KOCA YÜREKLİ ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ

18 Mart günü 1915 Çanakkale Deniz Zaferi'nin yıldönümüdür.
Bugün, 2002 yılından itibaren, Şehitler Günü" olarak kabul edilmiştir. Her
yıl bu anlamlı günde şehitlerimizi anmak adına çeşitli etkinlikler
düzenlenirken, buram, buram şehitlerimizin kanı kokan Çanakkalemiz de ziyaretçi
akınına uğramakta.



Çanakkale Savaşları, yüzyılın en büyük savaşlarından birisidir. Birinci Dünya
Savaşı’nı galip bitirmek isteyen düşman devletler, gemileriyle Çanakkale
Boğazını geçip İstanbul’u almak istiyorlardı. Osmanlı Ordusu, İngiliz ve
Fransız donanmalarına karşı Çanakkale Boğazı’nda aylar süren bir dizi deniz ve
kara savaşı yapmıştır. 500.000 askerimizin şehit olduğu bu savaşlar sonucunda,
düşman donanmaları ağır kayıplar vererek geri çekilmişlerdir.



Çanakkale yi bilmeyen, duymayan için sadece bir efsane, destansı bir hikayeden
ibaret. Oysa bilmezler ki ülkemizin en büyük gerçeği olduğunu. 500 bine aşkın
şehidimizin ana toprağı. Yurdun dört bir yanından ölmeye gelen türkün vatanı.
Toprağı şehit kanlarıyla sulanan güzel şehrim Çanakkalem ve dünyaya mert
yürekleriyle destan yazdıran şehitlerimiz.



Şehit: Allah yolunda canını feda eden,
dinini, vatanını, bayrağını savunurken ölen, haksız yere öldürülen Müslüman’dır.
Şehitlik, Allah katında peygamberlikten sonra en yüksek mertebedir. Şehitler,
Allah’ın sevgili kullarıdır. Cennet’te onlar için sonsuz nimetler
hazırlanmıştır. Kur’an, Allah yolunda öldürülenlerin, Allah’ın merhametini
kazandıklarını bildirir.

Sakın Allah katında öldürülenleri ölüler sanma. Doğrusu onlar Rableri katında
diridirler. Cennet meyvelerinden rızıklanırlar. (Al-i İmran Suresi:169-170)

Buna göre gelmiş, geçmiş tüm şehitlerimiz gösterdikleri yiğitliğin
mükafatını fazlasıyla almış oluyorlar.



Mehmet, Ali, Kınalı Hasan ve sayamayacağım nice yürekli vatan evladı kendi
hayatlarını hiçe sayarak korkusuzca düşman mermilerine göğüslerini düşünmeden
siper etmişlerdir . Elleri henüz kınalı mermi taşıyan yeni gelinler dualarıyla,
evlatlarını canı gönülden savaşa hazırlayan analar ve babasız kalacağını bilen
küçük yürekli çocuklar, Hiç biri ölümden korkmuyordu, hepsinin amacı birdi.
Özgürlük nameleriyle inleteceklerdi tüm dünyayı hep bir ağızdan ve yurdun dört
bir yanından. Milletçe dünyaya türkün onurunu anlatacaklardı kanları pahasına
yaptılar da dünya Türklüğü Türk’ten öğrendi.



Peki ya biz? Bizler anlayabildik mi ? Yüz binlerce yiğit şehidimizin uğrunda
can verdiği vatanımıza sahip çıkabildik mi ?

Çanakkale Savaşı'nda Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi omuz, omuza aynı safta düşmana
karşı savaşırken bugün aynı topraklarda Türk, Kürt kardeşler savaşır oldu.
Böylelikle atalarımıza karşı vefa örneğimizi bu şekilde göstermiş olduk. Umarım
birgün herkes bu ülkenin şehit kanlarıyla ıslanmış topraklarında kini, nefreti
unutur kardeşçe birlik ve beraberlik yaşanır.



Bu güzel vatanı bizlere emanet eden ve bu uğurda canlarını feda eden aziz
şehitlerimizi rahmetle ve saygıyla anıyorum.