

Kadın olmak zor zanaattır
vesselam. İslamiyetin doğuşundan önceki cahiliye döneminde kız evlattan
utanılırdı, sırf kız olarak dünya geldikleri için diri diri gömülürlerdi masum
bebekler. İslamiyet bütün insanlara olduğu gibi kadına da haklarını getirdi. Ancak
ilahi mesajlar bütün dünyada ve felsefelerde gerektiği gibi önem bulmadığı için
kadına olan şiddette bitmek bilmedi…
Kadınlar özellikle savaşlarda da en çok göz dikilen
ganimetlerden oldu hep. Tarihin her döneminde savaşlar oluyor. Savaşan
taraflar, savaş konuları ve ülkelerin kaderi değişiyor ama kadınların kaderi
hiç değişmiyor...
• Çünkü kadınlar
savaşlarda ganimet, barışlarda hediye, Eski çağda köle…
• Kapitalist dünya
sisteminde pazarlama aracı olarak görülmekte.
Kadına insan olarak görmeyen bu dünya sistemleri ve bu
dünya sistemlerinin bireylere aşıladığı kadın imajı değişmedikçe kadının toplum
içinde bir yer edinmesi yada değer görmesi hayalden öteye gidemeyecektir. Çünkü
sistemlerin insanlara aşıladığı kadın imajı; Kadın bir insan değil seks objesidir,
stres atma aracıdır, hak ettiğinde şiddet görüp başını eğip hakkını aramaması
gereken bir köledir, satılacak ürünün çıplak bedenli tanıtım aracıdır …
• Peki ülkemizde kadın haklarında ne
aşamadayız
Türkiyede kadın
törelere taze kandır!
• Tecavüze uğrayıp halk tarafından
dışlanan hatta öldürülendir kadın. Kocandır sever de döver de nasihatları ile
bitmek bilmez şiddetlere teslim edilendir kadın…
• Sürekli medeni kanunda seçme ve seçilme hakkını vermekle övündüğümüz kadınlara sosyal hayat içerisinde ne kadar
değer vermekteyiz.
•
Sadece medeni kanundaki verilen seçme ve seçilme hakkı yeterli olsa idi dünyada kadına şiddette ilk
sıralarda olurmuyduk ?
• Kitaplarda yazılı hakların toplum
hayatında vücut bulması ile ancak kadın hakları konusunda gelişme sağlanır. 5 yılda bir kocasının tembihlediği partiye evet oyu
bastırarak kadın haklarında gelişmiş olduğumuzu düşünmemiz bile kadın
haklarından ne anladığımızı açıkça ortaya koymaktadır aslında.
Kadın hakları konusunda gelişme
sağlamamız için kendi kültür mirasımıza bakmalıyız.
Orhun Anıtları’nda şöyle deniyor: “44 Göktanrı, Türk Ulusu’nun özgür ve egemen
olmasını istiyordu. Bu nedenle babam İLTERİŞ KAĞAN ile anam ALBİLGE HATUN’u
Türk Ulusu’nun başına getirdi.“
Aynı kitabelerde ”Devleti yöneten erkektir, devleti bilen kadındır.” denilmektedir.
Bu sözler, Türk kadının hem ekonomik hem de siyasal bakımdan yerini açıkça ortaya
koyuyor. Yani kadın üretici, ekonomik özgürlüğe sahip, tutumlu olmalı; devletin
her aşamasında bulunmalıdır.
Kadını başı önde,mazlum,uzun saçlı
kısa akıllı gibi gösteren ataerkil bakış açısına sahip insan vehimlerinden
üremiş ve gerçeklerle bağdaşmayan sözlerle değerlendirmek yerine; kadının hangi
konularda ne kadar becerekli olduğunun farkına varmak ve kadının birey olarak
toplum içindeki yerini almasını sağlayacak bir eğitim devrimi ile kadın
haklarında gelişme sağlayabiliriz ancak.
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: