında aynı firma 4 adet daha üretti bu platformlardan.” dedi.
BU PAZARI KAÇIRMAYALIM
Yakın coğrafyamızda deniz inşaatları ile petrol ve doğal gaz arama-çıkarma çalışmalarının artarak devam ettiğini vurgulayan Acar, “Bu tarz açık deniz platformlarına çok talep olacaktır; olmaktadır da. Gemi inşa ürün yelpazemize Türkiye olarak, mutlaka bu tarz projeleri de eklemeliyiz. Türkiye, özellikle son 30 yıldır sahip olduğu gemi inşa deneyimi ve başarısı ile bu tarz projelerde de dünyada bir üretim merkezi olma potansiyeline sahip olabilir; olmak da zorundadır.” dedi. Bir dönem Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanlığı’nı da yapan Acar, imalatın AMMICO Firması’nın Katar’daki tesislerinde yapıldığını ve üretimin 6 ayda tamamlanmasının planlandığını sözlerine ekledi.
Savunma sanayi alanında gerçekleştirdiği yerli projelerle adını duyuran Türkiye, dünya devlerinin kapıştığı Jack-up üretiminde de söz sahibi olmaya başladı. Türkiye’nin ilk ve tek Jack-up platform tasarımcısı Poseidon, Azerbaycan, Türkmenistan ve Fransa’dan sonra Katar’la da anlaşma yaptı. Proje ve tasarımın A’dan Z’ye yerli olduğuna dikkat çeken Poseidon Yönetim Kurulu Başkanı Burak Acar, Türk mühendislik firmalarının adını dünyaya duyurduklarına dikkat çekti.
İLK BİZ YAPTIK
Katar için tasarladıkları Jack-up platformunun 850 ton kaldırma kapasitesine sahip olduğuna dikkat çeken Acar, “Bu 850 ton kaldırma kapasiteli modüler jack-up platformu ülkemizde ilk kez biz tasarladık. Bu kapasitede Türkiye’de tasarlanan ilk platform olma özelliği taşıyor. Daha önce de, Azerbaycan ve Türkmenistan için modüler yapıda 600 ve 120 ton kaldırma kapasitelerinde platformlar tasarlamıştık” dedi.
BU YARIŞTA ARTIK TÜRKLER DE VAR
Hollanda’nın başını çektiği jack-up platformu tasarım ve üretiminde artık Türk mühendislik firmalarının da söz sahibi olacağına dikkat çeken Acar, “Bu hayata geçen 8. farklı projemiz. Aynı projenin 8. kez tekraren üretilmesinden söz etmiyoruz. Ve bu sekiz projenin tümü de yabancı ülkeler için hazırlandı ve tüm projelerin teknik özellikleri birbirinden farklı. Burada önemle vurgulanması gereken unsur, bir Türk mühendislik firmasının yabancı ülkelere tasarım ve proje hizmetleri sunabiliyor olma başarısı gösterip uluslararası piyasada tanınırlığının olması ve yerli mühendislik firmaları için de yurtdışında bir güven oluşmasına katkı sağlamasıdır. Ayrıca, bu projenin önemi tasarımının tamamen yerli olmasıdır. Ülkemizde inşa edilen yabancı müşterilerin gemilerinin önemli bir kısmının projeleri yabancı tasarımcılar ve mühendisler tarafından yapılmaktadır. Oysa, bu ülkenin mühendisleri yabancı meslektaşlarından asla daha aşağı seviyede değillerdir. Yıllardır bunun mücadelesini veriyorum. Artık biz yerli mühendislere de güvenilmesi ve bizlerin projelerini uluslararası piyasaya tanıtacak olanakların bizlere verilmesi gerekmektedir. Ancak bu sayede, biz yerli mühendislik firmaları da referanslarımızı yaratabilir ve tanınır olabiliriz. Bizim şansımız, 2011 yılında Azerbaycan’daki ADO-G Firması’nın bize güvenerek ilk jack-up barge projemizi bizden satın alarak üretmesi oldu. Sonrasında aynı firma 4 adet daha üretti bu platformlardan.” dedi.
BU PAZARI KAÇIRMAYALIM
Yakın coğrafyamızda deniz inşaatları ile petrol ve doğal gaz arama-çıkarma çalışmalarının artarak devam ettiğini vurgulayan Acar, “Bu tarz açık deniz platformlarına çok talep olacaktır; olmaktadır da. Gemi inşa ürün yelpazemize Türkiye olarak, mutlaka bu tarz projeleri de eklemeliyiz. Türkiye, özellikle son 30 yıldır sahip olduğu gemi inşa deneyimi ve başarısı ile bu tarz projelerde de dünyada bir üretim merkezi olma potansiyeline sahip olabilir; olmak da zorundadır.” dedi. Bir dönem Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanlığı’nı da yapan Acar, imalatın AMMICO Firması’nın Katar’daki tesislerinde yapıldığını ve üretimin 6 ayda tamamlanmasının planlandığını sözlerine ekledi.
